TÜRK-İŞ’in Açlık ve Yoksulluk Sınırı Araştırması: Kasım 2024 Sonuçları
TÜRK-İŞ, çalışanların yaşam standartlarını belirlemek ve temel ihtiyaç maddelerindeki fiyat değişimlerinin aile bütçesine etkilerini ortaya koymak amacıyla her ay düzenlediği “Açlık ve Yoksulluk Sınırı Araştırması”nın Kasım 2024 sonuçlarını açıkladı. Araştırmaya göre, Kasım ayında dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için gerekli olan gıda harcaması tutarı, yani “açlık sınırı”, 20 bin 562 lira olarak hesaplandı. Ayrıca, gıda, giyim, konut, ulaşım, eğitim, sağlık gibi diğer zorunlu harcamaların toplam tutarını ifade eden “yoksulluk sınırı” ise 66 bin 796 lira olarak belirlendi. Bekar bir çalışanın “yaşama maliyeti” ise aylık 26 bin 712 lira olarak tespit edildi. Ekim ayında açlık sınırı 20 bin 432 lira, yoksulluk sınırı 66 bin 553 lira, bekar bir çalışanın yaşama maliyeti ise 26 bin 527 lira olarak kaydedilmişti.
TÜRK-İŞ’in verilerine göre mutfak enflasyonu Kasım 2024 itibariyle aşağıdaki gibi gerçekleşti:
- Ankara’da yaşayan dört kişilik bir ailenin gıda için yapması gereken asgari harcama tutarındaki artış, bir önceki aya göre %0,64 oranında gerçekleşti.
- On aylık değişim oranı %42,47 oldu.
- Son on iki ay itibariyle değişim oranı ise %46,60 olarak hesaplandı.
- Yıllık ortalama artış ise %67,20 olarak belirlendi.
ASGARİ ÜCRETİN YETERSİZLİĞİ
TÜRK-İŞ tarafından yapılan açıklamada, yaşam maliyetinin asgari ücreti 7 bin lira aştığına dikkat çekilirken, mevcut asgari ücretin dört kişilik bir aile için sadece 7 gün yettiği vurgulandı. TÜRK-İŞ açıklamasında şu ifadelere yer verildi:
“Giderek artan hayat pahalılığı, gelir dağılımındaki adaletsizlik ve vergi sistemindeki eşitsizlik, özellikle işçiler ve dar gelirli toplum kesimlerinin yaşam standartlarını daha da zorlaştırmakta ve her geçen gün bu zorluklar artmaktadır. Bugün itibarıyla mevcut asgari ücret, dört kişilik bir aile için yalnızca 7 gün yeterli olmaktadır. İnsan onuruna yaraşır bir gelir düzeyinin sağlanması anayasal bir hak olmasına rağmen, milyonlarca çalışan, ailesiyle birlikte düşük ve yetersiz gelirle hayatını sürdürmek zorunda kalmaktadır. Ekonomik krizden çıkış için çalışanlardan özveri beklenmektedir. Daha önce de belirttiğimiz gibi, ücretli çalışanlar enflasyonun nedeni değil, mağdurlarıdır. Ülkemizde gelir ve servet eşitsizliğini dengeleyecek adil bir vergi sistemine ve bütüncül sosyal politikalara acilen ihtiyaç duyulmaktadır.”