Rusya’nın Ekonomik Stratejileri Üzerine Sızdırılan Rapor
Kremlin’e ait bir hükümet raporuna göre, Rus yetkililer Batı’nın uyguladığı baskılar nedeniyle eski Sovyetler Birliği ülkeleriyle istenilen ekonomik ve siyasi bağları kurmakta zorluk çekiyor. Başbakan Mihail Mişustin’in Nisan ayında yönettiği bir strateji oturumunda sunulan bu belge, Ukrayna’daki savaşın Rusya’nın en yakın müttefikleriyle ilişkilerine ciddi zararlar verdiğini ortaya koyuyor. Rapor, Batı’nın yaptırım baskısının ve ekonomik müdahalelerinin, Moskova ile en yakın ticaret ortakları arasında bir engel oluşturduğunu kabul ediyor.
HEDEF ASKER DEĞİL, EKONOMİK ZAFER
Raporda, Rus hükümetinin bu belgeyi üst düzey devlet yetkililerine ve büyük kamu şirketlerinin yöneticilerine sunduğu belirtiliyor. Özellikle, nükleer silahların savaşlarda kullanılması gibi aşırı düşünceleri savunan siyasetçilere de iletildiği ifade ediliyor. Rapor, Moskova’nın hedefinin, Rusya’yı küresel ticaretin merkezine yerleştiren bir Avrasya ticaret bloğu oluşturarak ABD, Avrupa Birliği ve Çin’in ekonomik etkisine karşı bir denge sağlamak olduğunu vurguluyor. Bu yeni ekonomik yapının, Batı ile Ukrayna’nın geleceği üzerine yapılacak herhangi bir müzakereden bağımsız bir uzun vadeli proje olarak değerlendirildiği ifade ediliyor. Rusya, bu birlik sayesinde hammadde akışını güvence altına almayı, finansal ve ulaşım ağlarını geliştirmeyi ve kendi yaptırım politikasını belirleyerek “yeni dünyanın kurallarını yazmayı” hedefliyor.
YETERİNCE CAZİP DEĞİL
Ancak rapor, Rusya’nın küresel konumunu yeniden güçlendirme yolundaki önemli engelleri de gözler önüne seriyor. Batılı ülkelerin Orta Asya devletlerini tehdit ederek yaptırımlara uymaya zorladığı ve bu ülkelere Moskova’yı devre dışı bırakan ticaret koridorları sunduğu belirtiliyor. Ayrıca, Rusya’nın müttefiklerinin yaptırımlardan kazanç sağladığı, Rus işletmelerini kendi yargı alanlarından çıkardığı ve üretimi Rusya dışına taşıdığı ifade ediliyor. Orta Asya ülkelerinin, yaptırımları ihlal etmenin risklerini dengelemek amacıyla ek komisyonlar talep ettiği de raporda yer alıyor. Bu durum, Moskova’nın Orta Asya ülkelerini kendi etkisi altında tutmak için uzun vadeli bir strateji izlemesi gerektiğini kabul etmesine yol açıyor.
SINIRLAR KESKİNLEŞECEK
Rapor, Rusya’nın bu ülkelerle ortak tarih vurgusuna odaklanması ve onların bağımsızlıklarını tanıması gerektiğini, ancak Ukrayna’daki savaşın kazanılmasının Batı’nın yaptırım baskısını sona erdirmeyeceğini belirtiyor. Orta Asya ülkelerinin, Rusya ile ilişkilerini yeniden değerlendirdiği, Türk Devletleri Teşkilatı gibi alternatif yapılar üzerinden entegrasyon arayışında olduğu ve eğitim sistemlerini Batı’ya yaklaştırarak Rusça yerine İngilizce’yi ikinci dil olarak teşvik ettiği aktarılıyor. Rapor, bu ülkelerin nihayetinde Rusya’ya karşı tutumlarını netleştirmek zorunda kalacaklarını vurguluyor.
