Kızamık: Yeniden Gündemde Olan Tehlike
DSÖ’nün geçtiğimiz hafta yayımladığı rapor, dünya genelinde aşı ile önlenebilen bir hastalık olan kızamığın 2024 yılı itibarıyla tehlikeli bir yükseliş trendine girdiğini ortaya koyuyor. Özellikle ABD, Avrupa ve Orta Asya’da vakalarda gözle görülür bir artış yaşanmakta ve bu durum, son yirmi yılın en yüksek seviyelerine ulaştı. UNICEF ile iş birliği içerisinde hazırlanan bu rapor, kızamığın artık global bir sağlık tehdidi olarak tekrar gündemde olduğunu net bir şekilde ortaya koyuyor.
Rapordaki verilere göre, Avrupa ve Orta Asya’yı kapsayan 53 ülkede 2024 yılında 120.000’den fazla kızamık vakası kaydedildi. Bu rakam, bir önceki yılın iki katına ulaşırken, 1997’den bu yana bölgede görülen en yüksek vaka toplamı olarak kayıtlara geçti. Özellikle beş yaş altındaki çocukların ciddi bir hastalık riski ile karşı karşıya kalması, uzmanları ve sağlık yetkililerini derin bir kaygıya sevk ediyor. Kızamık, son derece bulaşıcı bir viral hastalık olmasına rağmen, 1970’lerden bu yana yaygın olarak kullanılan KKK (kızamık, kabakulak ve kızamıkçık) aşısı sayesinde büyük ölçüde kontrol altına alınmıştı.
ABD ve Avrupa gibi birçok bölgede uygulanan etkili aşılama programları, kızamığın neredeyse tamamen ortadan kalkmasını sağlamıştı. Örneğin, ABD, 2000 yılında kızamığın yerel bulaşmasını resmi olarak sona erdirdiğini açıklamıştı. Avrupa’da ise vaka sayıları 2016’da sadece 4.440’a kadar düşerek tarihi bir başarıya imza atmıştı. Ancak aşı oranlarının yetersiz kaldığı bölgelerde kızamık hala ciddi bir tehdit olmaya devam ediyor. Toplum bağışıklığının zayıfladığı durumlarda hastalık çok kolay bir şekilde geri dönebilir. Örneğin, 2018 yılında Birleşik Krallık, kızamıksız geçtiği iki yılın ardından kontrolsüz salgınlar nedeniyle bu statüyü kaybetmişti. Neyse ki, 2021 yılı itibarıyla tekrar kızamıksız statüsüne kavuşmayı başardı.
Pandeminin Gölgesinde Aşı Programlarına Darbe
Covid-19 pandemisi, aşı programlarındaki mevcut sorunları daha da karmaşık bir hale getirdi. Pandeminin ilk yıllarında uygulanan sosyal mesafe ve izolasyon önlemleri, kızamık gibi bulaşıcı hastalıkların vaka sayılarını önemli ölçüde azaltmıştı. Ancak bu dönemde aşılama programlarının kesintiye uğraması, uzun vadede beklenmedik sonuçlara yol açtı. Pandemi kısıtlamalarının kaldırılmasıyla birlikte toplumların sosyal hayata dönüşü, kızamık gibi hastalıklarda ani bir artışı beraberinde getirdi.
2023 yılı itibarıyla Avrupa genelinde 60.000’den fazla kızamık vakası görülürken, 2024 yılında bu sayının iki katına çıkarak 127.352’ye ulaştığı tespit edildi. Kızamıkla bağlantılı en az 38 ölümün rapor edildiği bu dönemde, hastaların %40’ından fazlasını beş yaş altındaki çocuklar oluşturdu. Bu durum, aşılamanın önemini bir kez daha gözler önüne seriyor ve toplumların bu konuda daha dikkatli olmaları gerektiğinin altını çiziyor.