Antalyaspor’un Teknik Direktörü Alex de Souza’dan Açıklamalar
Süper Lig ekiplerinden Antalyaspor’un genç teknik direktörü Alex de Souza, takımın mevcut durumu ve gelecek hedefleri hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Alex, takımın atmosferini ve profilini geliştirmek için yeni oyunculara ihtiyaç duyduklarını vurgulayarak, “Defans, forvet ve kanatlarda eksiğimiz var.” ifadesini kullandı.
Atilla Vehbi Konuk Tesisleri’nde düzenlediği basın toplantısında, pozitif bir kamp dönemi geçirdiklerini belirten Alex, “Hala eksiğimiz var. Yönetimle sürekli iletişim halindeyiz.” dedi. Takımın daha dengeli bir oyun sistemi oluşturma hedefinde olduklarına dikkat çeken Alex, “Top ayağımızda olduğunda kalitemizi kullanmak isteyeceğiz. Kaybettiğimizde de topa sahip olmayı hedefliyoruz. Dengeli ama görsel bir oyun ortaya koymak için çalışıyoruz.” şeklinde konuştu.
Geçen sezonun performansını iyileştirmek istediklerini ifade eden Alex, “Hedefimiz, geçen yıldan daha iyi bir performans sergilemek. Her şey yolunda giderse, daha yukarılara bakmaya başlayabiliriz. Ancak gerçeklikleri de dikkate almalıyız. Geçen yıldan daha az gol yemek ve daha fazla gol atmak istiyoruz. Hafta hafta ilerleyerek, Antalyaspor’u daha iyi bir konuma getirme hedefindeyiz.” dedi.
Arda Güler Üzerine Değerlendirmeler
Galatasaray Teknik Direktörü Okan Buruk’un başarılarına da değinen Alex, “Mourinho ile ilgili söylenecek çok fazla şey yok. Onlara karşı oynamaktan zevk alacağım. Elimizden gelenin en iyisini yapacağız. Rekabetçi bir takımla karşılarına çıkacağız.” değerlendirmesinde bulundu.
Milli futbolcu Arda Güler’in kendisiyle karşılaştırılmasını haksız bir durum olarak değerlendiren Alex, “Haksız bir karşılaştırma olur. Futbolu bitirdim, kariyerimi sonlandırdım. O ise kariyerinin başında ve çok iyi bir takımda. Arda Güler’in önünde çok büyük bir gelecek var. Umarım başarılarının üzerine katarak ilerler. Onunla sık sık konuşuyorum, en iyisine sahip olmasını diliyorum ve tavsiyelerde bulunuyorum.” dedi.
Hagi ile Kendi Karşılaştırmaları
Bir gazetecinin, Türk futbolundaki en meşhur sorulardan birinin “Hagi mi, Alex mi?” olduğunu hatırlatması üzerine Alex, “Elimize mikrofonu alıp sorsak, bazıları ‘Alex’, bazıları da ‘Hagi’ diyecektir. Futbol böyle bir şey. 1994 yılında Hagi, Romanya’nın 10 numara pozisyonunda oynarken ben 16 yaşında bir çocuktum. Onu izlemekten büyük keyif aldım. Kendimi ona karşı rakip olarak görmedim.” dedi.
Karşılaştırmalardan kaçındığını vurgulayan Alex, “Bugün futbolda bazıları maviden, bazıları kırmızıdan hoşlanıyor olabilir. Futbol bu şekilde bir çeşitlilik kazanıyor. Herkesin farklı düşüncesine saygı duymak lazım. Hagi ile kendimi karşılaştırmaktan kaçınıyorum. Messi ve Ronaldo karşılaştırmaları da sıkça yapılıyor. Bireysel düşüncelere saygı duymak önemli.” ifadelerini kullandı.
Türkiye’de çalıştığı dönemde yaşadığı deneyimlerden bahseden Alex, “Daum, Zico, Aragones ve Aykut Kocaman ile çalıştım. Hepsinin örnek aldığım yanları var ama sonuç olarak kendi yolumu çiziyor ve ilerliyorum. Farklı teknik adamlardan farklı şeyler öğrenme fırsatım oldu.” dedi.
Kulüpte antrenman formalarının üzerinde isminin yerine “DMAF” yazılı olduğunu kaydeden Alex, “Bu, eşim ve çocuklarımın baş harfleri. Onlar yanımda olmadıkları için baş harflerini Antalyaspor’un isminin yanında kullanmayı tercih ediyorum.” şeklinde konuştu.
Türkiye’ye 12 yıl aradan sonra döndüğünü anımsatan Alex, “Türkiye’de hayat pahalılığı var ama bu, tüm dünyanın bir gerçeği. Dünyada her şey her geçen gün pahalılaşıyor. Futbol sektörü de bundan etkileniyor. Her şey daha pahalı hale geliyor.” yorumunu yaptı.
