Tuzak: M. Night Shyamalan’ın Psikolojik Gerilim Filmi

featured

Tuzak: M. Night Shyamalan’ın Gerilim Dolu Yolculuğu

Tuzak: M. Night Shyamalan'ın Gerilim Dolu Yolculuğu

Sürprizli ve beklenmedik sonların usta yönetmeni M. Night Shyamalan, psikolojik gerilim türündeki son eseri “Tuzak” ile izleyicilerin karşısına çıkıyor. Bu filmde, baba-kız ilişkisini merkezine alarak büyük bir konser salonunda, bir gün içerisinde gelişen gerilim dolu olayları ustalıkla işliyor. Pop müziğin parlayan yıldızı Lady Raven’ın hayranı olan genç Riley, itfaiyeci babası Cooper ile birlikte bu büyük konseri izlemeye gider. Ancak, konser alanındaki aşırı güvenlik önlemleri ve polis varlığı, Cooper’ın dikkatini çeker.

Koşturmacalı bir günün ortasında, tesadüfen tanıştıkları tişört satıcısı Jeremie’den, bu konserin aslında seri katil Kasap’ı yakalamak için bir tuzak olduğunu öğrenen Cooper, içten içe paniklese de bu durumu dışarıya yansıtmamaya çalışır. Zira, Cooper’ın kendisi tam da bu katilin ta kendisidir ve binadan kaçmanın yollarını aramaktadır. Filmin başında, yönetmen izleyicilere bu korkutucu katilin, kurbanlarını nasıl dilimlediğini açıkça gösterir. Konsere katılan 20.642 kişi arasında, FBI’ın profilini oluşturduğu erkekler birer birer kontrol edilmektedir. Cooper, kurtuluş planlarını devreye sokarak ortamda karmaşa yaratmaya başlar ve dikkatleri başka yönlere çekmek için elinden geleni yapar.

M. Night Shyamalan, “Klişeleri değiştirmeyi seviyorum. Her zaman taze, yeni anlatımlar sunmayı hedefliyorum. Gerilim türüne özgün bir bakış açısı ekleyerek izleyicinin beklentilerini sarsıyorum.” diyerek, sinema dünyasında kendine has bir yer edinmiştir. Yönetmenin benzersiz vizyonu, devam filmleri ve süper kahramanlarla dolu sinema endüstrisinin baskısına karşı koyduğu tek silahıdır. Onun son dokuz yıldır filmlerinin yapımcılığını üstlenen sinemacı, özgün yaratıcılığı ve sınırsız hayal gücü ile Hollywood’un dışındaki özgün projelere imza atmaktadır.

Alfred Hitchcock’a Saygı

Gerilimin ustası Alfred Hitchcock’a olan saygısını her filminde hissettiren Shyamalan, kendisi gibi kısa bir rolde de izleyiciyle buluşuyor. Özgün senaryosunu, Super Bowl bileti kazanmak için düzenlenen yerel bir rugby maçında 1985’te Washington polisi tarafından tutuklanan 101 kanun kaçağının hikayesinden esinlenerek yazmıştır. Shyamalan, tüm konseri baştan sona çekerek film içinde adeta ayrı bir film yönetiyor.

2000’lerin parlayan yıldızlarından Josh Hartnett, konfor alanını terk ederek bu filmde bir seri katil rolünde karşımıza çıkıyor. Shyamalan’ın desteğiyle unutulmaz bir performansa imza atıyor. Oyuncu John Mills’in kızı olan Hayley Mills, profil uzmanı rolüyle dikkatleri üzerine çekerken; konser çekimleri, paralel kurgu ve giderek artan gerilimle birlikte Shyamalan’ın anlatımına derinlik katıyor. Lady Raven rolündeki yönetmenin kızı Saleka, film için 15 özgün şarkı yazıp besteleyerek projeye katkıda bulunuyor. Shyamalan’ın yönettiği, senaryosunu yazdığı ve yapımcılığını üstlendiği, Josh Hartnett, Ariel Donaghue, Saleka Shyamalan, Hayley Mills ve Allison Pill’in oyuncu kadrosunda yer aldığı psikolojik gerilim “Tuzak”, sinemaseverlerle buluşuyor. Final jeneriğini sonuna dek izlemeyi unutmayın!

İnsan İlişkisi Değerlidir

Senarist-yönetmen Christy Hall, “Cosmopolis” (David Cronenberg), “Locke” (Steven Knight), “Tehran Taxi” (Cafer Panahi) ve “Ten” (Abbas Kiarostami) gibi araba içinde geçen filmlere yeni bir soluk getiriyor. İlk uzun metrajı “New York’ta Bir Gece” (Daddio) ile izleyicilerin karşısına çıkıyor. Hikaye, John F. Kennedy Havalimanı’ndan Manhattan’a gitmek isteyen genç bir kadının taksici Clark’ın arabasına binmesiyle başlıyor. Farklı kuşaklardan, yaşam deneyimlerinden ve sosyal sınıflardan gelen bu iki insan, trafikte sıkıştıkça sohbet etmeye başlarlar ve yaşamın derinliklerine dair birçok konuyu tartışmaya başlarlar.

Johnson ve Penn Kadroda

Genç kadın, çekici ve profesyonel bir New Yorklu olarak karşımıza çıkarken; zamanla Oklahomalı bir babaya duyduğu özlemi ve babası yaşındaki evli bir adamla gizli bir ilişkisi olduğunu öğreniriz. Clark, iyi niyetli ve teknolojiye ayak uydurmaya çalışan bir adamdır; 20 yıllık taksicilik deneyimi, onu insanları anlama konusunda bir usta yapmıştır. Filmin orijinal adı “Daddio” yani “babacık” anlamına gelir; kadın, sürekli baba sevgisi ve şefkatini ararken, Clark’ın babasıyla hiç tanışmamış olması, derin bir duygusal bağ oluşturur. Yol boyunca, Clark ve kadın, terapi seansı gibi birbirlerine içlerini dökerler. Neonlarla kaplı New York manzarasını yansıtan Phedon Papamichael’in görüntüleri ve Dickon Hinchliffe’in müziği, gece atmosferini güçlendirerek izleyiciye etkileyici bir deneyim sunar. Dakota Johnson ile Sean Penn’in başrollerini paylaştığı ve Johnson’ın yapımcılığını üstlendiği bu dram, çağımızın en büyük sorunlarından biri olan insan ilişkilerinin ne denli azaldığını gözler önüne seriyor.

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsiniz

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırmayın ve ücretsiz e-posta aboneliğinizi hemen başlatın.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Haber Dönüşüm ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin