Şimşek’ten Enflasyonu Düşürmenin Yenilikçi Yöntemleri

simsekten-enflasyonu-dusurmenin-yenilikci-yontemleri-NCl1QxCm.jpg

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in Açıklamaları

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, hafta sonu gerçekleştirilen Ekonomik Koordinasyon Kurulu (EKK) toplantısının ardından gazetecilere önemli bilgiler verdi. Şimşek, enflasyonu düşürme konusunda kararlı olduklarını vurguladı ve enflasyon oranlarının 2022 yılında yüzde 64, 2023’te ise yüzde 65 seviyesinde gerçekleştiğini hatırlattı. “Yılı yüzde 44-45 aralığında kapatacağız” diye belirtti ve Merkez Bankası’nın bu konudaki tahminine dikkat çekti. “Enflasyon düşüyor.” şeklinde bir mesaj verdi.

Bütçe Açığında 2025 Hedefi

Şimşek, 2025 yılı itibarıyla enflasyonun daha da düşmeye devam edeceğini ifade ederek, “Para politikası, gecikmeli etkide bulunuyor. Para politikasının dezenflasyonist sürece katkısının devam edeceği bir süreçteyiz.” dedi. Gecikmeli etki 18 ay boyunca devam edecek. 2025’te bütçe açığını yaklaşık yüzde 5’ten yüzde 3 seviyelerine düşürmeyi hedeflediklerini belirten Şimşek, bu düşüşün dezenflasyonist etkilere de yol açacağını vurguladı.

Enerji Fiyatlarında Değerlendirme Söz Konusu

Enerji fiyatları hakkında da önemli bilgiler veren Şimşek, “Yönetilen/yönlendirilen fiyatlar konusunda maksimum hassasiyeti gösteriyoruz.” diyerek, doğal gaz ve elektrik fiyat artışlarının 2024’te yüzde 38 civarında olacağını ifade etti. Şimşek, akaryakıt ve tütün ürünleri üzerindeki ÖTV oranlarının enflasyon hedefini tehlikeye atmayacak şekilde yönetileceğini söyledi. Özellikle son 6 aylık yurt içi ÜFE oranlarına dikkat çekerek, “2025 enflasyonu tehlikeye atmayacak şekilde olacak.” dedi.

Gıda Arzı ve Yapısal Reformlar

Önceliklerinin gıda arzını artırmak olduğunu belirten Şimşek, Tarım ve Orman Bakanlığı’na sulama, toplulaştırma ve gıda lojistiği gibi konularda destek vermeye devam edeceklerini ifade etti. Bütçede gıda arzını önceliklendireceklerini vurgulayan Şimşek, bu adımın arz yönlü dezenflasyon için kritik olduğunu belirtti. Ayrıca, sosyal konut arzını artırmanın da arz yönlü politikaların önemli bir bileşeni olduğunu dile getirdi.

Küresel Entegrasyonun Önemi

Şimşek, sektörel ya da ürün bazında tekelleşmeye izin verilmemesi gerektiğinin altını çizdi. Piyasaya girişin ve çıkışın kolaylaştırılmasının yanı sıra küresel entegrasyonun güçlü bir şekilde devam ettirilmesinin önemini vurguladı. “Rekabetin olduğu bir ortamda verimlilik ve inovasyon vardır. Bu da dezenflasyonist bir etki yaratır.” dedi. Avrupa Birliği (AB) ile Gümrük Birliği’nin güncellenmesinin önemine de değinen Şimşek, kamu alımları reformunun bu bağlamda kritik bir reform olduğunu belirtti.

Kur Korumalı Mevduat (KKM) ile İlgili Gelişmeler

Kur Korumalı Mevduat (KKM) konusunda da açıklamalarda bulunan Şimşek, “Piyasaları bozmadan KKM’den çıkış sürecine devam edeceğiz.” dedi. Geçtiğimiz yıl ağustosta 144 milyar dolarla zirveye çıkan KKM bakiyesinin şu anda 30-35 milyar dolar aralığına düştüğünü ifade etti. Şimşek, tüzel kişilerin kurumlar vergisi istisnasını kaldırarak KKM’yi daha az cazip hale getirdiklerini, bireylere ilişkin de stopaj getirdiklerini belirtti.

Tüketici Kredileri Üzerine Değerlendirmeler

Tüketici kredileri hakkında da bilgi veren Şimşek, “Tarım, ihracat, yatırım ve esnaf alanlarında herhangi bir kredi sınırlamamız yok.” dedi. İhracatta reeskont kredisi verdiklerini hatırlatan Şimşek, bu alanda son bir yıldaki kredi miktarının 531 milyar lira olduğunu belirtti. Gelecek yıl çiftçilere 160 milyar lira faiz sübvansiyonu sağlayacaklarını, esnafa yönelik olarak da kredilerin faizinin yarısını devlet olarak karşılayacaklarını söyledi. Ancak, tüketici kredilerinin sübvanse edilmeyeceğini vurguladı.

Şimşek, enflasyonun düştüğünü belirterek, “Önümüzdeki dönemde finansmana erişim bütün kesimler için daha da iyileşecek ve koşullar daha elverişli hale gelecek.” diyerek, küresel koşulların da daha destekleyici bir hal aldığını ifade etti.

Exit mobile version