İngiliz Siyasetinde Yeni Skandallar: Ücretsiz Biletler ve Lüks Hediyeler
İngiltere’nin siyasi arenası, son dönemlerde yaşanan bazı skandallarla çalkalanmaya devam ediyor. Ücretsiz konser biletleri ve pahalı hediyeler, Başbakan Keir Starmer ve eşi Victoria Starmer’ı hedef tahtasına yerleştirmiş durumda. Avam Kamarası’ndan yükselen eleştiriler, muhalefetin “kül yutmaz” siyasetine tam gaz devam ettiğini gösteriyor. Özellikle Victoria Starmer’ın sosyal hayatı, bu yaz boyunca gündemden düşmedi.
Victoria Starmer, ünlü şarkıcı Taylor Swift’in konserlerine katılmak için iki kez Wembley Stadyumu’na gitti. İlk konserinde kocası Keir Starmer ile birlikte yer alırken, ikinci konserine başbakansız olarak katıldı. İlginç bir şekilde, bu etkinliklerin her ikisi için de bir kuruş bile ödemediği iddia ediliyor.
100 BİN STERLİNİ AŞAN HEDİYELER
Starmer çifti, Başbakan’ın eşi olan Victoria Starmer’ın lüks kıyafetlerinin büyük bir kısmını seçim çalışmalarının en büyük bağışçısı olan Lord Alli’den hediye aldıklarını beyan etmemekle parlamento kurallarını ihlal etti. The Guardian’a göre, bu hediyelerin toplam değeri 100 bin sterlini aşıyor ki bu, daha önce İngiltere siyasetinde benzeri görülmemiş bir lüks anlamına geliyor.
Victoria Starmer, Taylor Swift’in ikinci konserinde yalnız değildir; yanında Sağlık Bakanı Wes Streeting, Eğitim Bakanı Bridget Phillipson ve Kültür Bakanı Lisa Nandy gibi önemli İşçi Partili figürler de yer alıyordu. Ayrıca, Hazine Baş Sekreteri Darren Jones, Swift’in 20 Ağustos’taki konseri için dört bilet ve 3 bin 400 sterlin değerindeki hediyeleri kabul edenler arasında bulunuyordu. Bu durum, yeni bakanların yaz boyunca toplamda 9 bin sterlin değerinde Taylor Swift biletleri kabul ettiği anlamına geliyor; bu konuyla ilgili ilk haberleri veren basın organı ise The Telegraph oldu.
Kabine milletvekillerinin, kendilerine ‘armağan edilen’ hediye ve bağışları 28 gün içinde beyan etmeleri gerekmektedir. Bu çağrı, Victoria Starmer’ın Lord Alli’den 5 bin sterlin değerinde giysi ve kişisel alışveriş çeklerini kabul etmesiyle ilgili skandalın patlak vermesinin hemen ardından gelmiştir. Öte yandan, Keir Starmer ise milyoner iş insanından 18 bin 865 sterlin değerinde takım elbise ve gözlük kabul etti. Ne Keir Starmer ne de Downing Street, Başbakan ve Victoria Starmer’ın İngiltere’yi temsil etmek için ‘en iyi halleriyle görünmek’ istediklerini öne sürseler de, neden kendi kıyafetlerini satın almadıkları konusunda henüz bir açıklama yapılmadı.
‘KURAL ADAMI’ MI? ‘HEDİYESEVER’ Mİ?
Daily Mail’e göre, birçok İngiliz vatandaşı, çiftin hükümetin milyonlarca emeklinin yakıt desteği ödemelerini iptal etme kararının ardından lüks hediyeleri kabul etmesini ‘akıl almaz’ olarak nitelendiriyor. Bu durum, Keir Starmer için utanç verici bir tablo çiziyor; zira bir zamanlar Muhafazakarların ‘yolsuzluk’ dosyalarına yönelik sert eleştirilerde bulunması nedeniyle ‘Bay Kurallar’ olarak anılıyordu. Ayrıca, siyasete girmeden önce başarılı bir hukuk kariyerine sahip olan Başbakan’ın, yılda 166 bin sterlin kazanmasına rağmen neden kıyafetlerini satın almadığı da merak ediliyor.
‘HEDİYE ALMAYA DEVAM EDECEĞİM’
Bütün bu artan tepkilere rağmen, Başbakan Starmer, Lord Alli’den hediye almaya devam edeceğinin sinyalini verdi. Gazetecilere yaptığı açıklamada, beyanlar ile yolsuzluk arasında büyük bir fark olduğunu ifade etti. Ancak bu talihsiz açıklama, eleştirilerin daha da artmasına neden oldu. Roma ziyaretinde gazetecilere konuşan Starmer, vergi mükelleflerinin Başbakanlar ve eşleri için bu tür masrafları karşılaması gerektiği fikrini reddetti ve böyle bir hakkının olmamasını ‘biraz fazla ileri gitmek’ olarak değerlendirdi.
BUNDAN SONRA NE OLACAK?
Başbakan Starmer, özellikle siyasi liderlik açısından şeffaflık konusundaki artan endişeler ışığında, kabul ettiği yüksek değerdeki hediyelerle ilgili baskılarla karşı karşıya. Starmer’ın toplam hediye değerinin 100 bin sterlini aştığı düşünüldüğünde, kendisine yönelik ayrıcalıkla ilgili tartışmaların devam etmesi yüksek bir olasılık. Siyasi rakipleri ve kamuoyu tarafından mercek altına alınan Starmer’ın, eleştirilere doğrudan yanıt verme zorunluluğu giderek artıyor.