Fitch Ratings: Türkiye’nin Para Politikası ve Ekonomik Görünümü
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings’in Kıdemli Direktörü ve Türkiye Analisti Erich Arispe Morales, Türkiye’de sıkı para politikası duruşunun devam edeceğine dair güvenlerinin yüksek olduğunu ifade etti. Morales, “Enflasyon beklentileri zamanla iyileşecek; ancak bu beklentilerin uyumlu bir şekilde düşmesi ve dolarizasyondaki azalmanın sürmesi için para politikasının sıkı kalması şart. Bu çerçevede, para politikasında 2025’in ilk çeyreğinde kademeli bir gevşemenin başlayacağını öngörüyoruz” dedi.
Morales, Fitch Ratings’in Türkiye’nin kredi notunu “B+”dan “BB-“ye yükselterek not görünümünü durağan olarak belirlemesinin ardından yaptığı açıklamalarda, Türkiye’de son genel seçimlerin ardından yaşanan politika değişikliklerinin ülkenin not görünümünü olumlu yönde etkilediğini belirtti. Mevcut ekonomik programın, siyasi liderlikten destek almaya devam ettiğini dile getiren Morales, Türkiye ekonomisindeki kırılganlıkların iyileşmeye başladığını vurguladı. Ayrıca, uluslararası rezervlerin arttığını ve bu yıl uluslararası rezervlerin temel bileşiminde ve seviyesinde önemli bir iyileşme yaşandığını aktardı.
Uluslararası rezervlerdeki gelişmelere dikkat çeken Morales, “Kur korumalı mevduat ve dolarizasyondaki düşüş, hükümetin ve ekonomi otoritelerinin sıkı para politikasını sürdüreceğine dair güvenimizi artırıyor. Bu yıl gayrisafi yurt içi hasılanın (GSYH) yaklaşık yüzde 5’ine ulaşan bütçe açığının, önümüzdeki yıl yüzde 3 civarına konsolide edileceğine inanıyoruz. Ayrıca, gelir politikalarının Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) enflasyonu düşürme süreciyle daha uyumlu hale geleceğini düşünüyoruz. Bu, Türkiye’nin en büyük zorluğu olan enflasyonun sürdürülebilir bir patika izleyebilmesi için kritik bir nokta” şeklinde konuştu.
Enflasyon Beklentilerindeki Gerileme Zaman Alacak
Aylık enflasyon baskılarının azalmakta olduğunu vurgulayan Morales, “Aylık enflasyon baskıları yavaşladıkça, piyasanın enflasyon beklentileri de buna uygun şekilde yeniden şekillenecektir. Ancak, hanehalkı ve firmaların enflasyon beklentilerindeki düşüşün daha yavaş olacağını öngörüyoruz. Bu beklentilerin gerilemesi son derece önemli, fakat bu süreç biraz zaman alacak” dedi. Morales ayrıca, “Enflasyonun 2025 yılı sonunda yüzde 21 seviyesine gerileyeceğini düşündüğümüzde, bu durum para politikasında kademeli bir gevşeme gerektirecek. Bu bağlamda, 2025’in ilk çeyreğinde kademeli bir gevşeme sürecinin başlayacağına inanıyoruz” ifadelerini kullandı.
Türkiye ekonomisinde bu yıl yüzde 3,5 ve 2025’te yüzde 2,8 oranında görece düşük bir büyüme öngördüklerini belirten Morales, bu büyüme seviyesinin enflasyon beklentilerindeki yeniden dengelenme sürecini destekleyeceğini ifade etti. Hükümetin iç talep ve dış faktörlerle desteklenen dengeli bir büyüme sağlamaya çabaladığını dile getiren Morales, “Bu büyümenin, öngörülebilir ve güvenilir bir politika çerçevesiyle desteklenmesi bekleniyor. Bizim bakış açımıza göre, bu ayarlamanın bir parçası olarak daha düşük bir büyüme dönemi görülecek. 2025 yılı, ekonominin iç talep ve tüketim odaklı bir modelden ihracat destekli bir büyüme modeline doğru yeniden dengelendiği bir dönem olacak” şeklinde konuştu.
Maliye Politikasının Etkisi Kritik
Mali politikanın dezenflasyon sürecine etkisini değerlendiren Morales, “Haziran 2023’te politika değişikliğini gördüğümüzde, maliye politikası vergi önlemleri aracılığıyla bütçe açığını azaltmak için devreye girdi ancak mali açığı 2023 için öngörülenin altına indirmeyi başardı. Bu yıl maliye politikasının, para politikasındaki sıkılaşmaya önemli bir katkı sağlayamadığını düşünüyoruz. Yılın ilk bölümünde gördüğümüz iç talep direncini, asgari ücret artışı ve maliye politikasıyla açıklıyoruz. Hükümetin maliye politikası kapsamında son dönemde aldığı tedbirler, önümüzdeki yıl yüzde 2 civarında bir mali konsolidasyonun enflasyondaki düşüş sürecine katkıda bulunacağını öngörüyor” diye ekledi.
Morales, yerli ve yabancı yatırımcıların mevcut politika duruşunun devam edeceğine dair daha fazla kanıt görmek isteyebileceğini ve enflasyon beklentilerinin yeniden yapılandırılması ve para politikasının güvenilirliğinin oluşturulmasının zaman alacağını belirtti. Fitch’in yaptığı açıklamada, pozitif reel faiz oranlarının, düşük cari hesap açığı ve döviz korumalı mevduatlardaki kademeli düşüşün muhtemelen dış tamponlardaki iyileşmeyi destekleyeceği vurgulanarak, rezervlerin bu yıl sonunda 158 milyar dolara, 2025 sonunda ise 165 milyar dolara yükselmesinin öngörüldüğü ifade edildi. Fitch Ratings, geçen yıl eylül ayında Türkiye’nin kredi notunu “B” olarak teyit ederken, not görünümünü iki yılın ardından “negatif”ten “durağan”a çevirmişti. Bu yıl mart ayında ise ülkenin kredi notunu “B”den “B+”ya yükselterek not görünümünü “durağan”dan “pozitif”e çıkarmıştı.