ABD’nin önde gelen gazetelerinden Wall Street Journal’ın bugünkü özel haberine göre, Washington-Pekin arasındaki rekabet füzyon teknolojisi alanında da hız kazanıyor. ABD’li yetkililer ve bilim insanları, Çin’in füzyon teknolojisi çalışmalarında liderliği ele geçirme potansiyelinden endişe duyuyorlar.
Çin, doğusundaki Hefei kentinde devasa bir füzyon teknolojisi araştırma merkezini tamamlamak üzere ve ülkenin önde gelen sanayi şirketleriyle ulusal bir füzyon konsorsiyumu başlatarak ABD’den daha fazla yatırım yapıyor. ABD Enerji Bakanlığı’na bağlı Füzyon Enerjisi Bilimleri departmanının başkanı JP Allain, Çin’in yılda 1,5 milyar dolarlık bütçe ayırmasının ABD federal bütçesinin yarısı kadar olduğunu belirtiyor. Bu durum, ABD’nin uzun vadeli planlarını olumsuz etkileyebilir.
Çin’deki füzyon teknolojisi alanında doktora yapmış bilim insanı sayısının ABD’den 10 kat fazla olduğu biliniyor. Bazı bilim insanlarına göre, Çin 3-4 yıl içinde ABD ve Avrupa’nın füzyon kabiliyetlerini geride bırakabilir. Bu hızlı ilerleme, ABD’li uzmanları endişelendiriyor.
- Çin’in füzyon alanındaki atılımları, uzun yıllardır bu alanda faaliyet göstermeyen bir ülkenin nasıl dünya standartlarında bir program ve laboratuvar oluşturabileceğini gösteriyor.
- Füzyon enerjisi, atom çekirdeklerinin birleşerek enerji ürettiği bir süreci ifade eder. Bu süreç, temiz ve sınırsız enerji sağlama potansiyeline sahiptir.
- Fransa’daki ITER projesi, 35 ülkenin katılımıyla yürütülmekte olup füzyon enerjisinin ticari kullanıma sunulması için çalışmalar sürdürülmektedir.
ABD’deki füzyon çalışmalarını yürüten Lawrence Livermore Ulusal Laboratuvarı, 2022’de füzyon deneyinde net enerji kazanımı elde ettiğini duyurmuştu. Ancak füzyon enerjisinin ticari kullanıma sunulmasının uzun yıllar sürebileceği tahmin ediliyor.
Fransa’daki WEST reaktörü, 50 milyon derece sıcaklıkta plazmayı 6 dakika boyunca tutarak önemli bir başarı elde etti. Bu gelişme, füzyon alanında temiz ve sınırsız enerji sağlama hedefine doğru atılmış önemli bir adım olarak kabul ediliyor.
