Almanya’da Koalisyon Krizi ve Güven Oylaması Süreci
Almanya Başbakanı Olaf Scholz, koalisyon hükümetinin önemli bir parçası olan FDP’nin hükümetten ayrılmasının ardından, SPD, Yeşiller ve FDP’den oluşan koalisyonu bir arada tutmak için büyük çaba harcadığını vurguladı. Scholz, FDP’nin ayrılmasının ardından koalisyonun dağılmasında kasıtlı bir rol oynamadığını belirterek, şu ifadeleri kullandı:
“Üç partili yapıyı bir arada tutmak için sonuna kadar mücadele ettim ancak bu mümkün olmadı. İşbirliği ve uzlaşma sağlamak için tekrarlanan çabalarım olmasaydı, hükümet bu kadar uzun süre dayanamazdı. Hatta kurulamazdı bile.”
FDP’nin ayrılığı sonrası, mecliste güven oylaması yapılacağını açıklayan Başbakan Scholz, bu oylamanın Aralık ayında gerçekleştirilebileceğini dile getirdi. Ayrıca, güven oylamasının Noel öncesine çekilebileceğini de ifade etti.
Güven Oyu Süreci
Almanya’da başbakanın güvenoyu talep etmesi ve Federal Meclis’i feshetme süreci, Anayasa’nın 68. maddesi uyarınca düzenlenmektedir. Bu maddeye göre, başbakanın güvenoyu talebi sonrasında 48 saat içinde Federal Meclis’te oylama yapılması gerekmektedir. Eğer güvenoyu alamazsa, Cumhurbaşkanı meclisi feshetme yetkisine sahip olacaktır.
Scholz, eğer güven oylaması sonucunda destek alamazsa, Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier’e başvurarak erken seçim talebinde bulunacak. Bu durumda Almanya’da 60 gün içinde seçim yapılması gündeme gelecektir.
Ancak, güven oylamasını kazanması halinde Scholz, 28 Eylül’de yapılacak genel seçimlere kadar görevine devam edebilecektir. Eğer Meclis, Scholz’a güvenoyu vermezse ve başka bir milletvekili yeni başbakan olarak seçilirse, cumhurbaşkanının meclisi feshetme yetkisi sona erecektir. Bu süreç, ülkenin siyasi istikrarını koruma adına kritik bir öneme sahiptir.
Geçmişte benzer bir durum, 2005 yılında yaşanmış ve dönemin Başbakanı Gerhard Schröder, erken seçimlerin önünü açmak için güvenoyu istemiş, çoğunluğu alamayınca Almanya erken seçime gitmek zorunda kalmıştı.