Kocaeli’de bir cezaevinde yaşanan çocuk koğuşundaki cinsel istismar vakası sonrasında, görevi kötüye kullanmakla suçlanan beş gardiyan hakkında hapis cezası isteniyor.
Kocaeli’de, 2022 yılında yaşanan ve ülke gündemine oturan çocuk koğuşundaki cinsel istismar vakası, yargı sürecinde yeni bir aşamaya ulaştı. Kocaeli 1 Nolu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda meydana gelen ve iki genç tutuklunun mağdur olduğu olay, kamuoyunun tepkisini çekmişti. S.T. (19) ve M.D. (18), aynı koğuşta kaldıkları dört kişi tarafından cinsel istismara uğradıklarını beyan etmiş, bu iddialar üzerine başlatılan soruşturma sonucunda dört sanığa 30 yıla kadar değişen oranlarda hapis cezası verilmişti.
Gardiyanlara Yönelik Soruşturma ve İddianame
Olayın ardından, cezaevinde görevli beş infaz koruma memuru hakkında ‘Görevi kötüye kullanmak’ suçundan soruşturma başlatıldı. Kandıra Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, gardiyanların görevlerini kötüye kullandıkları ve olaya müdahale etmedikleri belirtildi. İddianamede, mağdur S.T.’nin vücudunda darp izleri ve yaraların tespit edildiği, bu durumun cezaevindeki infaz koruma memurlarının ihmali sonucu gerçekleştiği öne sürüldü.
Mağdur ve Gardiyan İfadeleri
S.T.’nin ifadesinde, cezaevinde yaşadığı olayları infaz koruma memurlarına anlatmadığını ve yardım istemediğini, çünkü olaya karışan diğer tutukluların kendisini tehdit ettiğini belirtti. Gardiyanların ise, olay günü düzenli olarak koğuş kontrolleri yaptıklarını ve herhangi bir olumsuzluk fark etmediklerini ifade ettikleri kaydedildi. Ancak, S.T.’nin Ankara’daki cezaevine nakli sırasında yapılan muayenede darp ve istismar izlerinin tespit edilmesi, gardiyanların iddialarını çürüten bir delil olarak ortaya çıktı.
Hukuki Süreç
İddianamede, şüpheliler Ahmet Ö., Ahmet S., Murat Ş., Ömer Ç. ve Samet K.’nin “Görevi Kötüye Kullanmak” suçundan ayrı ayrı 3 aydan 1 yıla kadar hapis cezası talep edildi. Bu gelişme, cezaevindeki güvenlik ve denetim mekanizmalarının yetersizliğine dair ciddi endişeleri gündeme getirdi. Olay, aynı zamanda, cezaevlerindeki çocuk ve genç tutukluların korunması ve haklarının güvence altına alınması konusunda atılması gereken adımların önemini bir kez daha vurguladı.
