DeepSeek ile Yapay Zeka Dünyasında Sarsıcı Değişim
DeepSeek, son zamanlarda yaptığı hızlı ve etkileyici çıkışla yapay zeka gündemini adeta altüst etti. Çin merkezli bu girişim, OpenAI’nin muazzam donanım ve altyapı kaynaklarına sahip olmadan, ChatGPT’den bile daha güçlü bir mantık modeli geliştirmeyi başardı. Bu olağanüstü başarı, DeepSeek’in eski çipleri ve yazılım optimizasyonları kullanarak DeepSeek R1’i eğitmesi ile mümkün oldu.
DeepSeek projesinin, pek çok alanda önemli bir hedefe ulaştığı söylenebilir. Bu girişim, yapay zeka alanında ciddi bir rekabet ortamı yaratmakla kalmayıp, tüm yaptırımlara rağmen Çin’e de önemli bir mücadele fırsatı sundu. Bunun yanı sıra, DeepSeek’in ortaya çıkışı, diğer yapay zeka donanım şirketlerinin değer kaybetmesine neden olarak ABD borsasında yaklaşık 1 milyar dolarlık kayba yol açtı. Sonuç olarak, DeepSeek, Çin’e TikTok’tan çok daha güçlü bir yazılım silahı sunmuş oldu. Artık isteyen herkes, DeepSeek modelini bilgisayarına yükleyip, kendi özel modellerini oluşturmak için kullanabiliyor.
Bütün bu heyecan verici gelişmelerin yanı sıra, OpenAI’nin önemli bir güvenlik araştırmacısının istifası gibi haberler, belki de gözden kaçabilir. Ancak şimdi, Steven Adler adlı mühendis, geçen yıl OpenAI’dan ayrılan mühendisler arasında yer aldığını doğruladı. Adler, sosyal medya platformu X’te yaptığı paylaşımda, dört yıl süren çalışmasının ardından şirketten ayrıldığını belirtti ve burada geçirdiği zamanın büyük bir kısmını özleyeceğini ifade etti. Ancak sonrasında, “Bugünlerde yapay zeka gelişiminin hızından oldukça korkuyorum” diyerek paylaşımında karamsar bir ton yakaladı.
Adler’in açıklamaları, yapay zekanın insanlığın kaçınılmaz sonunu getirebileceğine inanan diğer uzmanların endişelerini yansıtıyor. Eski ChatGPT güvenlik araştırmacısı, geleceğe dair kaygılarını açıkça dile getiriyor: “Gelecekte bir aileyi nerede büyüteceğimi ya da emeklilik için ne kadar tasarruf edeceğimi düşündüğümde, şu soruyu sormadan edemiyorum: İnsanlık o noktaya gelebilecek mi?”
Riskli Bir Kumar: AGI Yarışı
Adler, OpenAI’den ayrılmasının nedenleri hakkında bir açıklama yapmamış olsa da, AGI (Yapay Genel Zeka) yarışının son derece riskli bir kumar olduğunu düşündüğünü belirtti. Henüz hiçbir laboratuvar, AGI’nin getirebileceği öngörülen sorunlara karşı etkili bir çözüm geliştirmiş değil. Bu yarışın hızlanmasıyla birlikte, bir çözüm bulma olasılığının da aynı oranda azaldığını ifade etti. AGI, insan yaratıcılığı ve yeteneği ile eşleşebilen bir yapay zeka türü olarak tanımlanıyor, ancak bu aynı zamanda çok daha fazla bilgi tutarak, görevleri insanlardan çok daha etkili bir şekilde çözebileceği anlamına geliyor.
Yapay zeka, AGI ve süper yapay zeka (ASI) ile ilgili en önemli güvenlik meselesi, bu sistemlerin insanlığın çıkarlarıyla uyum içinde olmasıdır. Geliştirilecek yapay zeka, insanlığın faydasına yönelik olmalı ve bu tür çözümlerin insanlığın sonunu getirmesini engellemek için gerekli önlemlerin alınması gerekmektedir. Ancak, ChatGPT ve DeepSeek gibi gerçek yaşam ürünleri, şimdiden iki farklı uyum türü sunuyor. ChatGPT, muhtemelen ABD ve Batı çıkarlarıyla daha uyumlu bir yol izlerken, DeepSeek, öncelikli olarak Çin çıkarlarını gözeterek kuruldu ve bazı yanıtlarda uyguladığı sansürlerle bu uyumu gösteriyor.
Adler, doğrudan DeepSeek’in adını vermemiş olsa da, bu girişimin başarısından duyduğu endişeyi de dile getirmiş gibi görünüyor. Mühendis, bazı geliştiricilerin yapay zekanın uyumuna öncelik vermesine rağmen, diğerlerinin bazı önlemleri uygulamadan geliştirme yapmaya devam edebileceğini ve bu durumun çok daha tehlikeli sürümler ortaya çıkarabileceğini belirtti. Adler’in kariyerinin geleceği şu an için belirsizliğini koruyor, ancak yapay zeka güvenliği konusundaki ilgisinin sürdüğü gözlemleniyor. X’te insanlara yapay zeka güvenliği ve politikasındaki “en önemli ve ihmal edilen fikirlerin” ne olduğunu sordu ve “kontrol yöntemleri, entrika tespiti ve güvenlik vakaları” konularında heyecan duyduğunu ekledi.
