Paratiroid Bezleri: Kemik Erimesi ve Yüksek Tansiyonun Gizli Sebebi

featured

Paratiroid Bezleri ve Hastalıkları Üzerine Bilgiler

Hastaneden yapılan açıklamada, uzman doktor Aydın, paratiroid bezlerinin hastalık belirtileri ve operasyon süreçleri hakkında detaylı değerlendirmelerde bulundu. Paratiroid bezleri, boynun ön bölgesinde, tiroid bezlerinin hemen yanında yer almakta olup, toplamda 4 adet küçük bezden oluşmaktadır. Her bir paratiroid bezi, yaklaşık olarak nohut tanesi büyüklüğündedir.

Aydın, bu bezlerin ürettiği hormonların kemiklere, böbreklere ve dolaylı olarak bağırsaklara etki ederek vücudun kalsiyum ve fosfor dengesini düzenlediğini belirtti. Ancak, paratiroid bezlerinden birinde meydana gelebilecek herhangi bir büyüme ya da aşırı çalışma durumu, vücutta aşırı kalsiyum birikimine yol açabilir. Aşırı kalsiyum birikimi, böbrek taşlarının oluşumuna, kemiklerde erimeye, mide ve bağırsak sisteminde ağrılara ve yüksek tansiyon gibi sağlık sorunlarına neden olabilir.

Aydın, özellikle sık böbrek taşı düşüren hastaların kalsiyum seviyelerinin paratiroid bezinden kaynaklanan bir adenom açısından ayrıntılı bir şekilde değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Kandaki kalsiyum ve parathormon seviyelerine bakılarak paratiroid bezlerinin değerlendirilmesi yapılmaktadır. Paratiroid bez hastalıkları genellikle tek bir bezin lokalize olarak büyümesinden kaynaklandığını ve bu hastalıkların özellikle 50 yaş üzeri kadınlarda daha sık görüldüğünü ifade etti.

“Yüzde 95 ila Yüzde 99 Bir Başarı Oranına Sahibiz”

Aydın, paratiroid bezlerinin tedavisine dair şu bilgileri paylaştı: “Ehil ellerde gerçekleştirildiğinde, bu operasyonların riskleri oldukça düşüktür. Ameliyattan önce yaptığımız bazı tahliller sayesinde hangi bezin büyüdüğünü anlayabiliyoruz. Bu tahlillere göre daha az invaziv cerrahi operasyonlar planlayabiliyoruz. Eğer hastalık tek bir bezden kaynaklanıyorsa, cerrahi tedavi de minimal bir operasyonla gerçekleştirilebiliyor. Bu süreçte elde ettiğimiz başarı oranı yüzde 95 ila yüzde 99 arasındadır.”

Aydın, hastalığın genellikle tek bir bezden kaynaklandığını vurgulayarak, “O bezi çıkardıktan sonra hastalığın nüksetme oranı da düşmektedir. Ancak, yaşamın ilerleyen dönemlerinde diğer bezlerde de büyüme görülebilir ve bu durum hastalığın yeniden nüksetmesine yol açabilir. Fakat bu, oldukça nadir bir durumdur.” değerlendirmesinde bulundu.

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsiniz

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırmayın ve ücretsiz e-posta aboneliğinizi hemen başlatın.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Haber Dönüşüm ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin