Aysenur Ezgi Eygi’nin Ölümü ve Ailesinin Talepleri
Türk kökenli Amerikan vatandaşı ve tanınmış insan hakları aktivisti Aysenur Ezgi Eygi’nin ailesi, Pazartesi günü ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ile gerçekleştirdikleri görüşmede, Eygi’nin Batı Şeria’da İsrail güçleri tarafından öldürülmesine dair bir soruşturma talep etti. Ancak, Eygi’nin eşi Hamid Ali, Blinken’ın bir soruşturma başlatma konusunda herhangi bir taahhütte bulunmadığını ifade etti.
Eygi, 6 Eylül 2023 tarihinde Batı Şeria’nın Beita kasabasında, Yahudi yerleşimlerinin genişletilmesine karşı düzenlenen bir protesto yürüyüşü sırasında vurularak hayatını kaybetmişti.
‘ONLARA KARŞI ÇOK SAYGILIYDI’
Görüşme sonrasında gazetecilere açıklamalarda bulunan Ali, Blinken’ın ‘iyi bir dinleyici’ olduğunu fakat ABD’nin kendi soruşturmasını başlatma noktasında net bir adım atmadığını belirtti. Ali, Blinken’ın “İsraillilere karşı çok saygılıydı” sözlerinin ardından, Dışişleri Bakanı’nın “Ellerinin bağlı olduğunu ve fazla bir şey yapamayacaklarını” ima ettiğini hissettiğini ekledi.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller, İsrail’in ABD’ye soruşturmasını tamamlamak üzere olduğunu bildirdiğini ve bu bulguların Eygi’nin ailesiyle paylaşılacağına dair açıklama yaptı. Miller ayrıca, ABD’nin ayrı bir soruşturma başlatması durumunda bunun Adalet Bakanlığı’nın yetki alanına gireceğini belirtti.
İsrail, Eygi’nin İsrail askerleri tarafından vurulduğunu kabul etmekle birlikte, bu olayın şiddetli bir gösteri sırasında istem dışı bir gelişme olduğunu iddia etti. Eygi’nin ailesi ise, onun bir insan hakları aktivisti olarak faaliyet gösterdiği için hedef alındığını düşünmektedir.
KATLİAMLAR SÜRÜYOR, ANCAK DEĞİŞİM YOK
Washington, Eygi’nin öldürülmesini ve Batı Şeria’daki Filistinlilere yönelik saldırıların artışını eleştirmiş olsa da, İsrail’in Gazze’de Hamas’a karşı yürüttüğü savaş devam ederken ABD’nin İsrail politikasında herhangi bir değişiklik olmamıştır. Uluslararası Adalet Divanı ve birçok ülke, İsrail’in Batı Şeria’daki işgalini ve Yahudi yerleşimlerinin genişlemesini yasa dışı olarak değerlendirmekte. Buna karşın, İsrail bu suçlamaları, bölgeyle olan tarihsel ve dini bağlarını öne sürerek reddetmektedir.
