Küresel Ekonomik Durum ve Türkiye Beklentileri
Birleşmiş Milletler, Dünya Ekonomik Durumu ve Beklentiler (WESP) 2025 raporunu kamuoyuna duyurdu. Bu kapsamlı rapor, hem küresel ekonomiye hem de Türkiye ekonomisine dair önemli tahminler ve analizler içermektedir. Türkiye ekonomisinin 2024 yılında %3 oranında büyümesi beklenirken, 2025’te bu büyümenin %3,1’e, 2026’da ise %3,5’e yükselebileceği öngörülmektedir. Raporda ayrıca, Türkiye’de enflasyonun 2025 yılında %43,9’a, 2026’da ise %21,6’ya gerileyeceği tahmin edilmektedir. Bu düşüşle birlikte, 2025 yılında para politikasında bir miktar gevşeme yaşanması muhtemel görülmektedir.
Raporda, Türkiye hükümetinin enflasyonu kontrol altına almak amacıyla uyguladığı mali konsolidasyon tedbirlerinin, bu yıl mali açığı daraltarak enflasyonist baskıları azaltması beklenmektedir.
Küresel Ekonomik Beklentiler
Küresel ekonomik büyümenin 2024 yılı itibarıyla %2,8 seviyesinde sabit kalacağı, 2026’da ise %2,9’a yükselebileceği öngörülmektedir. Raporda, küresel ekonominin bir dizi şoka karşı direnç gösterdiği ancak büyümenin, zayıf yatırım, durgun verimlilik artışı ve yüksek borç seviyeleri gibi faktörlerle sınırlı kaldığı vurgulanmaktadır. Ayrıca, küresel büyümenin, salgın öncesi ortalama %3,2 seviyesinin altında kaldığı belirtilmektedir.
Düşük enflasyon ve birçok ülkede devam eden parasal genişlemenin, küresel ekonomik faaliyetlere mütevazı bir destek sağlayabileceği ifade edilmiştir. Ancak, jeopolitik çatışmalar, artan ticari gerilimler ve dünya genelinde yükselen borçlanma maliyetlerinden kaynaklanan risklerin hâlâ yüksek olduğu uyarısında bulunulmuştur.
- ABD’de 2024 yılı için %2,8 olarak tahmin edilen ekonomik büyümenin, iş gücü piyasasındaki yumuşama ve tüketici harcamalarındaki yavaşlama nedeniyle bu yıl %1,9’a düşmesi beklenmektedir.
- Avrupa Birliği’nde ise büyümenin, geçen yıl %0,9 seviyesinden 2025’te %1,3’e çıkacağı öngörülmektedir.
- Çin’de bu yıl %4,8, Hindistan’da %6,6, Fransa’da %0,8, Almanya’da %0,3 ve Birleşik Krallık’ta %1,2 büyüme beklenmektedir.
Parasal Genişlemenin Süreceği Öngörüsü
Küresel ticaretin 2025 yılında %3,2 oranında büyümesi beklenirken, ticari gerilimler, korumacı politikalar ve jeopolitik belirsizliklerin görünüm açısından risk oluşturduğu ifade edilmektedir. Raporda, 2024 yılında %4 olan küresel enflasyonun, 2025’te %3,4’e gerilemesi beklenmekte, enflasyonist baskıların azalmaya devam etmesi nedeniyle başlıca merkez bankalarının bu yıl faiz oranlarını daha da düşürmesi öngörülmektedir.
Küresel enflasyondaki gevşemeye rağmen, gıda enflasyonunun yüksek seyrini sürdürdüğü vurgulanmaktadır. Gelişmekte olan ülkelerin neredeyse yarısının 2024 yılında %5’in üzerinde gıda enflasyonu oranına sahip olacağı ifade edilmektedir. Bu durum, aşırı hava olayları, çatışmalar ve ekonomik istikrarsızlıkla karşı karşıya olan düşük gelirli ülkelerde gıda güvensizliğini derinleştirmektedir. Devam eden gıda enflasyonunun, yavaş ekonomik büyümeyle birleştiğinde milyonlarca insanı daha fazla yoksulluğa itebileceği uyarısında bulunulmaktadır.
Raporda, borç, eşitsizlik ve iklim değişikliği krizlerini ele almak için çok taraflı eylem çağrısı yapılmakta; “Küresel büyümeyi yeniden canlandırmak ya da artan eşitsizlikleri gidermek için parasal genişleme tek başına yeterli olmayacaktır. Hükümetler aşırı kısıtlayıcı mali politikalardan kaçınmalı ve bunun yerine temiz enerji, altyapı, sağlık ve eğitim gibi kritik sosyal sektörlere yönelik yatırımları harekete geçirmeye odaklanmalıdır.” ifadesi yer almaktadır.