Yaz Saati Uygulaması: Gözden Kaçan Olumsuz Yüzleri!

featured

Yaz Saati Uygulaması ve Sağlık Üzerindeki Etkileri

Dünya genelinde pek çok ülke tarafından uygulanan yaz saati uygulaması, gün ışığından daha fazla faydalanmak isteyen bireyler için büyük önem taşıyor. Ancak Türkiye’de bu uygulamanın sona ermesi, tartışmalara yol açarken, bazı bilim insanları bu durumun sağlık üzerindeki olumsuz etkileri konusunda endişe taşıyor.

Yaz Saati Uygulaması (DST), ilk olarak 1916 yılında, yaz aylarında gün ışığını en verimli şekilde kullanarak işgücü verimliliğini artırmak amacıyla hayata geçirilmişti. Bu uygulama, her yıl Mart ayının son Pazar günü saatlerin bir saat ileri alınması ve Ekim ayının son Pazar günü saatlerin bir saat geri alınmasıyla sürdürülüyor. Ancak, bu saat değişikliklerinin sağlık üzerindeki etkileri giderek daha fazla tartışma konusu olmaya başladı.

Yaz Saati Uygulamasının Olumsuz Etkileri

İngiliz Uyku Derneği uzmanları, yaz saati uygulamasının yılda iki kez yapılan saat değişikliklerinin, uyku düzenini bozduğuna ve bunun da çeşitli sağlık sorunlarına yol açabileceğine dikkat çekiyor. Bu uzmanlar, kalıcı Standart Saatin (Greenwich Ortalama Saati) geri getirilmesini talep ediyor. Uzmanlar, saatlerin ileri alınmasının bir saatlik uyku kaybına yol açtığını ve bunun tüm nüfusun normalden daha yorgun hissetmesine neden olabileceğini belirtiyorlar.

Uyku Kaybı ve Sağlık Sorunları

Yapılan bazı araştırmalar, yaz saati uygulamasına geçişin ardından ölümcül trafik kazası riskinin yaklaşık yüzde altı oranında arttığını ortaya koyuyor. Ayrıca, saat değişikliğinden sonraki günlerde kardiyovasküler olaylar, intihar davranışları ve genel ölüm oranlarında artışlar gözlemleniyor. Vücudumuz, biyolojik saatimizi doğal 24 saatlik güneş döngüsüyle uyumlu şekilde tutmak için sabahın ilk ışıklarına bağımlıdır. Ancak, güneş ile vücudumuz arasındaki bu uyumsuzluğun ciddi uzun vadeli sağlık etkileri olabileceği konusunda giderek artan kanıtlar mevcut.

  • Batıda yaşayan bireylerde, güneş saati ile biyolojik saatler arasındaki uyumsuzluk nedeniyle lösemi, mide kanseri, akciğer kanseri ve meme kanseri riskinin arttığı gösteriliyor.
  • Bu uyumsuzluğun, saatlerin ileri alınmasıyla yaşanan duruma benzer olduğu iddiaları bilim insanları tarafından dile getiriliyor.

Zorla Yapılan Değişiklikler

British Sleep Society, uykunun sağlık ve refah için kritik bir öneme sahip olduğunu vurgularken, zorla yapılan değişikliklerin bu düzeni bozabileceğini belirtiyor. Araştırmalar, saat değişikliklerinin yapıldığı zaman dilimlerinde, bireylerin daha az veya daha fazla uyumaya zorlandığını ve özellikle sonbahar değişiminde insanların karanlıkta işe veya okula gitmek zorunda kaldıklarını gözler önüne seriyor.

Dernek, sabah saatlerindeki doğal gün ışığının, vücut saatlerimizin gündüz ve geceyle uyumlu olmasını sağlamak için hayati bir önemi olduğunu savunuyor. Araştırmacılar, sabah ışığının vücudumuz için kritik bir rol oynadığını ve hem ideal uyku düzeni hem de genel sağlık için büyük bir öneme sahip olduğunu vurguluyor. Bu nedenle, gün ışığından faydalanma saatleri yerine, genel olarak Standart Saatin kullanılmasını öneriyorlar. İngiliz Uyku Derneği bu tavsiyeyi, Uyku Araştırmaları Dergisi’nde yayımlayarak kamuoyuna duyurdu.

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsiniz

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırmayın ve ücretsiz e-posta aboneliğinizi hemen başlatın.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Haber Dönüşüm ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin