Dünya ve Türkiye’de Ekonomik Kaygılar: Enflasyon, Gençlik ve Umut

dunya-ve-turkiyede-ekonomik-kaygilar-enflasyon-genclik-ve-umut-VupDadaK.jpg

Son Dönemde Dünya Ne ile Kaygılanıyor, Türkiye’de Nasıl Bir Farklılaşma Var?

Ipsos, son on yıldır 29 ülkede 20 bini aşkın bireyle gerçekleştirdiği “Dünyanın Endişeleri Araştırması” ile küresel kaygıları detaylı bir şekilde analiz ediyor. Enflasyon, iki yılı aşkın bir süredir, en büyük küresel endişe kaynağı olarak öne çıkıyor. Katılımcıların %33’ü enflasyonun ülkelerini etkileyen en büyük üç sorun arasında olduğunu ifade ediyor. Türkiye, Temmuz 2024 sonuçlarına göre enflasyondan kaygı duyan ülkeler arasında ilk sırada yer alıyor. Her 10 kişiden altısı, Türkiye’nin en önemli sorununun enflasyon olduğunu belirtiyor. Kaygı duyulan beş konudan üçü, doğrudan veya dolaylı olarak ekonomi ile ilgili; enflasyon, işsizlik ve yoksulluk. Ayrıca 29 ülkede, göç konusundaki kaygı da 12 ay öncesine göre 3 puan artış gösterdi. Bu kaygı, 10’uncu sıradan 7’nci sıraya yükseldi. Polonya, Kanada ve İspanya, yıl bazında en büyük kaygı artışı yaşayan ülkeler arasında yer alıyor. Türkiye ise %38 ile en kaygılı ülke olmaya devam etti.

Türkiye’de Ciddi Bir Gelir Erimesi ve Hayat Pahalılığı Var. Bugün Yurttaşın En Temel Sorunları Neler?

Ipsos Gündeme Dair Araştırması’nın Temmuz ayı sonuçlarına göre, her 10 kişiden sekizi en önemli sorunun ekonomi olduğunu ifade ediyor. Türkiye’nin genel durumu ve ekonomisine yönelik görüşler uzun süredir değişmiyor. Her dört kişiden yaklaşık üçü, son bir yıldır genel durum ve ekonomiden memnun değil. Ülkemizde toplum, olağanüstü olaylar yaşanmadığı sürece her zaman en önemli sorun olarak ekonomiyi görür; şu anda da eğitim, sağlık, çevre, doğal afet gibi diğer tüm konuların ikinci planda kaldığı bir dönemden geçiyoruz. Temmuz ayında dikkat çeken bir diğer sorun ise mülteciler. En önemli sorununun göçmenler olduğunu belirtenlerin oranı %12’ye yükseldi ki bu, bugüne kadar hiç görülmemiş bir oran.

Gelecekten Umutlu Olma Seviyesi Nasıldır?

Bugün Türkiye’de yaşayan her dört kişiden üçü, Türkiye’nin genel durumundan memnun değil. Her 10 kişiden yedisi de yakın gelecek için umutlu değil. Gündemimizin en sıcak konularından biri olan enflasyon, geleceğe dair umutları da olumsuz etkiliyor. Her 10 kişiden altısı, ekonomik durumunun yakın gelecekte daha kötü olacağını düşünüyor. Türkiye’nin 10 yıl sonra daha iyi durumda olacağını düşünenlerin oranı %17 iken, daha kötü olacağını düşünenlerin oranı ise %44. AB, C1 SES grubunun, kadınların ve 55 yaş üstü bireylerin bu konuda istatistiksel olarak biraz daha umutsuz olduğu gözlemleniyor. Her iki kişiden birinin gelecekten bir beklentisi olmadığı görülüyor. Geleceğe yönelik umutlu olanların oranı ise %16. Genel olarak bakıldığında, 14-17 yaş grubu hariç diğer tüm kırılımlarda her iki kişiden biri umutsuz. Covid-19 salgını, yanı başımızdaki savaşlar, doğal afetler, yüksek enflasyon ve seçim atmosferinin gerilimi, toplum üzerinde derin bir etki yaratıyor. Tüm bu sıkışmışlık içinde umut için bir çözüm bulmak ya da en azından çözümü hissedebilmek istiyoruz.

Gençler Neden Başka Ülke Peşinde?

Haziran ayında açıkladığımız gençlik araştırmasına göre, Türkiye’deki her üç bireyden ikisi hayatından memnun değilken, bu oran gençlerde daha da artıyor. Araştırmamızda “genç” olarak tanımladığımız kitle 18-24 yaş aralığındakiler. Her 10 gençten sekizi, ekonominin mevcut durumunu kötü olarak değerlendiriyor. Yarıdan fazlası, ekonominin önümüzdeki aylarda daha da kötüleşeceğini düşünüyor. Ülkenin genel durumu ve geleceğe yönelik umutsuzluk nedeniyle her dört kişiden biri (%27) başka bir ülkede yaşamak istiyor. Memnuniyetsizlik en çok gençler arasında yaygın. Gençlerin ruh halindeki öne çıkan duygular arasında bıkkınlık ve kafa karışıklığı var. Bu sebepler, yurtdışı arayışlarını etkilemektedir. Ancak gençlerin yurtdışı arayışını yalnızca bir kaçış olarak değerlendirmemeliyiz. Gençler, (özellikle henüz evlenip çocuk sahibi olmamış olanlar) hareket kabiliyetinin yüksek olması, küresel iş fırsatlarına daha açık olmaları ve farklı kültürleri deneyimleme isteği ile gitme arzusunu artırmaktadır.

Türkiye’de Yurttaş En Fazla Nelere İhtiyaç Duyuyor?

Toplumun %80’i huzur ve mutluluk istemektedir. Bu ihtiyaç, kadınlarda, DE sosyoekonomik statü (SES) grubunda ve özellikle 55 yaş üstü bireylerde çok daha yüksek oranda dile getiriliyor. Hastalıklara çare bulunması ise ikinci sırada yer almakta ve bu beklenti kadınlar, düşük sosyoekonomik statüde olanlar ve üst yaş grubunda daha belirgin. Aile kurmak, iyi bir meslek sahibi olmak ve zengin olmak, erkeklerin ve daha genç yaş grubunun hayalleri arasında yer alıyor.

Yurttaşa Göre Kriz En Az Üç Yıl Sürer

Sıkı para ve maliye politikasıyla ekonomi yavaşlayacak, iç pazar tüketiminin de azaltılması hedefleniyor. Bu bağlamda yurttaşın tüketim harcama alışkanlıkları da değişiyor. Ocak 2022’de “Bu durum en az üç yıl sürer” diyenlerin önemli bir kısmı şimdiden yarı yarıya haklı sayılıyor. “Yılın geri kalanında enflasyon nasıl seyreder?” diye sorduğumuzda ise çok önemli bir kısmı, Ocak 2022’de de, 2023’de de ve bu yıl da enflasyonun artarak devam edeceğini belirtiyor. Ekonominin yavaşlamasıyla harcamalarda daha dikkatli olunması bekleniyor; fakat bu durum her tüketici için eşit seviyede sonuçlar doğurmayacak.

Araştırma Sektörü Genel Değerlendirmesi

Türkiye Araştırmacılar Derneği başkanı olarak, araştırma sektörü 2023 yılında bir önceki yıla göre enflasyon oranına yakın bir seviyede büyüme gösterdi. Hacmi itibarıyla ülke ekonomisinden çok daha büyük bir hızla büyümesi gerektiği gerçeği ortada. Araştırmanın karar vericiler için bir yatırım kalemi olduğu anlayışını yerleştirmek, hepimizin önceliği olmalıdır. Çünkü araştırma yapmadan öngörüde bulunmak ve başarılı olabilmek imkânsız hale gelmektedir.

Exit mobile version