Konteyner Krizi Deniz Taşımacılığı ile Küresel Ticareti Nasıl Etkiledi?

featured

Konteyner taşımacılığı, sağladığı çok sayıda avantaj nedeniyle dünya genelinde taşımacılık ve lojistik sektöründe büyük bir öneme sahiptir. Epey sağlam ve dayanıklı bir yapıya sahip konteynerler; uzun süre kullanılabilir olmaları, yükleme ve indirmelerin kolay olması, zaman tasarrufu sağlamaları, taşınan yüklerin iyi bir şekilde muhafaza edilmesi gibi sebeplerden ötürü deniz taşımacılığında sıklıkla tercih edilmektedir.

Konteynerlerin sağladığı çok sayıdaki avantaj sayesinde pek çok yönden cazip olan deniz taşımacılığı, 2020 senesinde başlayan krizle birlikte önemli derecede yara almıştır. Özellikle krizin ilk ortaya çıktığı 2020 yılında, pandeminin en şiddetli dönemi yaşanmakta olduğu için deniz taşımacılığı büyük yıkıma uğramıştır. Pandeminin yanı sıra, baş gösteren diğer faktörler ile beraber tüm dünyayı etkisi altına alan konteyner krizi, küresel ticaret üzerinde olumsuz etki yaratmıştır ve bu krizin yansımaları birçok sektöre zarar vermiştir. Örnek vermek gerekirse, demir çelik sektörü bu krizden en çok etkilenen sektörlerden biri olmuştur.

COVID-19 pandemisi, 2019 yılının sonlarında ilk olarak Çin’de ortaya çıkmıştır ve kısa süre içinde dünyanın tamamına yayılmıştır. Bunun üzerine, çoğu ülkede karantina önlemleri kapsamında bir dizi tedbir uygulanmıştır. Özellikle Çin’de uygulanan kapanma tedbirleri küresel ticaret üzerinde olumsuz bir etki yaratmıştır. Ancak, pandeminin ortaya çıktığı ülke olan Çin, süreci kontrol altına alarak dünyanın geri kalanına göre çok daha kısa sürede normalleşme aşamasına geçmiştir. Normalleşme sürecinin başlamasıyla Çin, hızlı bir şekilde ihracata ağırlık vermiştir. Aynı dönemde, Amerika’da ise pandemi kısıtlamaları daha sıkı hale getirilmiştir ve çalışma koşulları epeyce zorlaşmıştır. Çin’in ihracatında Amerika’nın çok önemli bir yere sahip olduğu aşikârdır. Hal böyle olunca, Amerika’daki durum lojistik ve buna bağlı olarak küresel ticaret bakımından oldukça vahim sonuçlar doğurmuştur. Çin’den gelen malların indirilmesinde ve ülke içinde bu malların taşınmasında büyük sorunlar yaşanmıştır.

Çin-ABD hattında yapılan taşımacılığın maliyetinde olağanüstü bir artış meydana gelince, armatörler boş konteynerleri Çin’e taşımaya başlamışlardır. Bu hattaki navlun fiyatlarının beklenmedik bir şekilde artması, en çok Amerikalı ithalatçıları zor durumda bırakmıştır.

Amerika Birleşik Devletleri, dünyada en fazla ithalat yapan ülke konumundadır. Dolayısıyla, küresel ticaret için büyük önem taşıyan konteynerler, ABD’de birikmiştir. Ancak, ihracatta aynı seviyeye ulaşılamadığı için konteynerlerin ülkeden çıkışı sağlanamamıştır. Çin de refleks olarak elindeki konteynerleri stoklama yoluna gitmiştir.

2021 yılının Mart ayında büyük bir konteyner gemisinin Süveyş Kanalı’nda yaptığı kaza da krizin derinleşmesine sebep olmuştur. Aynı yılın sonlarına doğru, konteyner fiyatlarında bir düşüş meydana gelmiştir. Bunun en önemli nedenleri, enflasyonun tüm dünyada artması ve enerji fiyatlarındaki fahiş artışın deniz taşımacılığı ve küresel ticarette düşüşe yol açacağı ihtimalinin birtakım çekincelerin ortaya çıkmasına neden olmasıdır.

Konteyner krizi ile birlikte navlun fiyatlarında görülen fahiş artış, çok miktarda malın taşınamayıp fabrikalarda kalmasına sebep olmuştur. Konteyner kıtlığının yanı sıra gemilerde yer bulunamaması da navlun fiyatlarındaki yükselişi tetiklemiştir. Navlun fiyatlarının normal bir seviyeye gelmesi hem armatörlerin faaliyetlerinde devamlılık sağlayabilmeleri hem de ihracat ve ithalat yapan firmaların ticareti sürdürebilmeleri bakımından bir hayli önem arz etmektedir. Dengenin sağlanamaması durumunda, uzun vadede armatörler ile ithalat ve ihracat firmalarının bir hayli zarar göreceği, hatta oluşan zararın ticari faaliyet sürdüren taraflarla sınırlı kalmayıp tüketicilerin en çok ihtiyaç duyduğu ürünlere ulaşmasını bile zorlaştıracağı ve ülkelerin ekonomilerinde telafisi kolay olmayan hasarlar meydana getireceği aşikârdır.

Lojistik sektöründe başarı yakalayabilmek için farklı taşıma modlarında farklı alternatifler geliştirmekte yarar bulunmaktadır. Zira bu tür bir hamle, önümüzdeki zamanda ortaya çıkabilecek bir kriz nedeniyle herhangi bir taşıma modunda yaşanacak problemler karşısında daha çabuk çözüm üretilmesine olanak sağlayacaktır. Fahiş navlun fiyatları nedeniyle, içinde bulunduğumuz dönemde demiryolu taşımacılığını tercih etmenin mantıklı bir alternatif olduğu söylenebilir. Nitekim, pandemi sonrasında demiryolu taşımacılığında gözle görülür bir artış meydana gelmiştir.

Geçtiğimiz iki yıllık süreçte görüldüğü üzere, konteyner tedariki zorlaştıkça deniz taşımacılığı masraflı bir hale gelmiştir. Özellikle uzun mesafelere yapılan nakliyeler ve dökme yük taşımacılığı aşırı derecede pahalı olmuştur. Kriz önceki zamanlara kıyasla hafiflemiş olsa da maalesef navlun fiyatlarındaki pahalılık halen devam etmektedir. Tüm dünyayı kasıp kavuran bu problem ortadan kalkmazsa, uzun vadede Türkiye’den ithalat yapan yabancı şirketler daha yakın alternatiflere yönelecektir ve bu durum ekonomimizin büyük bir hasar almasına yol açacaktır. Krizin etkilerini olabildiğince azaltmak için ilgili makamlarca gerekli önlemlerin alınması son derece elzemdir. Ayrıca, Türkiye’nin denizcilik sektöründe istikrarlı bir şekilde ilerleyebilmesi, ülkemizdeki filoların ve limanların geliştirilmesi ve bu alandaki yeniliklerin takip edilerek ileri teknolojili uygulamalardan faydalanılması ile mümkün olacaktır.

Bütün bunlara ek olarak, bazı ülkeler konteyner krizi başladıktan sonra boş konteynerlerin ülkeden çıkmasına izin vermemiştir. Küresel ticarette konteynerlerin böylesine önem kazandığı bir dönemde, ülkemizden çok sayıda boş konteynerin çıkışı gerçekleşmiştir. Ülkeden çokça konteynerin kısa süre içinde çıkması ihracatçıların büyük kayıplara uğramasına yol açmıştır.

Son zamanlarda, deniz taşımacılığında yaşanan en büyük problemin konteyner krizi olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır. COVID-19 pandemisinin dünya üzerindeki etkisinin büyük ölçüde zayıflamasıyla, normalleşme sürecinde birçok ülkenin epey yol katettiği görülmektedir. Buna karşın, 2020 senesinde başlayan konteyner krizinin şu anda bile tamamıyla geçmiş olduğunu söylemek mümkün değildir. Etkisini fazlasıyla hissettiğimiz bu kriz, deniz taşımacılığının ne kadar kritik bir öneme sahip olduğunu gözler önüne sermiştir. Gerekli adımlar atılarak krizin çözüme kavuşturulması, küresel ticaret bakımından da epey fayda sağlayacaktır.

13
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsiniz

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırmayın ve ücretsiz e-posta aboneliğinizi hemen başlatın.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Haber Dönüşüm ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin