Saç Çekmenin Acı Verici Gerçekleri
İnsan vücudu, birçok acı verici deneyime ev sahipliği yapar. Ancak en dikkat çekici olanı, saç çekme acısıdır. Birçok “cesur” kişi, elini veya kolunu alevli bir muma bile tutabilirken, saçlarının çekilmesi söz konusu olduğunda hemen irkilip duraksamaları tesadüf değil. Bilim insanları, saç telleri ve kıllar koparıldığında oluşan acı sinyallerinin, vücutta en hızlı bir şekilde beyne ulaştığını ortaya koymuşlardır.
Yeni bir nörobilim araştırması, saç çekmenin tetiklediği ağrı sinyallerinin, gözlemlenen en hızlı hareket eden sinyaller arasında yer aldığını göstermiştir. Bu araştırma kapsamında, tek bir saç telinin farklı kuvvetlerle çekildiği ilginç bir deney gerçekleştirilmiştir. Deneye katılanlar üç gruba ayrılmıştır:
- İlk grup: Normal bireylerden oluşmakta.
- İkinci grup: Önemli sinir lifleri seçici olarak bloke edilmiş kişilerden oluşmakta.
- Üçüncü grup: PIEZO2 eksikliği sendromu olarak bilinen bir rahatsızlığı taşıyan bireylerden oluşmaktadır.
PIEZO2 proteininin, dokunma algısında kritik bir rol oynadığı düşünüldüğünde, bu testlerde hangi sonuçların ortaya çıkacağı büyük bir merak konusuydu. Deney sonuçları, PIEZO2 eksikliği sendromu olan katılımcıların saçları çekildiğinde çok fazla ağrı hissetmediklerini ortaya koymuştur. Bu durum, söz konusu proteinin, ağrıyı saç köklerinden iletmedeki özel rolünü gözler önüne sermektedir.
Araştırmanın sonuçları oldukça çarpıcıdır: Bir saç telini çekmenin, bir iğne batmasından yaklaşık 10 kat daha acı verici olduğu anlaşılmıştır. Ayrıca, ağrı sinyalleri sinir lifleri boyunca saatte yaklaşık 160 kilometre hızla hareket etmektedir. Bu nedenle, en cesur insanlar bile saçlarının çekilmesi veya ağda epilasyonu gibi durumlarla karşılaştıklarında hemen irkiliyorlar.