DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan’ın Savaş ve Barış Üzerine Açıklamaları

dem-parti-es-genel-baskani-tuncer-bakirhanin-savas-ve-baris-uzerine-aciklamalari-iEK1ClNn.jpg

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan’ın Açıklamaları

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, partisinin Parti Meclisi (PM) toplantısı öncesi gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu.

Suruç’ta Katledilen 33 Kişiyi Andı

Konuşmasına, 9 yıl önce Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinde IŞİD tarafından gerçekleştirilen bombalı saldırıda hayatını kaybeden 33 kişiyi anarak başlayan Bakırhan, “Bu 33 düş yolcusunu saygı ve minnetle anıyorum. Onların halklar arasında kurmaya çalıştığı barış, demokrasi, özgürlük ve dayanışma köprüsünü büyüterek devam ettireceğimizin sözünü arkadaşlarımıza veriyoruz. Bu katliamı yapanları ve katliamın alt yapısını oluşturanları buradan kınıyorum” dedi.

Savaş İktidarların İsteği

Bakırhan, konuşmasında şu noktalara değindi:

  • “Dünyada çatışmalar ve savaşlar derinleşerek devam ediyor ve bir türlü çözüme kavuşturulamıyor. Bunun sebebi, savaş bölgelerinde dünyanın hegemonik güçlerinin bulunmasıdır.”
  • “Birçok ülkede seçimler oldu, yönetimler değişiyor. Ancak bölgemizde iki temel başlık dikkat çekiyor: Birincisi savaş, ikincisi siyasi karmaşa. Bu siyasi boşluğu, kapitalist neoliberal politikalarla doldurmaya çalışan otoriter iktidarlar mevcut.”
  • “Bizim örgütlenmediğimiz ve halkların güçlü bir mücadele yürütmediği yerlerde, hegemonik güçler bu boşluğu doldurmaya çalışıyor. Bu savaşların derinleşmemesi için halkların iradesi ile çözülmesi gerektiği inancıyla mücadeleye devam ediyoruz.”
  • “Savaşları isteyenler Suriye’deki, Irak’taki, Ukrayna’daki ve Lübnan’daki halklar değil. Savaşı, otoriter mantığa sahip iktidarlar istiyor. İktidarlar, Afrin’in demografik yapısını değiştirmeyi göze alıyor ve bunun sonucunda insanların perişan olmasını, katledilmesini umursamıyorlar.”

“Türkiye’de 2015 sonrası siyaset tekrar güncellendi. İktidar her kaybettiğinde, kaybedeceğini anladığında, coğrafyamızda savaş ve çatışma peşinde koşuyor.”

Halk Açlık ve Sefalet İçinde

Bakırhan, “Halk açlık ve sefalet içinde. Emekliler geçim derdindeyken, ülkede büyük bir yoksulluk yaşanırken, iktidar Rojava’da ve Federe Kürdistan Bölgesi’nde bir çatışma ve savaş peşinde koşuyor. Bu duruma itiraz ediyoruz, kabul etmiyoruz. Bu savaş, AKP-MHP iktidarının savaşıdır; Türkiye halklarının savaşı değildir.”

Esmanur’un Katili Bu İktidardır

Derin bir yoksulluk varken, Türkiye’nin ana gündemi savaş ve çatışmadır. “Dün Viranşehir’den Bursa’ya giden tarım işçilerinin traktörü devrildi. Traktörün altında 15 yaşındaki Esmanur ve ablası kaldı. İşte bu savaş ve çatışmayı isteyenlere lanet olsun. Türkiye’nin ekonomisini, Kürtlerin demokratik özgürlüklerine ve statüye kavuşmasını engellemek için Rojava ve Federe Kürdistan Bölgesi’ne döken bu iktidar, Esmanur’un katilidir.”

Çözüm Neden Kürtler İçin Yok?

Bakırhan, Erdoğan’ın Kıbrıs’ta yaptığı konuşmayı hatırlatarak, “Müzakereye, görüşmeye Kıbrıs’ta kalıcı barışı sağlamaya hazırız” diyor. Peki ama niçin Kürtlere çözüm eli uzatılmıyor? Çözüm niye sadece diğer güçler için var?” diye sordu. “Kürtler o kadar mı düşman? Malazgirt’ten bugüne kadar ortak bir kader birliği yapmış olan, en zor günlerde birlikte durmuş olan Kürtlere çözüm eli neden yok?” şeklinde konuştu.

Bu Zorba Düzeni Yenilgiye Uğratacağız

Bakırhan, “Bu zorba düzeni bir gün mutlaka yenilgiye uğratacağız. 31 Mart’ta bu zorbalığa karşı Türkiye halkları çok önemli bir cevap verdi. Şimdi, bu zorba, zulüm ve sömürü düzenine karşı iradeyi ortaya koyma ve halklarla buluşma sorumluluğundayız.” diyerek, örgütlenmenin önemine vurgu yaptı. “Örgütlenme yoksa mücadele yok. Eğitim yoksa bir parti yok. Örgütlenme ve eğitim, önümüzdeki dönemde üzerinde durmamız gereken en önemli konular.” dedi.

Exit mobile version