DİSK’ten “Artık Yeter, Geçinemiyoruz” Eylemi
DİSK, “Gelirde adalet, vergide adalet” temasıyla iki yıldır sürdürdüğü eylem ve etkinlikleri, “Artık yeter, geçinemiyoruz” sloganıyla daha da güçlendirerek devam ettiriyor. Ulus Atatürk Heykeli önünde toplanan sendika üyeleri, daha önce siyasi partilere ilettikleri “vergide adalet yasa tasarısı”nın yeni yasama döneminde hayata geçirilmesini talep ettiler.
Sendika adına basın açıklaması yapan DİSK İç Anadolu Bölge Temsilcisi Birgül Kaya, şu ifadeleri kullandı:
“Artık yeter, geçinemiyoruz. Durmak bilmeyen zamların ve adaletsiz vergilerin yükü altında eziliyoruz. İşçiler, emekçiler ve emekliler yaşam savaşı verirken, bazı kesimler servetine servet katıyor. Bizden alıp patronlara aktarılıyor, yoksulun cebinden zenginin kasasına kaynak aktarılıyor. Halkın sofrasından çalıp, sermayenin banka hesaplarını büyütüyorlar. Bizler, ülkemizin tüm değer ve güzelliklerini üretenleriz. Bu adaletsizliği hak etmiyoruz. Ekonomik kriz derinleşirken, biz düşük gelirle mücadele ederken, yüksek vergiler ödüyoruz. İktidar, kamu kaynaklarını bir avuç sermayeye aktarırken; vergi afları ve teşviklerle onların servetini artırıyor, bizim emeğimiz, hakkımız, alın terimiz hiçe sayılıyor.”
Bıçak kemiğe dayandı. Biz sustukça, adaletsizlik büyüyor; cebimize, ekmeğimize, haklarımıza daha fazla el uzatıyorlar. Artık yalnızca bireysel yaşam savaşı vermenin değil, hep birlikte ekmek ve adalet mücadelesini büyütmenin zamanıdır. Gelirde, vergide ve ülkede adalet istiyoruz. Asgari ücret başta olmak üzere tüm ücretlerin artırılmasını talep ediyoruz. Bunun için sendikalaşma, toplu pazarlık ve grev hakkı önündeki tüm engellerin kaldırılmasını istiyoruz.
‘YASANIN GEÇMESİNİ İSTİYORUZ’
Emeklilikte adalet, emeklilere adalet ve insanca yaşam istiyoruz. En düşük emekli aylığının en az asgari ücret düzeyine yükseltilmesini ve tüm emekli aylıklarının aynı oranda artırılmasını talep ediyoruz. 1 Ekim’de Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılmasıyla beraber, vergide adalet yasasının oy birliğiyle Meclis’ten geçmesini bekliyoruz. Tüm güvencesiz çalıştırma biçimlerine son verilmesini istiyoruz. Kıdem tazminatına el uzatmaya kalkanları bir kez daha uyarıyoruz; bunun bedeli ağır olur.
Evet, artık bıçak kemikte. Yaşadığımız gelir kaybının ve adaletsizliklerin son bulması için işçiden alıp patrona verenlerden, yoksulu daha yoksul, zengini daha zengin yapan bu düzenden hesap sormak için Türkiye’nin dört bir yanında meydanlarda buluşuyoruz. Hepimize düşen görev, bu mücadeleyi büyütmektir. Her birimizin görevi, komşumuzu, sendikalı-sendikasız tüm işçileri, emekçileri, emeklileri, yani tüm sınıf kardeşlerimizi meydanlara taşımaktır. Direne direne kazanacağız.”