Dünya Tiyatro Günü’nde Umut ve Birliktelik
Her yıl olduğu gibi, 27 Mart Dünya Tiyatro Günü’nde birçok tiyatro, perdelerini ücretsiz açarak seyircilerine kapılarını araladı. Ülkemizde son zamanlarda yaşanan toplumsal olayların etkisi, tiyatroyu da derinden etkiledi. Ancak pek çok sanatçının ifade ettiği gibi, tiyatro insan ruhuna şifa verir, umudu yeşertir ve bireylere ayna tutar. Dünya Tiyatro Günü’nü kutlamak amacıyla sahne alan tiyatro sanatçıları, gazetemize özel açıklamalarda bulundu.
‘Sanat Her Zaman Umut Verir’
NEDİM SABAN
27 Mart, bizim için bir bayram coşkusu taşıyan bir gün ve yıllardır tiyatrolarımızın ücretsiz olarak kapılarını açtığı bir gelenek. Zamanla, belediyelerin desteğiyle bu uygulama genişletildi; çünkü tiyatroya gidemeyen seyircilerin de o gün ücretsiz olarak tiyatro deneyiminden faydalanması hedefleniyor. Ancak bu yıl, hem bayramın getirdiği coşku hem de ardımızda bıraktığımız kaygı verici olaylar nedeniyle birçok festival iptal edildi ve 27 Mart’taki oyunlar ertelendi. Sanat her zaman umut vermelidir; bu nedenle tiyatrolar perdelerini açık tutmalıdır. Tiyatro, insanlara her daim umut aşılar, birlikteliği pekiştirir ve bir salonda aynı duyguları paylaşmanın güzelliğini yaşatır. Ne yazık ki, son dönemlerdeki küresel kapitalizm, insanların aynı duyguları paylaşmasını zorlaştırıyor. Bu da, tiyatroda cep telefonu kullanımının artmasına neden oluyor; zira insanlar, başka dünyalara yolculuk yapmak istiyor. Aynı dünyada kalmak ve 200-300 kişiyle aynı duyguyu yaşamak istemiyorlar. Ancak inanıyorum ki, bu durum kaliteli oyunlarla aşılacaktır. Üretimin, oyun sayısı ile değil, kalitesi ile ölçülmesi gerektiğini düşünüyorum. Bu yıl, 500 oyun üretildi diye değil; kaliteli, moral veren ve emek harcanmış işlerle tiyatronun ayakta kalabileceğine inanıyorum. Bu 27 Mart, maalesef buruk bir bayram. Perdelerin belki yüzde 90’ı açılamayacak, açılanlar da ücretsiz olamayacak; kamu desteklerinin azalması nedeniyle. Ancak, bugünleri birlikte aşacağımıza inanıyorum. Bu yıl, Anadolu turnelerinde de ekonomik kriz nedeniyle her şeyin pahalanması, otellerin ve konaklama yerlerinin fiyatlarının artması, turneleri aksatıyor. Anadolu’da da bu bayramı kutlamak önemli ve meslektaşlarımızı cesaretle Anadolu’ya yönlendireceğiz. Umarım, son benzin zamları, bayramdan bir gün önce devreye girecek olmasına rağmen, belimizi bükmez ve sezonumuzu en iyi şekilde kapatabiliriz. Son yıllarda mart ayları, genellikle seçimler ve referandumlarla dolu geçiyor. Dünya Tiyatro Günü’müz kutlu olsun.
Karanlık Aydınlanır!
AYŞEGÜL İŞSEVER
Tiyatro, bir milletin aynaya bakma cesaretidir. Her sahne, toplumun nabzını tutan bir kalp gibi atar. Biz oyuncular, her perdede insan ruhuna dokunmayı görev biliriz. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün “Sanat, toplum için bir ihtiyaçtır” sözüyle büyüdük. Bu nedenle her oyun, bizim için bir Cumhuriyet nefesidir. İstanbul Şehir Tiyatroları, bu mirası gururla taşır. Sahne ışıkları yandığında, karanlık biraz daha aydınlanır. Emek veren tüm sanatçıların ve kalbini açan tüm seyircilerin 27 Mart Dünya Tiyatrolar Günü’nü kutluyorum.
Dünyaya Ayna Tutmak
BAHTİYAR ENGİN
Tiyatro, bir sanat dalı olmanın ötesinde, toplumun sorunlarını herkesin eşit şartlar altında ele alıp tartışabilme yöntemidir. Estetik, özgün ve özgür olma koşuluyla her konuyu işleyebilme yetisine sahiptir. Bu nedenle, hem politik bir boyut taşır hem de düşünme ve çözüm üretme ortamı sunar. William Shakespeare, “Tiyatronun asıl amacı nedir? Dünyaya bir ayna tutmaktır. İyilerin iyiliklerini, kötülerin kötülüklerini gösterip çağımızın ne olup ne olmadığını ortaya koymaktır” der. Bu bakış açısıyla, tiyatro, sadece bir eğlence aracı değil, aynı zamanda toplumsal bir bilinç oluşturma ve sorunlara dikkat çekme aracıdır.