Uçan Otomobiller: Hayal mi Gerçek mi?
Uçan otomobil fikri, onlarca yıldır insan hayal gücünü etkisi altına almış durumda. Ancak, pratik olarak kullanılabilecek bir uçan otomobil geliştirmek, bugüne kadar pek çok zorlukla karşılaşarak mümkün olamadı. Son dönemde ABD merkezli Alef Aeronautics adlı bir şirket, yaklaşık 235 bin dolara satmayı planladığı, iri bir drone formundaki uçan otomobili ile bu alandaki iddialarını artırmış durumda.
Şirket, aracın çalışma prensibini sergilemek amacıyla, muhtemelen gerekli izinleri almadan, halka açık bir caddede test sürüşü gerçekleştirdi. Bu cesur girişim, adeta geleceğin kapılarını aralayan bir gösteri niteliğindeydi. Teknik olarak, araç yolda ilerlerken karşısına çıkan engelleri uçarak aşma yeteneğine sahip. Ancak, bu tür bir aracın yasal olarak trafikte kullanılabilmesi, mevcut yasalar ve düzenlemeler göz önünde bulundurulduğunda oldukça zor görünüyor.
Uçan otomobillerin trafikte kullanılamamasının geçerli sebepleri var. Zira, araba kullanmak ile “uçan araç” kullanmak tamamen farklı fiziksel kurallar ve dinamikler gerektiriyor. Araç tekerleklerini yerden kestiği anda, rüzgar, yer çekimi ve motor gücü gibi kuvvetlerin etkisine giriyor. Bu nedenle, havada kontrol sağlamak, zorlu bir pilot veya helikopter ehliyeti gerektiriyor ve bu da herkesin altından kalkabileceği bir iş değil.
Uçan otomobiller trafiğe çıkmaya başladığında, ölümlü veya maddi hasarlı kazaların yaşanması, çevredeki insanlara zarar gelmesi kaçınılmaz hale gelecektir. Bu gerçekler, birçok şirketin uçan araba hayalini gerçekleştirme çabalarına rağmen, devletlerin bu araçlara lisans vermemesinin başlıca nedenlerindendir. Dolayısıyla, bu tür araçlar şu anda yalnızca çok zengin bireylerin geniş mülklerinde eğlence amaçlı kullandığı oyuncaklar olarak kalmaktadır.
Pratik bir kullanıma geçiş için, uçan araçların yapay zeka kontrolünde ve insan müdahalesinin minimumda tutulduğu bir sistemle hareket etmesi gerekmektedir. Yapay zeka ve otonom sürüş teknolojileri devreye girdiğinde, belki de 5. Element veya Star Wars filmlerinde gördüğümüz gibi, uçan araç trafiği ile çevrili fütüristik bir dünyaya adım atmış olacağız. Ancak, insan kontrolündeki uçan araçların serbestçe trafiğe çıkıp sağa sola uçabilmesinin önünde büyük engeller bulunmaktadır; bu durum, mevcut düzenlemeler ve güvenlik endişeleri nedeniyle neredeyse imkansız görünmektedir.