FIFA, Marco Curto’ya Cezayı Açıkladı
FIFA, İtalya’nın Como takımında forma giyen Marco Curto’ya, ırkçı tacizde bulunduğu gerekçesiyle 10 maç men cezası verdi. Bu olay, temmuz ayında Marbella’da oynanan bir hazırlık maçında gerçekleşti. Curto, Wolverhampton forveti Hwang Hee-chan’a ırkçı bir davranışta bulundu. Cezanın 5 maçı ise iki yıl süreyle ertelendi. Ayrıca, Curto’nun toplum hizmeti yapması ve bir eğitim programına katılması da kararlaştırıldı.
Olay, hazırlık maçının ikinci yarısında meydana geldi. Hwang’ın takım arkadaşı Daniel Podence, maç sonrasında çıkan tartışmada rakibine yumruk atınca kırmızı kartla oyundan atıldı. Yaşanan bu üzücü olay sonrası Wolverhampton kulübü, durumu İtalya Futbol Federasyonu’na ve UEFA’ya bildirdi. Ancak UEFA, bu maçın kendi yetki alanında olmadığını belirterek herhangi bir müdahalede bulunmadı.
Hwang’ın Güney Kore vatandaşı olması nedeniyle, Kore Futbol Federasyonu da olaya dahil olarak durumu FIFA’ya taşıdı. FIFA’dan yapılan açıklamada, “Marco Curto, ayrımcı davranıştan dolayı suçlu bulundu ve 10 maç men cezası aldı. Cezanın beş maçı, iki yıl süreyle ertelendi. Ayrıca, oyuncunun toplum hizmetinde bulunması ve FIFA tarafından onaylı bir kurumda eğitim görmesi kararlaştırıldı” ifadeleri kullanıldı.
25 yaşındaki İtalyan savunmacı Curto, olayın üzerinden bir hafta geçmeden Serie B takımlarından Cesena’ya kiralık olarak transfer oldu.
Wolves’tan Açıklama
Wolverhampton’ın futbol operasyonları ve idari direktörü Matt Wild, süreç boyunca destek veren Futbol Federasyonu’na teşekkür etti. Wild, “Oyuncuya verilen bu ceza, ırkçılık ve ayrımcılığın futbolda ve toplumda asla kabul edilemeyeceğini açıkça ortaya koyuyor. FIFA’nın bu konuda kararlı adımlar atması, ciddi olayların ciddi sonuçlar doğurması gerektiğini gösteriyor,” dedi.
Ayrıca, Wolves kulübü olarak ırkçılığa ve ayrımcılığa karşı mücadele edeceklerini ve tüm bireylerin saygı gördüğü bir ortam yaratma konusundaki kararlılıklarını sürdüreceklerini vurguladı. Bu olay, futbolun sadece bir spor dalı olmadığını, aynı zamanda sosyal sorumluluk gerektiren bir platform olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.