Sevgililer Günü ve Kuyumculuk Sektörü
14 Şubat Sevgililer Günü, kuyumculuk ve mücevherat sektöründe yılın en yoğun ve heyecan verici dönemlerinden biri olarak dikkat çekiyor. Altın, pırlanta ve değerli taşlarla hazırlanan takılar, romantik hediye seçenekleri arasında en ön sırada yer alırken, bu dönemdeki satışlar da önemli oranda artış gösteriyor. Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Atayık, Sevgililer Günü’nün ve diğer özel günlerin kuyumculuk sektöründeki satışların zirveye ulaştığı zaman dilimleri olduğunu dile getirdi.
Son iki yıl içinde, bu tür özel günlerde satışların, geçmiş yıllara oranla ortalama yüzde 40 oranında geride kaldığını kaydeden Atayık, özellikle geçen yıl Sevgililer Günü haftasında işlerin hareketlendiğini ifade etti. “Geçmiş yıllarda birçok perakendeci meslektaşımız, Sevgililer Günü nedeniyle bir iki haftada gerçekleştiremedikleri satışları, son gün, hatta son saatlerde yapıyorlardı. Dükkanların kapatılmasına birkaç saat kala, mağaza önlerinde hediye almak için uzun kuyruklar oluşuyordu” şeklinde konuştu.
Bu yıl için de benzer bir durum beklediklerini vurgulayan Atayık, “Son iki üç haftada gerçekleşmeyen satışların bugün gerçekleşebileceği beklentisi içerisindeyiz” ifadesini kullandı. Ekonomik koşullar nedeniyle 2024’ün sektör için zorlu geçtiğini belirten Atayık, 2025’in ise uluslararası fuarların daha hareketli geçmesi dolayısıyla üretici firmalar ve ihracatçılar için olumlu bir başlangıç yapıldığını ifade etti. “Kota kalkmasa bile dünyayla aramızdaki ons makasının azalması dolayısıyla iç piyasada ve ihracatta bir hareketlilik gözleniyor. Umarız bu hareketlilik, nisan ayında gerçekleştirilecek İstanbul Mücevher Fuarı’na da yansıyarak tüm yıla yayılır. Sevgililer Günü satışları, yıllık performans grafiğine artı olarak yansıyacaktır” şeklinde sözlerini sürdürdü.
Üretim ve Perakende Trendleri
Atayık, kuyumculuk sektöründe son yıllarda üretim ve perakende tarafında ağırlıklı olarak 14 ayara yöneliş olduğunu belirtti. Kıymetli madenlerdeki artış eğilimi ve ekonomik koşullar, tüketicilerin takı tercihlerinde belirleyici rol oynuyor. Altın takı, mücevher ve gümüş takı kategorilerinde “çıtır” olarak adlandırılan hafif ve zarif modellerin tercih edildiğini dile getirdi.
- Anadolu’da gramajı düşük 22 ayar hediyelik takılara daha fazla yönelim var.
- Ekonomik koşullar nedeniyle 14 ayar ince ve “light takı”lar vitrinlerde öne çıkıyor.
Atayık, İKO olarak gerçekleştirdikleri denetimlerde, özellikle üretim ve perakende alanında 14 ayar takılara olan talebin arttığını vurguladı ve şu şekilde devam etti: “Altın takı grubunda hafif yüzük, kolye, bileklik, kelepçe ve daha az olmak üzere hafif setler talep görüyor. Pırlantalı ve renkli taşlı mücevherlerde ise en çok rağbet gören gruplar tektaşlar, suyolları, baget yüzükler, kolyeler ve küpeler.”
Minimalist ve Sade Tasarımlar Popülerleşiyor
Özellikle ince tektaş yüzükler, küçük ama etkileyici pırlanta küpeler ve zarif kolyeler günlük kullanım için sıklıkla tercih ediliyor. Mücevher grubunun klasikleşen modellerinden biri olan incili takılar da sevgiliye en çok hediye edilen seçenekler arasında yer alıyor. Bu yıl, özellikle şık ve zarif incili kolyelere, altınla kombinlenmiş incili tasmalara talep artmış durumda. Gümüş takı grubunda ise daha çok zincirli kolyeler ve bileklik modelleri ön plana çıkıyor.
Tüketici Alışkanlıkları ve Yatırım Tercihleri
Yüksek altın fiyatlarının, tüketicilerin satın alma alışkanlıklarını ve taleplerini etkilediğine değinen Atayık, yatırım amacıyla alışveriş yapanların sarrafiye ürünleri, gram altınları ve 22 ayar tel bilezikleri tercih ettiğini belirtti. Takı satın almak isteyen müşterilerin ise gramajı düşük, gösterişli ve hafif konseptli mücevherlere ilgi gösterdiğini, bu bağlamda özellikle 14 ayar takı grubuna talebin arttığını kaydetti.
Türk tüketicilerinin, yatırımda ve takı tercihinde her zaman altını birinci sıraya koyduğunu vurgulayan Atayık, altın takının son yıllarda pırlantalı mücevherler grubunun yükselişini takip ettiğini belirtti. Renkli taşlı ürünlerde ise safir, yakut, zümrüt gibi canlı tonlardaki taşların oldukça rağbet gördüğünü aktardı. Altın takı ve mücevherlerin, orta ve uzun vadede kullanıcısına her zaman kazandıracak önemli bir yatırım aracı olduğunu değerlendirdi.
“Değerli vatandaşlarımız, bildikleri, tanıdıkları ve güvenilir kuyumcu oda ve dernek üyeleri ile ticaret odası üyelerinden gönül rahatlığıyla alışveriş yapabilirler. Unutulmamalıdır ki aldıkları hediye, hem sevdiklerini mutlu edecek hem de fiyat artışı nedeniyle onlara ileride kazanç sağlayacaktır.”
Atayık, tüketicilerin satın aldıkları ürünlerle ilgili herhangi bir sorun veya soru işareti yaşadıklarında, İKO’nun Çemberlitaş’taki merkez binası ve Kuyumcukent ofisine giderek Türkiye Gemoloji Laboratuvarı (GLT) ve İKO Ayarevi’nde kontrollerini yaptırabileceklerini ve uluslararası geçerlilikte sertifikalandırabileceklerini de belirtti. Sektörün iç piyasa ve ihracata yönelik iki önemli talebinin bulunduğunu dile getiren Atayık, bunlardan birinin altındaki kotanın kaldırılması, diğerinin ise uzun süredir bekledikleri “Altın Muhasebesi”ne geçiş olduğunu sözlerine ekledi.
