Aşırı Tuz Tüketiminin Belirtilerine Dikkat! Sağlığınızı Koruyun!

asiri-tuz-tuketiminin-belirtilerine-dikkat-sagliginizi-koruyun-a8pq8BJH.jpg

Aşırı Tuz Tüketiminin Sağlığımıza Etkileri

Aşırı tuz tüketimi, yüksek tansiyon ve kalp hastalıklarının riskini artıran önemli bir faktör olarak karşımıza çıkıyor. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), yakın zamanda yayımladığı bir rehberle, dünya genelinde yaygın bir sağlık sorunu haline gelen aşırı tuz alımına karşı önlem alınması gerekliliğini vurguladı. DSÖ, günlük sodyum alımının 2 gramın altına düşürülmesini ve geleneksel sofra tuzu yerine potasyum içeren düşük sodyumlu tuz alternatiflerinin (LSSS) kullanılmasını önermektedir. Kurum, aşırı tuz tüketiminin azaltılması halinde, 2030 yılına kadar dünya genelinde yaklaşık 7 milyon hayatın kurtulabileceğine dikkat çekti.

Türkiye’de ise kişi başına günlük ortalama tuz tüketimi, 10 ile 15 gram arasında değişiklik göstermektedir. Bu miktar, DSÖ’nün önerdiği seviyenin beş katı kadar yüksek bir orandır. Uzmanlar, özellikle hazır gıdalarda gizli sodyum miktarının oldukça yüksek olduğunu belirtiyor.

“DSÖ’nün Önerileri Dikkate Alınmalı”

Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Okay Abacı, Türkiye’deki tuz tüketiminin dünya ortalamasının çok üzerinde olduğunu ifade etti. DSÖ’nün tuz tüketimine dair yayımladığı rapora atıfta bulunan Abacı, şu şekilde konuştu: “Fazla tuz alımı, hipertansiyonun en önemli nedenlerinden biri olarak öne çıkmakta ve bu durum, uzun vadede kalp krizi, inme, kalp yetmezliği gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabilmektedir. Araştırmalar, düşük sodyumlu tuz kullanan bireylerin sistolik ve diyastolik tansiyon seviyelerinin daha düşük olduğunu göstermektedir. Ülkemizdeki beslenme alışkanlıkları göz önüne alındığında, DSÖ’nün önerilerini dikkate almak, kalp hastalıklarından korunma açısından kritik bir öneme sahiptir.”

Tuz tüketiminin kontrol altına alınmasının gerekliliğini vurgulayan Abacı, şu tavsiyelerde bulundu:

  • Sofrada yemeklere fazla tuz eklemekten kaçınılmalı.
  • Paketli gıdaların etiketlerini okuyarak düşük sodyumlu ürünler tercih edilmelidir.
  • Geleneksel tuz yerine potasyum içeren düşük sodyumlu alternatiflere geçilmelidir.
  • Bol su tüketimi ihmal edilmemelidir.
  • Potasyum açısından zengin sebze ve meyveler beslenmeye dahil edilmelidir.
  • Evde yemek yaparken baharatlar ve doğal aromalar kullanılarak tuz miktarı azaltılmalıdır.

Prof. Dr. Abacı, sağlıklı bir yaşamın temelinin dengeli ve bilinçli beslenme olduğunu belirterek, “Tuz tüketimini azaltarak yüksek tansiyonu kontrol altına almak, kalp hastalıklarından korunmak ve daha sağlıklı bir yaşam sürmek mümkündür” değerlendirmesinde bulundu.

Exit mobile version