Uçakların Güvenliğinde Küçük Bir Ayrıntı: Kırmızı Kurdele
Bir uçağın kalkışa hazırlık sürecinin son evresinde, kabin ekibinin kapılarda metal bir kolu çekerek çıkışlara küçük, kırmızı bir kurdele taktığını görmüş olabilirsiniz. Bu kurdele, ilk bakışta pek bir işe yaramıyormuş gibi görünse de, aslında hayati bir öneme sahip. Özellikle uçağın dışından içeri girmeye çalışan acil servislerin, bir kapının “yüklü” olduğunu ve açılmasının ciddi tehlikeler barındırdığını anlaması için kritik bir işlevi vardır.
“Yüklü” bir kapı, uçağın tahliye kaydırağının devreye girdiğini ve açılmaya hazır olduğunu ifade eder. Bu durumda kapının açılması, kaydırağın aniden dışarı fırlamasına ve hızla şişmesine neden olur. Bu da kapının önünde bulunan herkes için ciddi bir ezilme tehlikesi yaratır. Tüm ticari yolcu uçaklarının, içindeki herkesin 90 saniyeden kısa sürede tahliye edilmesini sağlayacak ekipmanlarla donatılması gerekmektedir.
Bu amaç doğrultusunda geliştirilen tahliye kaydırakları, -54 ile +71 santigrat derece arasındaki sıcaklıklarda ve saatte 46.3 kilometreye kadar çıkan rüzgarlara karşı dahi çalışarak, altı saniye içerisinde kullanıma hazır hale gelmelidir. Kabin ekibinin kapılardaki sürgüleri çekerek uyguladığı kurma işlemi, kapı açıldığında kaydırak sisteminin anında devreye girmesini sağlar.
Bir acil durum meydana geldiğinde ve uçağın inişinin ardından dışarıdan acil müdahale ekiplerinin uçağa girmesi gerektiğinde, hangi kapıların kaydırakla kurulu veya yüklü olduğunu anlamak için kullanabilecekleri tek bilgilendirme aracı bu küçük kırmızı kurdeledir. Kapı açıldığında, sıkıştırılmış karbondioksit ve nitrojen gazı büyük bir patlama yaratarak kaydırağın içindeki bir dizi aspiratörün anında devreye girmesine neden olur. Bu sistem, kaydırak tamamen şiştiğinde kapanan panjurlar aracılığıyla çevredeki havayı içeri çeken bir vakum yaratır.
Neyse ki, uçuşların büyük bir çoğunluğu sorunsuz bir şekilde varış noktasına ulaşarak iniş yapar. Bu nedenle, bu küçük kurdelenin hayati görevine nadiren ihtiyaç duyulur. Kurdelenin kaldırılması da, kabin ekibinin iniş sonrası uyguladığı ve kaydırak sistemini devre dışı bırakan protokolün önemli bir parçasıdır.