Başbakan Trudeau’nun Çağrısı ve Kanadalıların Tepkisi
Ocak ayında görevinden istifa eden Başbakan Justin Trudeau, vatandaşlarına yönelik yaptığı içten konuşmada, “Şimdi Kanada’yı seçme zamanı” diyerek halkı ülkesine sahip çıkmaya davet etti. Trudeau, “Bu, yaz tatili planlarınızı değiştirerek Kanada’da kalmayı ve ülkemizin sunduğu ulusal ve eyalet parklarını, tarihi mekanları ve turistik yerleri keşfetmeyi içerebilir” şeklinde ekledi.
Fodors’un haberine göre, bu çağrının ardından Kanadalılar, özellikle Amerikan ürünlerine karşı hoşnutsuzluklarını açıkça ifade etmeye başladılar. Spor etkinliklerinde Amerikan takımları yuhalanırken, sosyal medya platformlarında süpermarketlerdeki ürün etiketlerinin kontrol edilmesi gerektiğine dair paylaşımlar artış gösterdi. Bazı şehirlerde ise Amerikan alkol markalarının raflardan kaldırılması gibi boykot girişimleri gündeme geldi.
- Starbucks,
- Amazon,
- Netflix
gibi büyük Amerikan markalarına karşı boykot çağrıları da sosyal medya üzerinden hızla yayıldı. Seyahat şirketleri, Kanadalıların seyahatlerini iptal etme eğiliminde olduklarını ve rezervasyonlarda belirgin bir düşüş yaşandığını rapor ediyor. Geçtiğimiz yıl, 20,4 milyon Kanadalı ABD’yi ziyaret etmiş ve bu ziyaretlerde toplamda 20,5 milyar dolar harcama yapmıştı.
Ticaret Savaşları ve Ekonomik Etkileri
Tarihin en aptalca ticaret savaşı olarak adlandırılan bu süreçte, eski ABD Başkanı Donald Trump, göreve geldikten sonra, ABD, Kanada ve Meksika’dan gelen ürünlere %25 ithalat vergisi getireceğini açıklamıştı. Ancak bu karar, Meksika Devlet Başkanı Claudia Sheinbaum ve Başbakan Trudeau ile yapılan müzakerelerin ardından bir ay ertelendi. Çin de %10 gümrük vergisiyle karşı karşıya kaldı.
Washington Post, bu durumu “tarihin en aptalca ticaret savaşı” olarak nitelendirirken, uzmanlar bu hamlenin her iki ekonomiyi de istikrarsızlaştırabileceğine dikkat çekiyor. Ekonomistlere göre, tarifelerin her zaman bir ekonomiyi canlandırmanın en etkili yolu olmadığı vurgulanıyor. Eğer Trump’ın planı hayata geçerse, Kanada ve Meksika resesyona girebilir ve her iki ülkenin de ABD’ye misilleme yapma olasılığı artar. Tarifeler nedeniyle artan fiyatlar, nihayetinde Amerikalı tüketicilere yansıyacak ve uzun vadede kereste, benzin, otomobil ve diğer günlük ürünler için daha fazla ödeme yapmak zorunda kalacaklar.
