Urbain Le Verrier ve Neptün
Gökbilimci ve matematikçi Urbain Le Verrier, 1846 yılında daha önce insanlar tarafından görülmemiş bir gezegenin yerini bulmaya çalıştı. Uranüs, Newton’un yerçekimi teorisinin öngördüğünden farklı bir hareket sergiliyordu. Farklılıklar küçük olmasına rağmen, Uranüs’ün gözlemlenen yörüngesi ile Newton fiziğinin onun yörüngesini tahmin etme şekli arasında bir fark vardı. Temmuz ayında Le Verrier, farkın Uranüs’ün ötesinde başka bir gezegenle açıklanabileceğini öne sürdü ve daha önce bilinmeyen bu cismin yörüngesine ilişkin tahminlerde bulundu.
Merkür ve Vulcan Arayışı
Chip’in aktardığı ayrıntılarda yer verdiğine göre bir matematikçi ve bir gökbilimci olarak, matematik hesaplamalarıyla bulduğu bu nesneyi artık teleskopla bulmakla ilgilenmiyordu ve onu arama görevi Alman gökbilimci Johann Gottfried Galle’ye düştü. 23 Eylül 1846’da Galle, Le Verrier’in gezegenin bulunması gerektiğini tahmin ettiği noktayı inceledi ve bu noktadan sadece 1 derece uzakta Neptün gezegeninin yer aldığını buldu.
Newton’un yasalarını kullanarak yeni bir gezegen keşfeden Le Verrier, daha sonra Merkür’ü incelemeye başladı. Güneş’e çok yakın olan Merkür, Güneş Sistemimizde gözlemlenmesi en zor gezegen olarak dikkat çekiyor. Le Verrier, Newton fiziğini kullanarak Merkür’ün yörüngesini çizme görevini üstlendi. Ancak Merkür’ün yörüngesindeki garip yalpalama için bariz bir açıklama bulunamadı.
Vulcan gezegeni için arayış sürdü ve pek çok gökbilimci Vulcan’ı gözlemlediklerini bildirdi. Ancak gezegen aslında gözlemlenen diğer nesnelerle açıklanabildi. Le Verrier’in matematiğinin önerdiği Vulcan gezegeni, Einstein’ın genel görelilik teorisiyle beraber yok oldu. Einstein’ın teorisi, yalpalamanın nedeninin ekstra bir gezegen olmadan da Merkür’ün yörüngesini açıklayabileceğini ortaya koydu.
Dolayısıyla Einstein’ın teorisi, daha fazla gezegen olmasını gerektirmeden hem Merkür’ün yörüngesini hem de diğer gezegenlerin yörüngelerini açıklayabiliyordu.