1. Haberler
  2. Teknolojiden
  3. Alcatraz’dan Kaçmak Mümkün müydü? Soğuk Sular ve Sert Akıntılarla Dolu Gizemli Bir Mücadele

Alcatraz’dan Kaçmak Mümkün müydü? Soğuk Sular ve Sert Akıntılarla Dolu Gizemli Bir Mücadele

featured

ABD Başkanı Donald Trump’ın Alcatraz Adası’ndaki efsanevi hapishaneyi yeniden açma fikri, yıllardır hafızalarda yer eden ve hâlâ popülerlik kazanan kaçış hikayelerini yeniden gündeme getirdi. “Alcatraz’dan gerçekten kaçan olmuş mu?” sorusu, sadece halk arasındaki söylentilerin değil, bilimsel araştırmaların da odak noktası haline geldi.

2014 yılında yayımlanan detaylı bir çalışma, bu gizemin peşine düşerek, kaçışın bazı koşullar altında mümkün olabileceğine dair şaşırtıcı sonuçlar ortaya koydu. Alcatraz Federal Hapishanesi’nin tarihçesine bakıldığında, 1850’li yıllarda askeri bir kale olarak inşa edilip, zaman içinde suçluların tutulduğu korkutucu bir cezaevi haline geldiği görülüyor. 1934 yılında ise Amerikan adalet sisteminin en gizemli ve zorlu hapishanesi olarak hizmet vermeye başladı. Bu adanın, yalnızca mimarisiyle değil, doğaüstü güçlerle dolu çevresiyle de efsaneleştiği biliniyor. Güçlü akıntılar, soğuk su sıcaklıkları ve köpekbalığı söylentileri, Alcatraz’ı adeta doğanın en büyük koruyucusu haline getirdi. Bu doğal engeller, kaçış girişimlerini imkânsız kıldı. Hapishane, sadece fiziki değil, adını taşıyan suçlularla da ün kazandı. Ünlü suçlu Al Capone ve George “Makineli Tüfek” Kelly gibi isimler, burada tutuldu. Tüm bu unsurlar, Alcatraz’ı “kaçılması imkansız” bir yer gibi gösterdi. 11 Haziran 1962: Efsane Mi, Gerçek Mi? Ancak, o gece mahkumlar için bir dönüm noktası yaşandı. Frank Morris ve Clarence ile John Anglin kardeşler, hapishaneden kaçmayı başardılar. Bu büyük planın içinde Allen West isimli bir mahkum da vardı, ama hücresinden geç çıkınca işleri biraz karmaşıklaştırdı. Gardiyanlar sabah fark ettiğinde, yatakların yerine sahte kafalar konmuştu ve bu, nöbetçilerin akıllarını çelmişti. Kaçış planı, gerçekten de detaylı ve titiz bir şekilde hazırlanmıştı. Mahkumlar, hücre duvarlarındaki havalandırma kanallarını keskinleştirilmiş kaşıklar ve modifiye edilmiş elektrikli süpürge motorlarıyla genişletti. Gecenin ilerleyen saatlerinde, bu kanallardan tırmanarak hapishane binasından çıktıktan sonra, sahile ulaştılar. Orada, kendi tasarladıkları ve yağmurluklardan yapılmış bir sal kullanarak San Francisco Körfezi’ne açıldılar. Bu kaçış gerçekten başarıyla sonuçlandı mı? Bilim ne diyor? O gece kaçanlar hakkında kesin bir bilgi olmaması, gizemi daha da artırdı. Ne yazık ki, bedenlerine ya da doğrudan izi bulunmadı. Ancak, bölgedeki parçalar ve denizlerde yapılan araştırmalar, kaçakların muhtemelen boğulduğunu gösteriyor. Yine de bu olay, zamanla “belki de hayatta kalmayı başardılar” tartışmasını beraberinde getirdi. 2014 yılında Hollanda’daki Delft Teknik Üniversitesi’nden bir ekip, kaçış gecesinin olasılıklarını bilimsel yöntemlerle inceledi. Bu araştırma, körfezdeki akıntıları ve gelgitleri detaylı simüle ederek, kaçanların hayatta kalma olasılıklarını değerlendirdi. Sonuçlara göre, eğer kaçış saat 23:00 ile gece yarısı arasında gerçekleştiyse, hayatta kalma ihtimalleri oldukça yüksek olabilirdi. Ancak, daha erken saatlerde yola çıkarlarsa, güçlü akıntılar onları doğrudan Pasifik Okyanusu’na sürüklemiş olabilirdi. Ayrıca, kaçakların bu kadar yoğun ve karmaşık koşullarda, suyun hareketlerini doğru tahmin edebilmesi pek mümkün değildi. Suyun hareketlerini doğru modellemek teknik açıdan zor olsa da, bu araştırmalar kaçışın başarı oranını net bir şekilde ortaya koymayı engelliyor. Dosya henüz tam anlamıyla kapanmadı: Alcatraz’un efsanesi devam ediyor…

ABD Başkanı Donald Trump’ın Alcatraz Adası’ndaki efsanevi hapishaneyi yeniden açma fikri, yıllardır hafızalarda yer eden ve hâlâ popülerlik kazanan kaçış hikayelerini yeniden gündeme getirdi. Alcatraz’dan gerçekten kaçan olmuş mu? sorusu, sadece halk arasındaki söylentilerin değil, bilimsel araştırmaların da odak noktası haline geldi.

Frank Morris ve Anglin kardeşlerin hayatta kalıp kalmadığı konusunda spekülasyonlar, günümüzde de sürüyor. 2022 yılında, ABD Mareşallik Servisi tarafından dijital olarak yaşlandırılmış portreler yayımlandı; bu görseller, mahkumların yaklaşık 60 yıl sonra nasıl görünebileceğine dair tahminler içeriyor. Bu, kaçış olayının resmi olarak hâlâ bir gizem olduğunu ve üzerinde ciddi çalışmaların sürdüğünü gösteriyor. Alcatraz, 1963’te kapatılmış olsa da, bu kaçış hikayesiyle, popüler kültürdeki yerini sağlamlaştırmaya devam ediyor. Geride, yalnızca yüksek duvarlar değil, çözülmemiş bir gizem ve bilimsel olarak hâlâ tartışılan bir kaçış senaryosu kaldı.

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsiniz

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırmayın ve ücretsiz e-posta aboneliğinizi hemen başlatın.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Haber Dönüşüm ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin