Almanya Başbakanı Scholz’tan Önemli Açıklamalar
Almanya Başbakanı Olaf Scholz, “t-online” haber portalına verdiği mülakatta, ülkesinin Amerika Birleşik Devletleri ile olan siyasi, ekonomik ve kültürel bağlarının güçlü olduğunu vurguladı. “Hükümet değişiklikleri demokrasinin bir parçasıdır. Bu bağlamda her türlü olasılığa karşı hazırlık yapıyoruz ama bunun nasıl olacağı konusunda kamuoyu önünde konuşmuyoruz” şeklinde ifade etti.
Scholz, ABD seçimlerinin sonuçlarının henüz kesinleşmediğini belirtirken, seçmenlerin kasım ayında oy kullanacağına dikkat çekti. Ayrıca, Amerika kıtasında artan belirsizliklerin toplumlarda gerginliklere yol açabileceğini, ancak güven sağlanarak bu durumla başa çıkılabileceğini dile getirdi.
Dünyadaki güç dengesinin değişmekte olduğunu; artık yalnızca ABD, Avrupa, Rusya ve Çin gibi geleneksel güçlerin değil, gelecekte Brezilya, Güney Afrika, Nijerya, Hindistan, Endonezya gibi ülkelerin de etkin olacağını ifade eden Scholz, bu yeni durumu şöyle açıkladı: “Gelecekte bu ülkelerin de uluslararası ilişkilerde daha fazla rol oynayacağına inanıyorum.”
ABD’nin Almanya’ya füze konuşlandırma kararını geçmişte yanlış bulduğunu söyleyen Scholz, ancak bunun neden artık doğru bir karar olduğunu şu sözlerle açıkladı: “O zamandan bu yana dünya büyük ölçüde değişti. Artık karşımızda giderek saldırganlaşan ve komşularını tehdit etmekten çekinmeyen bir Rusya var. Putin, birçok silah kontrol anlaşmasını iptal etti ve önemli ölçüde yeniden silahlandı. Tüm bu gelişmeler uluslararası güvenliği tehlikeye atmaktadır. İşte bu nedenle tepki gösteriyoruz. Rusya’nın bize ve NATO topraklarına saldırmasını engelleyecek kadar güçlü olmalıyız.”
Başbakan Scholz, sosyal medyanın algıları ve önyargıları nasıl etkilediğine de değindi. Sosyal medyanın yeni zorlukları beraberinde getirdiğini belirten Scholz, “Bana göre en büyük tehlike, önyargıların geri dönmesidir. Kullanıcılar, sürekli olarak sadece kendi konumlarını ve önyargılarını güçlendiren bilgilerle besleniyorlar.” dedi.
Yeni bir anlayışa ihtiyaç olduğunun altını çizen Scholz, “Bir yerlerde yazılan her şeye inanmamayı yeniden öğrenmeliyiz. Eskiden biri iş yerinde, barda ya da spor kulübünde saçmalık konuşursa, meslektaşları ve arkadaşları ona ‘hey, bu saçmalık’ derdi. Bugün ise insanlar internete giriyor, kendisi gibi düşünen bir avuç insan buluyor ve haklı olduklarına inanıyorlar. Ancak bu, yine de saçmalık.” şeklinde konuştu.
Alman Başbakan, geleneksel medyanın rolünün yeniden önem kazandığını vurgulayarak, “Onlar, bilginin doğru mu yanlış mı olduğunu araştıran uzmanlardır. Bu da demektir ki, ‘Bu ihtiyatlı eleştirime izin verirseniz, medyanın ücretsiz içerikle rekabette ayakta kalabilmesi için bugün her zamankinden çok daha iyi olması gerekiyor.’ değerlendirmesinde bulundu.