CHP Genel Başkanı Özgür Özel Eğitim Sendikaları ile Bir Araya Geldi
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, eğitim sendikalarının temsilcileriyle CHP Genel Merkezi’nde önemli bir toplantı gerçekleştirdi. Eğitim alanındaki sorunların ele alınacağı bu toplantıya toplamda 35 eğitim sendikası davet edildi. Katılımcılar arasında Tüm Öğretmenler Sendikası (TÖS), Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen), Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası (Eğitim-İş), Özel Okul Öğretmenleri Sendikası, Anadolu Eğitim Sendikası, Tüm Eğitim Çalışanları Sendikası (TEÇ-SEN), Mesleki ve Teknik Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmet Kolu Kamu Görevlileri Sendikası (METESEN), Eğitim ve Bilim Gücü Dayanışma Sendikası (Eğitim Gücü Sen), Şehit Yakınları, Gazi ve Gazi Yakınları Eğitim-Öğretim ve Bilim Hizmetleri Çalışanları Birlik Sendikası (Şehit Gazi Eğitim Birlik-Sen), Tüm Kamu Çalışanları Eğitim Sendikası (TÜM KAMU-SEN Eğitim), Eğitimciler Derneği (EĞİT-DER) ve Emekli Öğretmenler Derneği yer aldı.
Toplantının koordinasyonunu CHP Genel Başkan Yardımcıları Suat Özçağdaş ve Gamze Taşçıer, CHP PM Üyesi Prof. Dr. Armağan Erdoğan ve CHP Isparta Milletvekili Hikmet Yalım Halıcı üstlendi. Basına kapalı olarak gerçekleştirilen bu toplantı öncesinde CHP Genel Başkanı Özgür Özel, eğitim alanındaki endişe verici gelişmeleri değerlendireceklerini dile getirdi. Özel, “Ekim ayında eğitim gündeminde ortak yol haritamızı belirlemek üzere bu toplantıyı düzenledik. Her bir sendikamızdan gelen görüşler ve bilgi notları son derece değerlidir. Bizlere iletilen endişeleri dinlemek ve yaz planlarımız hakkında bilgilendirme yapmak amacıyla buradayız” ifadelerini kullandı.
Özgür Özel, “Bir öğretmenin evladı olarak sizlerle burada olmaktan büyük bir memnuniyet duyuyorum” diyerek toplantının önemine vurgu yaptı. “Suat Özçağdaş yönetiminde gerçekleştirdiğimiz Eğitim Maratonu’nun çıktısını da değerlendirmek istiyoruz. Eğitim konusunu bir bütün olarak ele alıyoruz. Gelecek seçimlerde iktidar partisi olmayı ve Milli Eğitim Bakanlığı’nı nasıl yöneteceğimizi belirlemek istiyoruz. İktidar olduğumuzda yapacaklarımızı netleştirmek istiyoruz” dedi.
“AKP, MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI’NIN POLİTİKALARINDA PARTİ POLİTİKALARI GÖZETİYOR”
Özel, “Biz CHP olarak müfredat yapmayı Anayasa yapmak kadar önemli görüyoruz” diyerek şunları ekledi: “Müfredat, ulusal bir meseledir. Giderek yıpranan değil, güçlenen metinlerin oluşturulması gerekmektedir. Buradaki temel hedef, kendine göre bir nesil yetiştirmek olduğunda sıkıntılar yaşanmaktadır. AKP’nin en çok değiştirdiği bakanlıkların başında Milli Eğitim Bakanlığı ve Kültür Bakanlığı gelmektedir. Her yeni bakan bir şeyler değiştiriyor. Milli Eğitim Bakanlığı’nın politikaları oluşturulurken Adalet ve Kalkınma Partisi’nin politikaları göz önünde bulunduruluyor. Yarın Eğitim Maratonu çerçevesinde ilk resmi çalıştay Hatay’da, deprem bölgesinde gerçekleştirilecektir. Eğitim konusunu Anadolu ve Trakya’da yaz boyunca gündemde tutmayı planlıyoruz.”
“CUMHURİYET TARİHİNDE BİR MİLYON GENCE KURMUŞ OLDUĞU EN BÜYÜK KUMPASTIR”
Öğretmenlik Mesleği Kanun Teklifi üzerine de değerlendirmelerde bulunan Özel, “Bu teklif birden Meclis gündemine alındı. Yeterince tartışılmadan dayatmacı bir anlayışla geçirilmek istendi. Ancak Meclis, sivil toplum kuruluşları ve halktan gelen tepkiler üzerine görüşmeler ekim ayına ertelendi. Bunu önemli bir başarı olarak değerlendiriyoruz. Bizlere ve sizlere düşen sorumluluk, bu teklifi Milli Eğitim Bakanı’nın kişisel hırslarına kurban etmemektir. İktidar partisi, atanmayan öğretmenlere ‘atanamayan öğretmenler’ diyerek suçu öğretmenlere yüklemektedir. Erdoğan, mezun edip atamadığı öğretmenleri, eğer bu yasa geçerse, 1 milyon öğretmeni ‘kusurlu’ hale getirecek ve diplomalarını çalacak. ‘Evet, eğitim fakültelerine girdiniz, lisede çalıştınız, sınava girdiniz, kazandınız, diploma verdik, öğretmen unvanı aldınız. Ama bu yasa çıkınca hepinizi ‘öğretmen adayı’ statüsüne alacağım ve içinizden bazılarını Milli Eğitim Akademisi’nde 2 yıl eğitmek suretiyle atayacağım’ diyerek bu durumu daha da karmaşık hale getiriyor. Eğitim fakültelerini kapatsak ve formasyon almayla öğretmenliğe geçişleri durdursak, bu hesabı uygulasak 1 milyon atanmayan öğretmenin hepsinin bu imkana kavuşması için 48 yıla ihtiyaç var. Bu, Cumhuriyet tarihinde 1 milyon gence kurulan en büyük kumpastır. Bu durum yankesicilik, diploma hırsızlığıdır ve devlet tarafından kazanılmış hakkın elden alınmasıdır” dedi.
“ÖĞRETMENLERİN YÜZDE 91’İ MAAŞLARIYLA GEÇİNEMİYOR”
Özel, öğretmenlerin ekonomik durumuna dikkat çekerek, “Öğretmenleri istihdam üzerinden kategorize eden anlayış, öğretmenliğin ruhuna da saldırıyor. Öğretmenler odasında ücretli, sözleşmeli gibi kategorilere ayrılmış şekilde oturtuluyor. Bugün özel okullardaki genel maaş asgari ücreti geçmiyor. Taban maaş uygulamasına derhal geri dönülmelidir. Öğretmenlerin yüzde 91’i maaşlarıyla geçinmekte zorlanıyor. İki öğretmenden biri, başka bir iş bulursa mesleği bırakma noktasına gelmiştir. Öğretmenlerin ekonomik durumları konuşulurken, öğrencilerin ailelerinin ekonomik durumunun da ülkeyi ne hale getirdiğini sorgulamak gerekiyor. Artık eğitim, Türkiye’de sınıfsal bir sorun haline gelmiştir. Devlet okullarındaki eğitime olan güven azalmakta, özel okulların ücretleri ise oldukça yüksek. Nitelikli, bilimsel eğitim, sadece durumu iyi olan ailelerin erişebileceği bir hale gelmiştir.”
“AK PARTİ’NİN EN YÜKSEK OY ALDIĞI YERLERDE DE AİLELER ÇOCUKLARININ EĞİTİMİNDEN MEMNUN DEĞİL”
Özel, CHP’nin eğitim alanındaki hedeflerine ve iddialarına dair önemli açıklamalarda bulundu. “Değişim Kurultayı’nın ardından Program Kurultayı’nın ilk 3 gününde, CHP’nin programının bir iktidar programı olarak sizlerle ve toplumun tüm bileşenleriyle çalışıp somut ve son haline getireceğiz. Bu programın en önemli bölümlerinden biri eğitim alanıdır. Burada, öğretmenlerin örgütlülüğünün önündeki engellerin kaldırılmasından, rektör seçimlerinin nasıl yapılacağına kadar pek çok konuyu ele alacağız. Son anketlerde, AK Parti’nin en yüksek oy aldığı yerlerde bile ailelerin, çocuklarının aldığı eğitimden memnuniyet oranı sadece yüzde 19. Biz, CHP iktidarında pek çok yetkinliğin yanında en az bir yabancı dilin konuşulabildiği ve yazılabildiği lise öğrencileri hedefliyoruz.”