Su tüketimi hakkında merak edilenler

featured

Vücut ağırlığımızın yaklaşık yüzde 60’ını oluşturan su, insan hayatı için oksijenden sonra en önemli gereksinim olarak gösteriliyor. Su; toksinleri temizliyor, vücut sıcaklığının belirli sınırlar içinde kalmasını sağlıyor, böbrekler başta olmak üzere pek çok organın ve metabolizmanın düzenli çalışmasında önemli görevler üstleniyor ve yediğimiz besinleri sindirmemize yardımcı oluyor. Yani tüm yaşam fonksiyonlarımızın düzenlenmesinde kilit rol üstleniyor.

Acıbadem International Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Elif Gizem Arıburnu Oğuz, yeterince su tüketmediğimizde başta dehidrasyon, erken yaşlanma, tansiyon ve sindirim problemleri olmak üzere pek çok önemli sağlık sorununun gelişebileceği uyarısında bulunarak, “Bu nedenle vücudunuzun her gün ihtiyaç duyduğu miktar kadar su içmemiz oldukça önemli. Günlük 8-12 bardak su içmenin en doğrusu olduğunu söyleniyor. Ama gerçek şu ki ihtiyaç duyduğunuz su miktarı cinsiyetinize, ne kadar egzersiz yaptığınıza, havanın ne kadar sıcak olduğuna ve başka birçok faktöre bağlı olarak değişkenlik gösterebiliyor.

İşte bu noktada çoğumuzun aklına pek çok soru takılıyor. Beslenme ve Diyet Uzmanı Oğuz, su tüketimi hakkında merak edilen konulara değiniyor.

 

Az su içmek kadar çok su içmek de hatalı mı?

Az su içmenin yanı sıra çok su içmek de vücudumuzdaki sıvı elektrolit dengesini bozarak sağlığımızı tehdit edebiliyor. Kalp yetmezliği veya böbrek hastalığınız varsa sıvı alımınızı sınırlamanız gerekebiliyor. Zira çok su içtiğiniz zaman böbrekleriniz fazla suyu atamazsa, ‘hiponatremi’ denilen tablo ortaya çıkabiliyor. Bu, kanınızdaki minerallerin seyreldiği veya sulandığı anlamına geliyor. Sonuç olarak, kandaki sodyum seviyeleri düşüyor, vücudunuzun su seviyesi yükseliyor ve hücreleriniz şişiyor. Bu durum oldukça ciddi, hatta yaşamı tehdit eden sorunlara yol açabiliyor.

Aç karnına su içmek doğru mu?

Sabah kalkar kalkmaz içilen 500 ml suyun kan akışını hızlandırdığı, yeni kan hücrelerinin üretimini artırdığı ve cildinizin parlamasını sağladığı kanıtlandı. Sabahları aç karnına su içmek aynı zamanda bağırsakların çalışmasına katkı sağlayarak fazla kilolardan kurtulmanıza da yardımcı oluyor. Ayrıca daha az açlık hissetmenizi sağlamasının yanı sıra bağırsaklarda yer alan toksinlerin vücudunuzdan atılmasını da destekliyor. Bunların yanı sıra metabolizmanızı hızlandırıyor, saçlarınızın daha sağlıklı ve parlak bir görünüme sahip olmasına katkıda bulunuyor, mide ekşimeleriniz varsa sorunu hafifletiyor, böbrek taşı oluşumunun ve mesane enfeksiyonlarının önlenmesine destek oluyor ve bağışıklık sisteminizi güçlendiriyor.

Su içmenin en doğru şekli nedir?

Su içmenin en doğru şekli, bir bardak suyu 10-15 saniyelik zaman diliminde yudum yudum içmektir. Bir seferde çok fazla su tüketmek midede şişkinliğe ve rahatsızlığa yol açabiliyor.

Yemek yerken su içilmeli mi?

Yemekle beraber tüketilen yaklaşık bir bardak (200 ml) su, büyük besinlerin parçalanmalarına yardımcı olarak yemek borusundan midenize geçişini kolaylaştırıyor. Ayrıca, besini sorunsuz bir şekilde hareket ettirmeye katkı sağlayarak şişkinlik ve kabızlığı önlüyor.

Suyu soğuk veya ılık içmek fark eder mi?

Çok sıcak su ağızda tahrişlere yol açabilir, çok soğuk su ise burun mukozasını kalınlaştırabilir ve solunum yolu geçişlerini zorlaştırabilir. Ilık su tüketmek en idealidir. Ama ister soğuk ister sıcak, isterseniz de ılık su için; önemli olan vücudunuza almanız gereken suyu ihmal etmemenizdir.

Su içmek zayıflatır mı?

Yapılan araştırmalarda, suyun metabolik hızı yüzde 30’a kadar arttırdığı tespit edilirken, yemeklerden önce içilen suyun tokluk hissi oluşturduğu ve bu sayede daha az yememizi sağladığı ortaya konmuş. Başka bir çalışmada, öğünlerden önce içilen suyun bu etkileri sayesinde ortalama 75 kalori daha az almamızı sağladığı belirtilmiş. Metabolizmamıza etkileyen en büyük etmenler genler ve yaşımız. Bunlar müdahale edemediğimiz iki faktördür. Müdahale edebileceğimiz faktörler ise yeterli ve kaliteli uyku, yeterli beslenmek, egzersiz yapmak diyebiliriz. Su içmenin metabolizma hızı üzerinde pozitif bir etkisi vardır. Ancak bu etki, kilo verme hedeflerini önemli ölçüde etkileyemeyecek kadar küçüktür. Yani biz metabolizmamızı hızlandırmak için daha büyük etkileri olan faktörlere odaklanmalıyız.

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsiniz

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırmayın ve ücretsiz e-posta aboneliğinizi hemen başlatın.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Haber Dönüşüm ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin