2025’te Ekonomiyi Tehdit Eden Öngörülemeyen Riskler

featured

Küresel Ekonomide Zorluklar ve Beklentiler: 2025’te Neler Olacak?

Dünya genelinde birçok ekonomi, enflasyonda düşüş ve para politikasında gevşemenin başladığı 2024 yılını geride bırakırken, ekonomistler 2025’te ABD’nin korumacı ticaret politikaları, zayıf büyüme ve jeopolitik risklerin küresel ekonominin başlıca zorluklarını oluşturabileceğini vurguluyor.

ABD ve Avrupa başta olmak üzere pek çok ülke, yüksek enflasyonla mücadele kapsamında hızla artırdıkları politika faizlerinde, özellikle 2024’ün ikinci yarısında gevşeme adımları atmaya başladı. Örneğin, ABD Merkez Bankası (Fed) geçen haftaki toplantısında politika faizini 25 baz puan düşürerek, bu yıl art arda üç toplantıda toplamda 100 baz puanlık bir indirim gerçekleştirdi ve politika faizini yüzde 4,25-4,50 aralığına çekti. Benzer şekilde, Avrupa Merkez Bankası (ECB) bu ayki 25 baz puan indirimle yılı toplamda dört faiz indirimiyle kapatırken, mevduat faizini yüzde 3’e, refinansman faizi ve marjinal borçlanma faizini sırasıyla yüzde 3,15 ve yüzde 3,40’a indirdi. İngiltere Merkez Bankası (BoE) ise bu yıl Ağustos ayında 25 baz puanla Mart 2020’den beri ilk kez faiz indirmesinin ardından, geçen hafta da politika faizini 25 baz puan düşürdü ve yılı 50 baz puan indirimle yüzde 4,75’te sonlandırdı.

Enflasyonun birçok ülkede gerilemesiyle birlikte para politikasında gevşeme adımları atılırken, birçok ülkede hissedilen zayıf büyüme, ticaret savaşlarının yeniden alevlenme olasılığı ve jeopolitik riskler küresel ekonomi üzerinde baskı yaratmaya devam ediyor.

Büyüme Üzerindeki Baskılar

Ekonomistler, özellikle ABD’nin seçilmiş başkanı Donald Trump’ın Beyaz Saray’a dönmeden önce bazı ülkeler için açıkladığı ek gümrük vergilerinin 2025’te küresel büyüme üzerinde önemli ve olumsuz bir etki yaratabileceğini öngörüyor. Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings Başekonomisti Brian Coulton, AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, ABD’de ekonomik büyümenin 2025’te yavaşlayabileceğini, Çin’de ihracatın azalabileceğini ancak Euro Bölgesi’nde ılımlı bir toparlanmanın mümkün olduğunu belirtti. Coulton, “Bu nedenle, küresel gayri safi yurt içi hasılanın (GSYH) 2024’teki yüzde 2,8’den, gelecek yıl yüzde 2,6’ya hafif bir yavaşlama göstermesini bekliyoruz.” ifadesini kullandı.

Coulton, ABD’de gümrük vergisi artışlarının genel olarak ekonomik faaliyetleri azaltacağını ancak tüketici harcamalarının beklenenden daha fazla artabileceğini söyledi. Eylül’de yayımlanan Küresel Ekonomik Görünüm raporunda, ABD için 2025’e ilişkin yüzde 1,6’lık büyüme tahminini yüzde 2,1’e yükselttiklerini dile getirdi. Ayrıca, söz konusu tarife artışlarıyla birlikte ABD’nin efektif tarife oranının yüzde 5’ten fazla olabileceğini de vurguladı.

Çin, Avrupa ve diğer ticaret ortaklarının ABD’ye yönelik misilleme niteliğindeki tarife artışlarının da büyüme üzerinde olumsuz etkiler yaratabileceği ve enflasyonist baskıları artırabileceği uyarısında bulunan Coulton, “Göçün kısıtlanması da iş gücü arzı büyümesini azaltarak ABD’de enflasyon baskılarını artırabilir, bu da Fed’in faiz indirimlerinin beklenenden daha yavaş bir tempoya girmesine yol açabilir.” dedi.

Euro Bölgesi’nde ise reel ücretlerin artmasıyla 2025’te tüketici harcamalarında hafif bir iyileşme beklediklerini ancak bunun öngördüklerinden daha zayıf olabileceğini aktardı. Bu durumun hane halkının artan ihtiyatlı yaklaşımını yansıttığını belirten Coulton, “ABD’nin gümrük tarifelerini genel olarak artıracağı varsayımımız da başta Almanya olmak üzere Euro Bölgesi büyüme tahminlerimizi zayıflattı ancak bu durum ECB’nin faizleri daha fazla ve daha hızlı düşüreceği beklentimizle kısmen dengelendi.” dedi.

Trump Etkisi Bekleniyor

İngiltere’nin en eski bağımsız ekonomik araştırma enstitüsü Ulusal Ekonomik ve Sosyal Araştırma Enstitüsü (NIESR) Başekonomisti Ahmet İhsan Kaya, 2025 yılının gelişmiş ülkelerde enflasyonun kontrol altına alındığı ve faizin buna paralel olarak istikrarlı bir şekilde gerilediği bir yıl olmasını beklediklerini belirtti. Kaya, Fed’in politika faizini yıl sonunda yüzde 3,25-3,50 aralığına, ECB’nin ana politika faizini yüzde 2,25’e ve BoE’nin politika faizini yüzde 3,75’e indirmesini öngördüklerini ifade etti.

Kaya, Trump’ın tarife ve göçmenler dışında uygulayacağı politikalarının, regülasyonların ve vergilerin azaltılması yoluyla büyüme açısından destekleyici olabileceğini söyledi. Ancak, Trump’ın açıkladığı korumacı politikaların uluslararası ticaret ve küresel büyüme üzerinde büyük ve olumsuz bir etki yaratmasının muhtemel olduğunu belirtti. “2025 için küresel ekonomi açısından en önemli risk, Trump’ın korumacı ticaret politikaları olacak gibi görünüyor.” diyen Kaya, Trump’ın gümrük tarifeleriyle ilgili farklı rakamlar açıkladığını ve bunların ne kadarının hayata geçirileceğini zamanla göreceklerini ifade etti.

Kaya, “Ancak, bizim bir çalışmamız, Trump’ın açıkladığı tarifelerin geniş kapsamlı uygulanması halinde küresel büyümenin yaklaşık yüzde 1 puan daha düşük olabileceğini gösteriyor. Bizim 2025 için küresel büyüme tahminimiz ise yüzde 3,2.” şeklinde konuştu.

İsrail Saldırıları da Risk Oluşturabilir

Küresel ekonomi açısından bir diğer riskin, İsrail’in Orta Doğu’daki çeşitli ülke topraklarına yönelik saldırıları ve bölgedeki çatışmaların genişlemesinden kaynaklanabileceği ifade ediliyor. Bu saldırıların başta enerji fiyatları olmak üzere küresel ekonomi üzerinde önemli etkilere yol açabileceği belirtiliyor. Kaya, gelişmiş ekonomilerde salgın döneminden beri hızla artan kamu açıklarının var olduğunu ve bu borç yükünün azaltılması gerektiğine de dikkat çekerek, özellikle AB ülkelerinde ciddi bir mali konsolidasyonun şart olduğunu vurguladı.

AB’nin yeni mali çerçevesinin ülkeleri kamuda daha fazla tasarruf yapmaya ve vergileri artırmaya zorladığını ifade eden Kaya, “Bu durum birçok ülkede ciddi toplumsal tepkilere yol açmakta ve yakın zamanda Fransa’da olduğu gibi politik istikrarsızlıklar yaratmaktadır. Hem bu politik istikrarsızlık hem de sıkı maliye politikalarının 2025’te küresel ekonomiyi olumsuz etkileyeceğini düşünüyoruz.” dedi.

Kaya, yavaşlamaya devam eden Çin ekonomisindeki yapısal sorunların ve özellikle ticaret politikaları nedeniyle gelişmekte olan ülkelerin karşılaşabileceği zorlukların da 2025’te izlenmesi gereken önemli gelişmeler olacağını sözlerine ekledi.

S&P Global Market Intelligence tarafından yayımlanan güncel bir analiz, 2025’te ekonomik büyümeye ilişkin endişelerin, ülke içindeki hoşnutsuzluklar, zor ittifaklar ve ticaretteki zorlukların, küresel ekonomiyi baskılayan belirgin temalar olarak öne çıkacağını ortaya koyuyor.

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsiniz

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırmayın ve ücretsiz e-posta aboneliğinizi hemen başlatın.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Haber Dönüşüm ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin