Uzayda Gizemli Sırların Perdesi Aralanıyor
Apollo astronotlarından birinin eşi, kocasının ölümünden önce paylaştığı sırları gün yüzüne çıkardı. 1971 yılında Ay’a ayak basan altıncı insan olan NASA astronotu Edgar Mitchell’in eşi Anita Mitchell, kocasının uzayda yaşadığı ilginç deneyimleri ve duyduğu sıradışı olayları anlattı. Anita, “Pilotların ve astronotların birçoğu, uzayda UFO’lar olduğuna her zaman inanıyordu. Onlar, gözlemlerini paylaştı ve bu durum, uzay yolculuğunun sıradışı doğasına ışık tutuyor.” şeklinde konuştu.
Mitchell, Apollo astronotu James McDivitt gibi mürettebat arkadaşlarının da Amerika’nın erken uzay görevleri sırasında gizemli nesneler gördüğünü iddia ediyor. Bu durum, uzay programlarının sadece bilimsel keşifler değil, aynı zamanda belirsizliklerle dolu bir yolculuk olduğunu gösteriyor. Bazı astronotlar, Dünya üzerinde geleneksel uçaklarla uçarken de garip ve tanımlanamayan araçlar gözlemlediklerini belirtiyorlar.
Anita, “Gordy’nin (Merkür Projesi astronotu Leroy Gordon Cooper Jr.) evimizde düzenlenen bir akşam yemeğinde bize bir şey gördüğünü söylediğini hatırlıyorum. Bizim bu kadar hızlı ve bu kadar yükseğe çıkan hiçbir şeyimiz yok demişti.” ifadeleriyle, o anın önemini vurguladı. Cooper, NASA’nın Mercury ve Gemini projelerine katılan ve jet uçaklarında binlerce saat geçiren ilk pilotlardan biriydi.
Ay’da yürüyen az sayıda insandan biri olarak tanınan Edgar Mitchell, 1971 yılında Ay’a uçan Apollo 14 mürettebatının bir parçasıydı. Bu tarihi görev, insanlığın uzayda yaptığı en önemli keşiflerden biri olarak hafızalarda yer etti. Ay üzerinde yürüyen sadece 12 NASA astronotundan biri olarak, Mitchell’in deneyimleri ve gözlemleri, uzay araştırmaları konusunda birçok bilinmeyeni içinde barındırıyor.
Anita Mitchell’in açıklamalarının doğruluğu hakkında kesin bir yargıya varmak zor; ancak bu hikayelerin, uzay araştırmaları ve insanlık tarihine dair pek çok soruyu gündeme getirdiği kesin. Uzayda yalnız olmadığımızı düşünmek, insanlığın en eski meraklarından biri olmaya devam ediyor.