Uluslararası Af Örgütü’nden İsrail’e Yaptırımlar İçin Acil Çağrı

uluslararasi-af-orgutunden-israile-yaptirimlar-icin-acil-cagri-w3BOn5z1.jpg

AB Dışişleri Bakanları Toplantısı Öncesi Uluslararası Af Örgütü’nden Önemli Mektup

İngiltere merkezli Uluslararası Af Örgütü, yarın Brüksel’de gerçekleştirilecek olan AB Dışişleri Bakanları Toplantısı öncesinde, AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell ile AB ülkelerinin dışişleri bakanlarına hitaben bir mektup yayımladı. Bu mektupta, örgüt, Borrell ve Avrupalı bakanlara önemli çağrılarda bulunarak, Uluslararası Adalet Divanı’nın (UAD) 19 Temmuz 2024 tarihli danışma görüşünün, İsrail’in uluslararası hukuk ihlallerini sona erdirecek etkili politikalara dönüştürülmesi gerektiğini vurguladı.

Mektupta, mahkemenin, İsrail’in işgal altındaki Filistin topraklarındaki varlığının hukuka aykırı olduğuna dair görüş bildirdiği hatırlatıldı. Ayrıca, mahkeme, İsrail’in bu hukuka aykırı varlığına son verme, tüm yeni yerleşim faaliyetlerini derhal durdurma, yerleşimcileri tahliye etme ve neden olunan zararı telafi etme yükümlülüğü altında olduğunu da belirtti. Bunun yanı sıra, mahkemenin tüm devletlerin, İsrail’in işgal altındaki Filistin topraklarındaki hukuka aykırı varlığını tanımama yükümlülüğü bulunduğunu ve bu durumu sürdürmek için yardım veya destek sağlamama zorunluluğunu vurgu yaptığı ifade edildi.

“Mahkemenin Danışma Görüşü Hiçbir Şüpheye Yer Bırakmıyor”

Uluslararası Af Örgütü Avrupa Kurumları Ofisi Direktörü Eve Geddie’in ifadelerine yer verilen mektupta, AB’nin Doğu Kudüs dahil, Batı Şeria ve Gazze Şeridi’nin İsrail işgali altında olduğunu uzun zamandır kabul ettiği hatırlatıldı. Ancak, AB’nin İsrail’e yönelik politika ve uygulamalarının, İsrail’in işgal altındaki Filistin topraklarındaki hukuka aykırılığı ve bu işgali sürdürmek amacıyla gerçekleştirdiği ciddi ihlalleri ele almakta başarısız olduğu vurgulandı. Geddie, mahkemenin danışma görüşünün hiçbir şüpheye yer bırakmadığını belirtti.

Geddie, İsrail’in işgali ve Filistin topraklarını ilhakı, yerleşim yerleri kurma politikası, topraklara el koyması ve işgal altındaki Filistin topraklarının doğal kaynaklarını sömürmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek, İsrail’in Filistinlilere yönelik ayrımcı politikaları ve uygulamalarının “ırk ayrımcılığı ve apartheid yasağını ihlal ettiğini” dile getirdi.

AB’ye Somut Adım Atma Çağrısı

Eve Geddie, mahkemenin bulgularının açıkça İsrail tarafından işlenen uluslararası hukuk ihlallerine ve üçüncü devletlerin İsrail’in yasa dışı davranışlarını meşrulaştırmama yükümlülüklerine işaret ettiğini belirtirken, şunları kaydetti:

  • “AB üyesi devletlerin silah ve teçhizat tedariki ile yasa dışı İsrail yerleşimleriyle ticaret ve yatırım yapmaları, İsrail’in uluslararası hukuk ihlallerini mümkün kılmakta ve uluslararası hukuktan kaynaklanan yükümlülüklerine aykırı düşmektedir.”
  • “Acımasız, hukuksuz bir işgali sürdüren ve savaş suçları dahil uluslararası hukukun kitlesel ölçekte ciddi ihlallerini gerçekleştiren bir devletle her zamanki gibi iş yapılamaz.”
  • “Gazze’nin açık bir soykırım riski altında acımasızca bombalanması, devlet destekli yerleşimci şiddetindeki ölümcül artış ve Batı Şeria’daki son askeri saldırı, İsrail’in hukuksuz işgalinin ve AB’nin eylemsizliği sayesinde onlarca yıldır devam eden cezasızlığın yan ürünleridir.”

Geddie, AB’nin ateşkes ve yerleşimci şiddetinin durdurulması çağrısının, derhal silah ambargosu uygulanması, İsrail yerleşimleriyle ticaretin yasaklanması ve İsrail’in hukuksuz işgaline son verilmesi için Birleşmiş Milletler nezdinde harekete geçilmesine destek verilmesi gibi somut adımlar atılmadığı sürece boşa çıkacağını da sözlerine ekledi.

Exit mobile version