İsrail’in Tubas ve Golan Tepeleri’ndeki Askeri Faaliyetleri
İsrail, işgal altındaki Batı Şeria’nın kuzeyinde yer alan Tubas kentine düzenlediği askeri operasyonla eş zamanlı olarak Golan Tepeleri’nde de yeni bir askeri ilerleme kaydetti. Tubas’ta insansız hava araçları (İHA) kullanılarak düzenlenen saldırılar sonucunda, kentteki silahlı gruplarla İsrail ordusu arasında yoğun silahlı çatışmalar yaşandı. Yerel görgü tanıkları, bu saldırılar sırasında çok sayıda Filistinlinin yaralandığını bildirdi. Ayrıca, İsrail askerleri Tubas’ta bir döviz bürosuna baskın düzenleyerek kente takviye kuvvet göndermiştir.
Suriye’de İsrail’in Askeri Hamleleri
Bu sırada, İsrail, Suriye’nin iç bölgelerinde bulunan silah depoları ve kimyasal fabrikalarına yönelik hava saldırıları ve topçu atışları düzenledi. İsrail, bu silahların muhalefet güçlerine geçmemesi gerektiğini vurguladı. Golan Tepeleri’nde ise, Suriye’deki gelişmeleri bahane ederek tüm bölgeye asker ve tank sevk etti. İsrail, bu şekilde Suriye topraklarında işgalci bir ilerleme kaydetti.
İsrail güçleri, Kuneytire bölgesine tank göndererek buradaki su seddine kadar tüm bölgeye kontrol noktaları açtı. Ayrıca, Hermon dağının Suriye tarafında da askeri konuşlanmasını gerçekleştirdi.
ABD’nin Kimyasal Silah Uyarısı
İsrail’in silah depolarına ve kimyasal fabrikalara saldırmasının ardından ABD, Esad rejiminden kalma kimyasal silahları imha etmek için ‘Orta Doğu’daki müttefikleriyle’ iş birliği içinde olduğunu açıkladı. ABD yetkilileri, Esad rejiminin çöküşü sonrası kimyasal silahların ‘terörist grupların eline geçme riskinin arttığı’ konusunda ciddi uyarılarda bulundu. Hem ABD hem de Türkiye, Suriye’de yönetimi ele geçiren HTŞ’yi terörist grup olarak tanımaktadır.
Başkan Joe Biden, Pazar günü yaptığı bir konuşmada, “Lübnan, Irak, Ürdün ve İsrail’i Suriye’den gelebilecek her türlü tehditten koruyacağız” dedi. Dışişleri Bakanı Antony Blinken ise, “Esad rejiminin ve destekçilerinin Suriye halkına karşı işlediği vahşi suçların hesabını vermesi için uluslararası çabalara destek olacağız” şeklinde konuştu. Bu süreçte, ABD merkez komutanlığı, Suriye’de 75’ten fazla hedefin vurulduğunu duyurdu.
Avrupa’nın Endişeleri
Almanya ve Avrupa Birliği (AB) yetkilileri, bu durumu yakından takip ettiklerini belirterek, İsrail’in son askeri eylemlerinin uluslararası hukuka aykırı olduğunu ifade etti. Alman Hükümet Sözcü Yardımcısı Christiane Hoffmann, “Bu gelişmeyi elbette dikkatle izliyoruz. Alman hükümeti olarak tüm taraflara gerilimi azaltma çağrısında bulunuyoruz” dedi.
Almanya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Sebastian Fischer, İsrail’in Golan Tepeleri üzerindeki kontrolünün uluslararası hukuka aykırı olduğunu vurguladı. Fischer, “Golan Tepeleri, 1967 yılında İsrail tarafından işgal edilmiş ve 1981 yılında ilhak edilmiştir. Almanya bu ilhakı tanımamaktadır. Uluslararası hukuka göre bu bölge Suriye’ye aittir” ifadelerini kullandı. Ayrıca, Fischer, İsrail’in hareketlerinin geçici olduğunu belirten açıklamalarını dikkatle izlediklerini kaydetti.
AB Komisyonu Sözcüsü Anouar El Anouni, “Tüm dış aktörlere Suriye’nin egemenliğine, birliğine ve toprak bütünlüğüne saygı gösterme çağrısında bulunuyoruz” dedi. Ancak El Anouni, Golan Tepeleri’nde yaşanan olaylar hakkında doğrudan bir yorum yapmadı. El Anouni, “İsrail’in meşru güvenlik endişeleri gözetilirken, Suriyelilerin de yeni bir Suriye’nin inşasına katkı sağlamasına izin verilmelidir” değerlendirmesinde bulundu.
Geçici Tedbirler ve Askeri Hareketler
İsrail yetkilileri, Golan Tepeleri’ndeki tampon bölgeyi geçerek 1973’ten bu yana ilk kez Suriye topraklarına girdiklerini doğruladı. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, bu adımın bölgedeki güvenlik endişelerine yanıt olarak geçici bir tedbir olduğunu savundu. İsrail ordusu, tampon bölgeyi oluşturduğu ilk gün Hermon dağının Suriye tarafında İsrail bayrağını açarak bu durumu simgelemiştir.
