Kamala Harris: ABD’nin İlk Siyahi Kadın Başkan Adayı
ABD Başkanı Joe Biden’ın yeniden seçilmek için girdiği yarıştan çekilmesi, Demokrat Parti’nin sahnesini başkan yardımcısı Kamala Harris’e bıraktı. Kamala Harris, tarih yazan bir figür olarak, hem ilk siyahi kadın ABD başkan adayı olma özelliği taşıyor hem de hızla yükselen kariyeri ve Demokrat Parti seçmen tabanındaki popülaritesiyle dikkat çekiyor. Peki, Başkan Biden’ın desteğiyle Demokrat Parti kamuoyunu bir araya getirmeyi hedefleyen Kamala Harris kimdir?
Kamala Harris’in Erken Yaşamı ve Eğitimi
Kamala Harris, 1964 yılında Stanford Üniversitesi profesörü bir babanın ve kanser hastalıkları araştırmacısı bir annenin büyük kızı olarak dünyaya geldi. Lise eğitimini başarıyla tamamladıktan sonra, Howard Üniversitesi’nde siyaset bilimi ve ekonomi alanında eğitim aldı. 1986 yılında, Hastings Koleji’nden hukuk diploması alarak avukatlık kariyerine adım attı.
Savcılık Kariyeri
Üniversite yıllarında siyasete atılan Harris, kariyerinde hızla yükselerek 1990 yılında Kaliforniya’nın Alameda ilçesinde başsavcı oldu. 2004 yılında ise San Francisco eyaletinin bölge başsavcılığına terfi etti. Savcılık kariyeri boyunca, ABD’de silah kontrolü, kadın ve azınlık hakları ile sosyal ve adli eşitsizlik gibi önemli konular üzerinde çalıştı. Özellikle, kadınların kürtaj haklarını savunma konusunda dikkate değer adımlar attı. 2011 yılında, Cumhuriyetçi Parti’ye karşı ilk seçim zaferini kazanarak ABD Adalet Bakanı olarak göreve başladı.
Senatörlük Dönemi
Altı yıl boyunca Adalet Bakanı olarak görev alan Harris, 2015 yılında Kaliforniya senatörü Barbara Boxer’ın emekli olmasıyla senatörlük koltuğuna göz koydu. 2016 yılında Demokrat Parti içinde yapılan seçimde oyların yüzde 78’ini alarak senatör oldu. Dönemin başkanı Barack Obama’nın desteğiyle, Harris, Kaliforniya senatörü olarak ABD Senatosu’na adım attı. Trump’ın başkanlık döneminde, göçmenlik meseleleri konusunda sürekli çatışmalara girdi ve Trump’ın başkanlık makamından alınması için açılan davada önemli bir rol üstlendi.
Başkan Yardımcılığı
2018 yılında başkanlık seçimine aday olabileceğini duyurmaya başlayan Harris, 2019 yılında resmen başkan adayı olduğunu açıkladı. Adaylığını açıkladığı gün, bağış toplama rekorları kırarak dikkat çekti. Ancak, dönemin başkan adayı Joe Biden ile girdiği tartışmalar sonrasında yarışmayı kazanamadı. Harris, başsavcılık ve Adalet Bakanlığı görevleri boyunca uyguladığı radikal reformlar sebebiyle liberal Demokratlar tarafından eleştirilse de, Biden ile bir anlaşma yaparak onun başkan yardımcısı oldu. Joe Biden’ın 2020 seçimlerini kazanmasıyla birlikte, Harris, ABD’nin en yüksek ikinci makamına gelmiş oldu.
Başkan Adayı Olarak Kamala Harris
Joe Biden’ın, başkanlık seçimleri öncesinde gerçekleştirdiği performans, Demokrat Parti tabanı için endişe kaynağı oldu. Biden’ın yarıştan çekilmesini isteyen bazı Demokratlar, Kamala Harris’in daha güçlü bir aday olabileceğini savundular. Bu süreçte, Harris, Biden’ın kararını “tamamen desteklediğini” belirtti. Başkan adayı Donald Trump’ın, 13 Temmuz’daki suikast girişiminden sonra Joe Biden, eleştiriler doğrultusunda görevini Kamala Harris’e devretti. Harris’in aday olarak öne çıkması, Demokrat Parti tabanında coşkuyla karşılansa da, Trump üzerinde belirgin bir etki yaratmadı. Trump, Kamala Harris’in adaylığını değerlendirirken, “Biden’ı yenmek kolaydı, ancak Kamala’yı yenmek daha da kolay olacak” ifadelerini kullandı. Kamuoyu yoklamaları, Kamala Harris’in başkan adayı olarak aldığı güven oyunun, Biden’a göre daha düşük olduğunu gösteriyor.