NASA’nın Artemis 3 Görevi ve Kapsayıcılık Tartışmaları
NASA’nın uzun bir aradan sonra Ay’a yapacağı ilk mürettebatlı görev olan Artemis 3, kapsayıcı bir mürettebat içereceği yönündeki iddialarıyla dikkatleri üzerine çekmişti. Ancak son günlerde, NASA’nın resmi internet sitesinde bu görevin “ilk kadın astronot ve ilk beyaz olmayan astronot” içereceğine dair ifadelerin kaldırıldığı gözlemlendi. Bu durum, ajansın kapsayıcılık hedeflerine bağlılığı konusunda ciddi soru işaretleri doğurdu.
Bu değişikliklerin arkasında, ABD Başkanı Donald Trump’ın göreve gelmesinin ardından federal ajanslarda uygulamaya konulan çeşitlilik, eşitlik, kapsayıcılık ve erişilebilirlik (DEIA) programlarına karşı yayınladığı emir bulunuyor. Bu emir doğrultusunda NASA, ilgili tüm ofislerini kapatmış ve mevcut sözleşmelerini sonlandırmıştı. Sonrasında, çalışanların DEIA programları, yeterli temsil edilmeyen gruplar, çevresel adalet ve kadınları hedef alan yönetim pozisyonları gibi konulara dair referansları sistematik bir şekilde kaldırmaya başladı.
Ayrıca, NASA çalışanlarının e-posta imzalarında veya Microsoft Teams üzerinde tercih ettikleri zamirleri kullanmalarına yönelik kısıtlamalar getirildiği bildiriliyor. Tüm bu kararlar, NASA’nın daha önce verdiği kapsayıcılık sözleriyle çelişiyor ve bu durum, ajansın toplumsal sorumluluk anlayışını sorgulatıyor.
Artemis 2: Umut Verici Bir Adım
NASA’nın kapsayıcılık hedefleriyle ilgili tartışmalar sürerken, 2023 yılında tanıtılan Artemis 2 mürettebatı bu konuda umut verici bir örnek oluşturdu. Dört kişilik ekipte, Uluslararası Uzay İstasyonu’nda (UUİ) kalan ilk siyahi astronot olan Victor Glover ve bir kadının tek bir uzay uçuşunda geçirdiği en uzun süre rekoruna sahip olan Christina Koch yer alıyordu. Koch, ayrıca tamamen kadınlardan oluşan ilk uzay yürüyüşüne katılarak da tarihe geçmişti.
NASA, 50 yıldan uzun bir süre sonra Ay’a dönüşü sırasında daha kapsayıcı bir ekip göndermeyi planladığını açıklamıştı. Ancak Artemis 3 göreviyle ilgili referansların kaldırılması, ajansın bu hedefe bağlılığını sorgulatıyor. NASA’nın bu konuda nasıl bir yol izleyeceği ve gelecekteki görevlerde kapsayıcılık konusundaki duruşunu nasıl belirleyeceği merakla bekleniyor.