Karaciğer Sağlığı ve Kanser Riski
Dünya genelinde kanser hastalıklarının en fazla metastaz yaptığı organ olarak bilinen karaciğer, sağlığımızı tehdit eden pek çok hastalığa ev sahipliği yapmaktadır. Liv Hospital Ulus Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Koray Acarlı, karaciğer hastalıklarına karşı dikkat edilmesi gereken önemli noktaları ve beslenme alışkanlıklarını vurguladı. Özellikle devetabanı dikeni, kahve ve enginar tüketiminin karaciğer sağlığı üzerindeki olumlu etkilerine dikkat çekti.
Prof. Dr. Acarlı, “Yapılan araştırmalar, kahvenin belirli bir miktarda tüketildiğinde metabolizmayı hızlandırdığı ve karaciğer hastalıkları ile kanserine karşı koruyucu bir etki gösterdiğini ortaya koymaktadır. Ayrıca, kahvenin uzun vadede Parkinson gibi nörodejeneratif hastalıklara karşı koruyucu bir rolü olduğu da biliniyor. 2017 yılında yayımlanan geniş ölçekli bir çalışmada, kahvenin koruyucu özellikleri önemli ölçüde kanıtlanmıştır” dedi.
Alkol ve Karaciğer Sağlığı
Karaciğer hastalıklarının başlıca nedenleri arasında alkol tüketiminin önemli bir yer tuttuğunu belirten Prof. Dr. Acarlı, “Özellikle batı toplumlarında alkol, karaciğer hastalıklarının en yaygın tetikleyicisidir. Her şeyin fazlası zararlıdır; aşırı alkol, sigara ve obezite, karaciğer kanseri riskini artırmaktadır. Bununla birlikte, devetabanı dikeni ve enginarın tüketilmesinin karaciğere faydası bulunmaktadır. Karaciğerdeki en bilinen zararlı madde alkol olup, aşırı kullanımı karaciğer hasarına yol açmaktadır” diye ekledi.
İyi Huylu Tümörler ve Takip Süreci
İyi huylu tümörlerin zamanla kötü huylu hale gelebileceğine dikkat çeken Acarlı, “İyi huylu tümörler, zamanla kötüleşme riski taşır. Bu nedenle, bu tümörlerin yakından takip edilmesi oldukça önemlidir. Büyüme eğilimi gösterdiğinde ya da bir farklılık ortaya çıktığında, kötüleşmeden cerrahi müdahale ile hastayı korumak gerekmektedir” ifadelerini kullandı.
“Kötü huylu tümörler, dünya genelinde kanser ölümlerinin ikinci en yaygın sebebidir ve genellikle karaciğer hastalarında görülme oranı %80-90 civarındadır. Bu nedenle, hastaları takip ederken karaciğer fonksiyonlarının bozulmasını beklemek yerine, düzenli görüntülemeler yaparak kötü huylu tümör gelişimini önceden tespit etmek büyük önem taşımaktadır. Erken dönemde yakalanan küçük kötü huylu tümörler, cerrahi müdahale ile başarılı bir şekilde tedavi edilebilir” dedi.
Karaciğer Hastalıklarından Korunma Yöntemleri
Hastalıklardan korunmak için dikkat edilmesi gereken unsurları anlatan Prof. Dr. Acarlı, “Karaciğer hastalıklarının ileri evre belirtileri arasında halsizlik, kilo kaybı, iştahsızlık ve sarılık gibi bulgular yer almaktadır. Bu belirtiler ortaya çıktığında, genellikle iş işten geçmiş olmaktadır. Kanser, en fazla karaciğer hastalıkları ile ilişkili olduğu için, kendimizi korumak adına gerekli önlemleri almalıyız” dedi.
- Hepatit B aşısı olunmalı.
- Hepatit C için dikkatli olunmalı; kan yoluyla bulaşabilen bu hastalıkta başkalarının kanıyla kirlenmiş manikür ve pedikür malzemeleri kullanılmamalıdır.
- Cerrahi aletler de bu riskin bir parçasıdır; bu nedenle hijyen çok önemlidir.
Karaciğer Yağlanması ve Safra Kesesi Hastalıkları
Karaciğer yağlanması ve safra kesesi hastalıkları hakkında da bilgi veren Prof. Dr. Acarlı, “Günümüzün modern hastalığı olarak kabul edilen karaciğer yağlanması, dünya genelinde özellikle batı toplumlarında en sık karşılaşılan sağlık sorunlarından biridir. Karaciğer, yağ biriktiren bir organ olup, başlangıçta belirgin bir şikayet oluşturmasa da zamanla siroz ve kanser riskini artırabilir. Kişinin kilolu olması şart değildir; kimyasal kullanımlar ve metabolik bozukluklar da karaciğer yağlanmasına sebep olabilir” şeklinde konuştu.
“Safra kesesi içerisinde büyük taşlar oluşabilir ve bu taşlar, kronik tahriş ve uyarılar sonucunda safra kesesi kanserine neden olabilir. Safra kesesinin erken belirtileri genellikle yoktur ve bu hastalık çoğunlukla tesadüfen tespit edilir. Eğer safra kesesi kanseri erken teşhis edilmezse, komşu organlar aracılığıyla karaciğere sıçrayarak ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir” diyerek sözlerini tamamladı.