Türk okçuluğunun uluslararası alandaki tarihi başarılarının arkasında önemli bir isim olan Okçuluk Milli Takımlar Teknik Direktörü Yusuf Göktuğ Ergin, “Milli takımda bizim için en önemli faktör, yetenekten çok sporcuların öz disiplinleri ve çalışmalarının kalitesidir.” ifadelerini kullandı.
Tokyo 2020 Olimpiyat Oyunları’nda Mete Gazoz’un kazandığı altın madalya, Paris 2024’te Klasik Yay Erkek Milli Takımı’nın bronz madalya kazanmasında kritik rol oynayan Ergin, Anadolu Ajansı (AA) muhabirine özel açıklamalarda bulundu. Milli sporcuların keşfi ve yetiştirilmesi sürecinde aktif bir şekilde yer alan Ergin, “Yetenek, sizi birçok insanın önüne çıkarabilir. Ancak büyük bir sporcu veya elit sporcu olabilmek sadece yetenekle mümkün değildir. Milli takımda bizim için en önemli faktör; yetenekten ziyade sporcuların öz disiplinleri ve sıkı çalışmalarıdır.” dedi.
Ergin, “Dünyanın hangi sporuna bakarsanız bakın, şampiyonların arkasında hep çok sıkı bir çalışma göreceksiniz. Yarışmalar, antrenmanlarda kazanılır. Eğer antrenmanda gerekenleri yapmazsanız, yarışmada mucize beklemek, pek de gerçekçi olmaz.” şeklinde konuştu.
“Sporcuya Kızmanın Anlamı Yok”
Sporcularla aralarındaki bağı bir aile ilişkisi gibi tanımlayan Ergin, “Sporcularla yılın büyük bölümünü birlikte geçiriyoruz. Bu kadar uzun süre bir arada olunca, aradaki mesafeyi doğru ayarlamak zor olabiliyor. Gerçekten büyük bir sosyal topluluk oluşturuyoruz. Birlikte yaşadıklarımız, bizi birbirimize daha da yakınlaştırıyor.” dedi.
Sporcuların motivasyonunu artırmak için bazen sert davranışların gerekebileceğini belirten Ergin, “Sporculara genelde fazla kızmam. Problemler ortaya çıktığında, sporcuya kızmanın bir manası yok. Önemli olan, problemi ortadan kaldırmaktır. Ancak birileri bu problemi sürdürmekte ısrarcı olursa, o zaman Göktuğ Ergin’in farklı bir versiyonu ile yüz yüze gelmek zorunda kalabilirler.” diye ekledi.
“Bütün sporcularım benim için değerlidir. Birlikte hem ağladığımız hem de güldüğümüz çok anılarımız var. Hayatını okçuluğa adayacak bir insan bulmak hiç de kolay değil. Bu gençler, bunu başardı ve ülkemize büyük hizmetlerde bulundular.” şeklinde duygularını dile getirdi.
“İki Olimpiyat boyunca Madalya Kaçırdık”
Göktuğ Ergin, okçuluk adına kurdukları hayalleri gerçekleştirdiklerini, ancak yeni hedeflere de sahip olduklarını vurguladı. “Bundan sonraki hedefimiz, Los Angeles 2028’de daha kalabalık bir takımla orada olmak. İki olimpiyat boyunca karışık takımda madalyayı kaçırdık. Öncelikli amacımız, karışık takımda madalya kazanmak ve bir kadın sporcumuzun da madalya elde etmesini sağlamak.” dedi.
Kadın takımına dair umutlu olduklarını dile getiren Ergin, “Bundan sonraki süreçte de başarılı olacağımıza inanıyorum.” şeklinde konuştu.
“Mete İçin Büyük Beklentiler Mevcuttu”
Mete Gazoz’un bireysel olarak Paris 2024’te madalya kazanamamasını değerlendiren Ergin, “Mete, Tokyo 2020’nin şampiyonu. Amacımız, onun Paris 2024’te de şampiyon olmasıydı. Bu konuda çok büyük bir beklenti var ve bu beklenti, alınan başarılarla şekillendi. Asıl başarı, başarabileceğinize dair inanç oluşturmaktır.” dedi.
“Okçuluk, birçok anlık detaylara bağlı bir spor dalı. Mete’nin maçını o günden beri sürekli, ‘Orada ne yapsaydık kazanabilirdik?’ diye zihnimde canlandırıyorum. Her olimpiyat, kendi özelinde değerlendirilmelidir. Los Angeles öncesi bize ciddi bir ev ödevi oldu. Daha iyi analizler yaparak hazırlanacağız. Yine de olimpiyat oyunlarında çeyrek finale kalan bir sporcuyu başarısız sayamayız. Paris’te yarışan her sporcumla gurur duyuyorum. Türkiye’de okçuluk, ciddi anlamda ilgi gördü ve bu da bizi oldukça mutlu etti.” diyerek sözlerini tamamladı.
