OZAN BİNGÖL
05.09.2024 tarihinde Mükerrer Gazete’de yayımlanan 2025-2027 Orta Vadeli Programı (OVP), önümüzdeki üç yıl için önemli bir yol haritası sunuyor. Peki, bu OVP asgari ücretli, memurlar, emekliler ve dar gelirli vatandaşlar için ne anlama geliyor? OVP’nin vatandaşı doğrudan ilgilendiren bazı önemli başlıklarına aşağıda yer veriyoruz.
ÖNÜMÜZDEKİ 3 YILDA DAHA FAZLA VERGİ ÖDEYECEĞİZ
OVP’ye göre, önümüzdeki üç yıl boyunca hem vergi miktarında hem de Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH) oranında artış söz konusu. Bu durum, reel vergi yükümüzün artacağı anlamına geliyor.
Yıllar | Vergi Tahsilat Hedefi |
2024 (GT) | 7 trilyon 687 milyar TL |
2025 (P) | 11 trilyon 242 milyar TL |
2026 (P) | 13 trilyon 326 milyar TL |
2027 (P) | 15 trilyon 186 milyar TL |
TOPLAM | 47 trilyon 442 milyar TL |
Kaynak: 2025-2027 OVP
2023 yılında vergi gelirlerinin GSYH’ya oranı yüzde 17,1 iken, 2025 ve sonraki yıllarda bu oran yüzde 18,3’e yükselebilir. Yani, reel anlamda vergi yükümüz artacak.
MEMUR ZAMMI YÜZDE 20-25’LERDE KALABİLİR
OVP verilerine göre, 2025 yılında vergi gelirlerindeki artış hedefi, 2024 yılına göre yüzde 46 olarak belirlenmiştir. Merkezi Yönetim personel harcamalarındaki artış oranı ise yüzde 30 olarak öngörülmektedir. Yeni istihdamları da göz önünde bulundurduğumuzda, önümüzdeki yıl memurlara yapılacak zam oranının yüzde 20-25 civarında olabileceği tahmin edilmektedir. Bu durumda, vergi artışlarından kaynaklanan yük, memurlar, emekliler ve asgari ücretliler üzerinde de hissedilecektir.
EN BÜYÜK TASARRUF YATIRIMLARDA
OVP’deki yatırım harcama tahminlerine baktığımızda, 2024 yılında 1 trilyon 92 milyar lira olan sermaye giderlerinin 2025 yılında sadece 1 trilyon 102 milyar liraya çıkarılacağı öngörülmektedir. Bu artış, yüzde 1’in bile altında kalmaktadır. 2024 yıl sonu itibarıyla beklenen yüzde 40’lar düzeyindeki enflasyon artışını göz önünde bulundurursak, yatırımların reel anlamda azalmış olduğu anlaşılmaktadır. Bu durum, önümüzdeki yıl en büyük tasarrufun yatırımlardan yapılacağı anlamına geliyor ve kamu altyapı açığı oluşturabilecek, istihdamı azaltacak tehlikeli bir durumu işaret ediyor.
SGK, KÖİ’LER VE GÖREV ZARARLARI BÜTÇENİN KARA DELİĞİ OLACAK
2025 yılında bütçe harcamaları içinde en yüksek oranlı artışın cari harcama kaleminde olacağı öngörülmektedir. Cari harcamaların yüzde 45 oranında artacağı tahmin edilmekte ve 14,7 trilyon liralık 2025 harcamasının 5,8 trilyonu cari transferlere gidecektir. Bu transferler içinde en büyük payın sosyal güvenlik kurumlarına yapılacak ödemelerde olacağı dikkate alındığında, önümüzdeki dönemde sosyal güvenlik açıklarının önemli bir sorun oluşturacağı ve bütçe için bir kara delik haline geleceği anlaşılmaktadır. Ayrıca kamu bankalarına yapılacak görev zararı ödemeleri ile Kamu-Özel İşbirliği (KÖİ) projeleri için verilen pek çok garanti ödemesinin de cari transferler kaleminden yapılacağı dikkate alındığında, bütçenin önemli bir kısmının nereye aktarılacağı net bir şekilde ortadadır.
FAİZ GİDERLERİ ARTARAK DEVAM EDECEK
2024 yılı sonunda 1 trilyon 297 milyar lira faiz gideri gerçekleşeceği öngörülmektedir. Ancak takip eden yıllarda bu gider kaleminin büyümesi beklenmektedir. 2025 yılında 1,9 trilyon lira, 2026 yılında 2,3 trilyon lira ve 2027 yılında 2,5 trilyon lira faiz giderimiz olacaktır. Bu faiz giderleri içinde, Kur Korumalı Mevduat (KKM) nedeniyle Merkez Bankası kaynaklarından yapılmaya devam eden ödemeler yer almamaktadır. Yani, vergilerimizin önemli bir kısmı faiz gideri olarak harcanacaktır.
Sonuçta:
Yüksek bütçe açıklarının devam edeceği, trilyonlarca lira faiz ödemesinin yapılacağı, sosyal güvenlik sistemindeki kara deliğin artarak büyüyeceği, KÖİ projeleri için yüzmilyarlarca liranın ödeneceği ve nihayetinde vatandaşın vergi yükünün artacağı bir dönem bizleri bekliyor. Bu süreçte tasarrufların yatırımlardan ve dar gelirli vatandaşların maaşlarından yapılacağı öngörülmektedir. Bir kez daha vurgulamak gerekirse, “Vergiyi tavana, geliri tabana yaymak” yerine, mevcut sistem “Vergiyi tabana, geliri tavana yaymış” durumdadır. Zor yıllar önümüzde ve umarız ki bu süreç halkımız için daha az sıkıntılı geçer.