ABD Başkan Adayı Donald Trump’a Yönelik Suikast Girişimi
ABD Başkan Adayı Donald Trump’a yönelik suikast girişiminin ardından yaşanan gelişmeler, güvenlik zafiyetine dair birçok soruyu gündeme taşıdı. Bu bağlamda, ABD Senatörü Ron Johnson olayla ilgili yaptığı derinlemesine araştırmalar sonucu elde ettiği ön bulguları kamuoyuyla paylaştı. Johnson ve ekibi, federal ve yerel hükümet yetkilileriyle gerçekleştirdikleri görüşmelerin ardından hazırladıkları 5 maddelik raporu sosyal medya platformu X üzerinden yayınladı.
Raporun “Gizli Servis, olay günü yerel özel tim SWAT ve keskin nişancılara yönelik sabah toplantısına katılmadı” başlıklı 1’inci maddesinde, “Sabah 09.00’da yerel özel tim SWAT ve keskin nişancı birlikleri için bir toplantı yapıldı. Ekipler, güvenlik sorumluluklarına ilişkin görevlendirildi. Gizli Servis’in toplantıya neden katılmadığına dair herhangi bir açıklama yapılmadı” denildi.
2’nci maddede, “Yerel kolluk kuvvetleri olay günü iletişimin uyumlu olmadığını ve Gizli Servis ile doğrudan bağlantı kuramadıklarını ifade etti” başlığı altında, güvenlik birimleri arasındaki iletişim eksikliğine dikkat çekildi. Bu durum, olası güvenlik zafiyetini gözler önüne serdi.
Olay Öncesinde Saldırgandan Şüphelenildi
Raporda, güvenlik birimleri arasındaki iletişim süreçlerine dair detaylar verildi. 3’üncü maddede, “Yerel kuvvetler suikast girişimi zanlısı Thomas Matthew Crooks hakkında merkez komutaya bilgi aktardı ve Gizli Servis’in de bu bilgiden haberdar olduğu teyit edildi” ifadesine yer verildi. Ayrıca, “Yerel keskin nişancı ekibi, Crooks’u olay mahallinde silahsız bir şekilde fark etti ve hareketlerinden şüphelenerek durumu merkez komutaya bildirdi. Daha sonra elinde bir telemetre ile görülen Crooks’a dair bilgiler Gizli Servis’e iletildi” bilgisi paylaşıldı.
Gizli Servis’in Ne Zaman Çatıya Çıktığı Bilinmiyor
Raporun 4’üncü maddesinde, “Gizli Servis yerel emniyet güçleri ile birlikte Crooks’un bulunduğu binanın çatısında görüldü. Saldırganın fotoğrafları, yüz tanıma işlemleri için Alkol, Tütün, Ateşli Silahlar ve Patlayıcılar Bürosuna (ATF) gönderildi” açıklaması yer aldı. Ancak, “Gizli Servis’in ne zaman ve nasıl çatıya çıktığına dair herhangi bir bilgi bulunmuyor. Ayrıca, Crooks’un yüzünün tanımlanması için neden ATF’nin görevlendirildiği de belirsiz” ifadeleri dikkat çekti.
Raporda son olarak, “Yerel kolluk kuvvetlerine göre Gizli Servis başlangıçta mitinge keskin nişancı göndermeyi planlamıyordu” başlığı altında, “Yerel kuvvetler, Gizli Servis’in planını değiştirdiğini ve mitingden en az bir gün önce iki keskin nişancı timi göndermeye karar verdiğini öğrendiklerini” belirttiler. Gizli Servis’in bu değişikliği neden ve ne zaman yaptığı ise netlik kazanmadı.
Olay gününü detaylı bir şekilde anlatan bir zaman çizelgesi ile birlikte zanlının miting alanındaki fotoğrafına da yer verilen raporda, tüm kanıtların dikkatlice korunması ve suikast girişiminin şeffaf bir biçimde araştırılması gerektiği vurgulandı.
Ne Olmuştu?
ABD Başkan Adayı Donald Trump, 13 Temmuz’da Pensilvanya eyaletinin Butler şehrinde düzenlediği seçim mitingi esnasında silahlı bir saldırıya uğramıştı. Bu başarısız suikast girişiminin ardından güvenlik zafiyetine dair tartışmalar kamuoyunun gündemine oturdu. Trump, bir televizyon kanalına verdiği röportajda, güvenlik zaafiyetine dair imalarda bulunarak, “Biri o çatıya nasıl çıktı? Ve bu neden rapor edilmedi? Bunun bir hata olduğunu düşünüyorum” ifadelerini kullanmıştı.
