Ekonomi Politikalarının Etkisi: Konkordato ve İflasların Patlama Noktası

featured

Türkiye’de Ekonomik Zorluklar ve Artan İşsizlik Sorunları

Yüksek enflasyon ve aşırı talep karşısında kontrol sağlamak amacıyla bir yılı aşkın süredir devam eden sıkılaştırma politikaları, Türkiye’nin dört bir yanında benzer manzaraları beraberinde getirirken işten çıkarma, konkordato ve kapanma dalgaları da hız kazanmaktadır. Global moda markası Zara için kaban ve ceket üreten Doğan Duman’ın şirketi gibi birçok işletme, yüksek enflasyon, döviz kurları, elektrik ve gaz fiyatlarındaki artışlar ile azalan ihracat siparişleri nedeniyle zor bir dönemden geçiyor.

Çorum’daki fabrikasında dünyanın önde gelen moda markalarından biri için üretim yapan Doğan Duman, artan maliyetler ve fiyat tutturamamaktan kaynaklanan azalan siparişler nedeniyle şirketinin geleceği hakkında endişe duyuyor. Ağırlıklı olarak ceket ve palto üretimi yapan fabrikasında son bir yıl içinde çalışan sayısını neredeyse üçte bir oranında azaltmak zorunda kalan Duman, 27 yıllık işini ayakta tutmak için büyük çaba sarf ediyor. Fabrikasında birçok dikiş makinesi atıl halde beklerken, dışarıda kapısına kilit vurulmuş fabrikalar ve “satılık” tabelaları dikkat çekiyor.

Fabrikasının yalnızca %60 kapasite ile çalıştığını belirten Duman, geçen yıl 300 olan çalışan sayısını 210’a düşürmek zorunda kaldığını ifade etti. Duman, “Artan enerji maliyetleri ve döviz kurunun sabit kalmasıyla birlikte siparişler de giderek azalıyor,” diyerek ekledi: “Siparişlerin daha da azalacağını, maliyetlerimizi kurtarmayacağını ve eğer kur bu şekilde devam ederse, önümüzdeki yılın başında asgari ücret zammı ile birlikte rekabet etmenin iyice zorlaşacağını düşünüyoruz. Önce 100 kişiye düşersin, 50 olursun, sonra kapatıp gidersin.”

Ekonomik Politikalardaki Etkiler

İş dünyası, geçen yıl haziran ayında başlayan ve geçen ay itibarıyla enflasyonu %52’ye düşüren toplam 4.150 baz puanlık faiz artışının ekonomik sonuçlarıyla yüzleşiyor. Sıkı para politikası nedeniyle kredilerin neredeyse ulaşılmaz hale gelmesi ve liradaki değer kaybı, aylık fiyat artışlarının gerisinde kalması, başta hazır giyim ve tekstil ihracatçıları olmak üzere birçok şirketi zor durumda bıraktı. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) verilerine göre, ilk yedi ayda yaklaşık 15 bin şirket kapanırken, bu sayı geçen yıla göre %28 artış gösterdi.

Konkordato Süreçleri İki Katına Çıktı

konkordatotakip.com’un derlediği verilere göre, bu yılın ilk sekiz ayında 982 şirket için konkordato sürecinde geçici mühlet kararı alındı; bu sayı neredeyse geçen yılın tamamında alınan geçici mühlet kararının iki katına denk geliyor. İlk sekiz ayda 58 şirket için iflas kararı verilirken, geçen yılın tamamında bu sayı 65 olmuştu. İnşaat ve tekstil, konkordato sürecinin en çok etkilediği sektörler arasında yer alıyor. Konkordato, mali durumu bozulan bir şirketin faaliyetlerini sürdürebilmesi ve iflasa sürüklenmesini önlemek amacıyla belli bir süre için borçlarını askıya almasına olanak tanıyor. Ancak bazı sektör temsilcileri ve ekonomistler, bu sürecin borç ödemelerini askıya alması nedeniyle, bu şirketten alacaklı olan daha fazla sayıda şirketin de finansal açıdan zor durumda kalma riskine dikkat çekiyor.

Ağır Bedellerle Sonuçlanabilir

İstanbul Sanayi Odası Başkanı Erdal Bahçıvan, “Konkordatoların bir kısmının gelecek aylarda iflaslara dönüşmesi ve zincirleme etkilerle ekonominin geneline yayılması ağır bedellerle sonuçlanabilir. Ticari alacakların konkordatodan muaf tutulmasını şiddetle öneriyoruz. Aksi takdirde yaşatmaya çalıştığımız bir firmanın birbirine bağlı yüzlerce ticari alacaklısını da çok zor durumda bırakmış oluruz,” demişti. Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi (BETAM) Direktörü Seyfettin Gürsel de, enflasyonu aşağı çekmenin bir bedeli olduğunu belirterek, doğacak sonuçların şaşırtıcı olmaması gerektiğini vurguladı. Gürsel, “Ekonomide büyük bir daralma görmüyorum. Ama bu program devam ederse büyümenin düşeceği kesin. Bu da işsizliğin tekrar artışa geçmesi demek ve bazı firmaların batması demektir,” dedi.

Öngörülemezlik ve İşletme Kapanmaları

Çorum’daki bir iplik fabrikasının ortaklarından Bülent Demirci, “öngörülemezlik” olarak tanımladığı ekonomik şartlar nedeniyle birkaç ay önce işyerini kapattıklarını söyledi: “Geçmişte de zaman zaman üretim duruşlarımız oluyordu. Ancak bu sefer durum vahim. Borcumuz yok ama özsermayeden yiyorduk. Gemi bu şekilde yüzemez.” Asgari ücret, geçen yıl Temmuz ayı ve bu yılbaşında gelen artışlarla beraber 17,002 seviyesine yükselirken, bu rakam 2023 başına göre %100; 2021 sonuna göre ise %500 artış göstermiş durumda. Küçük ve orta ölçekli işletmeler için doğalgaz fiyatları 2021 sonundan bu yana 7 kat artarken, elektrik fiyatları ise aynı dönemde 3 kat artış kaydetti.

Reuters’ın ihracatçılarla yaptığı görüşmelere göre, Türkiye’nin genel üretim maliyetleri, rakip Asya ülkelerine kıyasla dolar bazında yaklaşık %40 daha yüksek. Finansmana erişimin önündeki engeller ve azalan işletme sermayeleri de iş dünyasının önündeki diğer mali zorluklar arasında yer alıyor.

İç Pazarda Rekabet için Teşvik Sistemi Değişiklik Talepleri

Türkiye’nin Avrupa’ya yakınlık avantajına karşın artan enerji, işgücü ve döviz maliyetlerinin kendisini Vietnam ve Bangladeş’teki rakiplerinin gerisinde bıraktığını belirten Duman, iç pazardaki düşen rekabet gücünün de altını çizdi. Yatırım teşvik sistemi kapsamında şu anda 5. bölge teşviklerinden yararlanan Çorum OSB’deki fabrikasında bir işçinin sigorta prim maliyetinin 6,500 lira olduğunu ifade eden Duman, bu tutarın 6. bölgede 1,000 liranın altında olduğunu vurguladı. Duman, 6. yatırım teşvik bölgesi dışında kalan illerde kapanmalar yaşandığını ve bu doğrultuda Çorum’da son aylarda kapanan fabrikalar nedeniyle 1,000’den fazla kişinin işsiz kaldığını belirtti. CHP Çorum Milletvekili Mehmet Tahtasız, “Ekonomi düzelinceye kadar 4. ve 5. Yatırım Teşvik Bölgesi’nde yer alan illerin 6. Bölge teşviklerinden yararlanması sağlanmalı,” dedi. Öte yandan Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Reuters’ın sorusu üzerine, üzerinde çalıştıkları yeni bir teşvik sistemi bulunmadığını açıkladı.

Konkordato Süreçlerinde Tekstil ve Hazırgiyim Sektörleri Dikkat Çekiyor

Borsa İstanbul’da işlem gören Mega Polietilen’in yanı sıra Çorum’da üretim yapan 3F Tekstil de konkordato başvurusunda bulunan şirketler arasında yer alıyor. İsminin kullanılmasını istemeyen 3F yetkilisi, “2020 yılında 1,500 kişiydik. O günden beri tedbir amaçlı düşe düşe şu an toplamda 600’e düştük. Kendi üretimimiz Çorum’da ama Türkiye’nin her yerinde fason üretim de yaptırıyorum. Dolayısıyla konkordato aslında sadece bizi değil, fason üretim yaptırdığımız fabrikaları, bize tedarik sunan kumaşçıları da etkileyecek. Yaklaşık 10,000 kişiyi etkileyecek,” dedi. Küresel markalara üretim yaptıklarını belirten 3F yetkilisi, maliyet artışlarını hiçbir global markaya kabul ettiremeyeceklerini, finansman imkanlarının kapanmasının da birçok firmanın bu duruma düşmesine neden olduğunu söyledi: “Faizler bir anda %60-70’leri görünce, bu iş dünyasının kaldıramayacağı bir durum haline geldi. Firmalar borcunu yönetememeye başladı. Türkiye’nin bozuk enflasyonunun bedelini iş dünyası ödedi.”

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsiniz

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırmayın ve ücretsiz e-posta aboneliğinizi hemen başlatın.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Haber Dönüşüm ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin