Antalyaspor’un Fenerbahçe Maçı Hazırlıkları
Antalyaspor, ligin 26. haftasında deplasmanda karşılaşacağı Fenerbahçe maçı için hazırlıklarını Corendon Airlines Park Stadyumu’nda gerçekleştirdi. Antrenman, teknik direktör Emre Belözoğlu yönetiminde sabah saatlerinde yapıldı.
‘Fenerbahçe Bir Adım Önde’
Emre Belözoğlu, antrenman öncesi basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Fenerbahçe ve Galatasaray’ın ligin kalitesini artıran takımlar olduğunu belirten Belözoğlu, “Gerçekçi olmak gerekirse, son dönemlerde Fenerbahçe bir adım önde. Bizim için zorlu bir maç olacak. Kupada Beşiktaş ile oynadık ve şimdi Fenerbahçe’ye karşı mücadele vereceğiz. 13-14 gün sonra da Galatasaray ile karşılaşacağız. Her maç zorluk derecesi taşır, ancak Kadıköy’ün zorluğu biraz daha farklı. Oyuncularımızı en iyi şekilde hazırlamaya çalışıyoruz. İşimiz kolay değil; konumumuzu rahatlatmak adına puanlara ihtiyacımız var. Geldiğimizden beri 6 maçta 9 puan topladık ve bu ortalamayı sürdürmek istiyoruz. Karşımızda çok güçlü bir rakip var, ama biz de Kadıköy’de elimizden geleni yapacağız.” dedi.
‘Motivasyon Şart’
Belözoğlu, alt takımlardan uzaklaşmak istediklerini ancak bu süreçte onların da kazandığını ifade etti. “Bu tür durumlarda hem iyi hem de kötü tecrübelerimiz oldu. Kişisel motivasyonu artırmak önemli. Dışarıdaki faktörlere çok odaklanmamak gerekiyor. Bizim ne yaptığımız çok daha değerli. Oyuncuları bu şekilde hazırlamaya çalışıyorum. Elbette rakibin kaybetmesi sizi motive eder, kazanması ise biraz etkiler. 36 puan var ve bu puanların her birine talip olarak mücadele edeceğiz. Ben, bu mücadelenin sonunda iyi bir sonuç alacağımıza inanıyorum.” şeklinde konuştu.
‘Hakemlerin Üzerindeki Baskı Azaltılmalı’
Son dönemde teknik direktörlerin ceza almasıyla ilgili bir soruya Belözoğlu şu şekilde yanıt verdi: “Diğer teknik direktörlerin cezaları hakkında yorum yapmak istemem. Adana Demirspor maçıyla ilgili olarak, o gün sahanın içine girip hakeme söylediklerim tamamen küçük sitemlerdi. Çok rahat geçmesi gereken bir maçı germeye gerek yok demek istemiştim. Bunun dışında herhangi bir sözüm olmadı. Kural gereği sahanın içine girmenin kırmızı kartla sonuçlanacağını söyleyerek bana kırmızı kart gösterdi. Ben iletişimin önemli olduğunu düşünüyorum. Burada kötü bir iletişim kurduğumda bunun bir cezası olmalı; ancak ben samimi bir şekilde yaklaşmama rağmen kırmızı kartın çıkmasını doğru bulmuyorum. Her şey yazılı kurallarda yer almaz. Bazen ilişkiler ve insan psikolojisi doğrultusunda da kararlar alınması gerekir. Bugün, hakemler üzerinde her konunun değerlendirilmesini doğru bulmuyorum. Geçen yıl Ankaragücü ile yaşadığım acı tecrübelerden sonra, hakemlerin üzerindeki baskının azaltılmasının daha hayırlı olacağını düşünüyorum.”