Fatma Peker’in Organ Nakli Hikayesi
İzmir’de yaşayan 1 çocuk annesi Fatma Peker, 2009 yılında sağlık sorunlarıyla baş etmek zorunda kaldı. Ayaklarındaki şişlik, yüzündeki sarılık ve yüksek tansiyon problemleri nedeniyle Alsancak Nevvar Salih İşgören Devlet Hastanesi’ne başvurdu. Hastanede yapılan kapsamlı tetkikler sonucunda Peker’e böbrek yetmezliği teşhisi konuldu. Bu durum karşısında Fatma Peker, yaklaşık 10 ay boyunca diyaliz tedavisi görmek zorunda kaldı.
İlerleyen süreçte, tedavi ve böbrek nakli için 2010 yılında Acıbadem Kent Hastanesi Böbrek Nakli Bölümü’ne başvurdu. Aynı yıl, eski eşi Ahmet Barış Kımız’ın böbreği, Peker’e uyumlu olarak belirlendi. Sağlık ekibi tarafından gerçekleştirilen başarılı bir operasyonla, eski eşinden alınan böbrek, Fatma Peker’e nakledildi.
‘ÇOK MUTLUYUM’
İlk böbrek naklinin ardından sağlıklı bir yaşam süren Peker’in yeni böbreği, 8 yıl sonra enfeksiyon nedeniyle fonksiyonlarını kaybetmeye başladı. Yeniden nakil olması gereken Fatma Peker, 2021 yılında bu defa kardeşi Ahmet Peker’in böbreğini bağışlamasıyla ikinci kez nakil oldu. Hastanedeki ilk böbrek nakli hastası olması ve ilk naklin üzerinden 15 yıl geçmesi dolayısıyla, Peker için operasyonu gerçekleştiren sağlık ekibi tarafından pasta kesildi. Fatma Peker, “Çok mutluyum. Düzenli hayatıma devam ediyorum. Yaklaşık 10 ay diyalize girdim. Sonra rutin hayatımı sürdürdüm. Şükürler olsun, sağlığım da doktorlarım sayesinde yerinde,” dedi.
‘HERKESİN ORGAN BAĞIŞINDA BULUNMASINI İSTERİM’
Peker, tekrar nakil olması gerektiğinde yaşadığı üzüntüyü dile getirerek, “Şimdilik her şey yolunda. Ben herkesi organ bağışında bulunmaya davet ediyorum. Çok şükür, şu an sağlığım yerinde. Kardeşim ve eski eşim de sağ olsun, bana böbreklerini bağışladılar. Bu açıdan gerçekten çok şanslıyım. Takiplerim düzenli yapılıyor. Nakil öncesinde kısıtlı bir hayatım vardı; artık her insanın yaptığı işleri rahatlıkla yapabiliyorum. Bu süreçte moral çok önemli,” şeklinde konuştu.
‘ORGANLARIN BAĞIŞLANMASI ÇOK ÖNEMLİ’
Operasyonu gerçekleştiren hastanenin Böbrek Nakli Bölüm Başkanı Uzm. Dr. Işık Hasan Özgü, “Tam 15 yıl önce bu programı başlattık. O dönemde Peker’in eşi kendisine böbreğini vermişti. Yaklaşık 10 yıl boyunca o böbrekle sağlıklı bir şekilde yaşadı. Daha sonra böbrek fonksiyonlarını kaybedince, yaklaşık 5 yıl önce bu sefer de kardeşinden böbrek nakli yaptık. 15 yıldır kendisi aramızda ve gayet sağlıklı bir şekilde hayatını sürdürüyor. Canlıdan yapılan böbrek nakillerinin sonuçları, çok daha iyi ve uzun ömürlü oluyor. Bir böbrek, ortalama 15-20 yıl kadar yaşayabiliyor ki bu oldukça başarılı bir süreç. Kadavradan yapılan nakillerde ortalama süre bu kadar yüksek değil. Burada hastanın uyumu, kontrollerine düzenli gelmesi, bir problem çıktığında sağlık kuruluşuna haberdar etmesi ve ilaçlarını düzenli kullanması çok büyük önem taşıyor. Kadavradan nakil konusunda pandeminin olumsuz etkileri oldu. Beyin ölümü gerçekleşmiş kişilerin ailelerinin, organları bağışlaması çok önemli. Sadece böbrek değil, karaciğer, kalp, akciğer gibi hayati organları da bağışlamalarını rica ediyorum. Herkesi bu konuda duyarlı olmaya çağırıyorum,” dedi.