Suriye’de Yeni Bir Dönem Başlıyor
Pazartesi günü, Suriye, Beşar Esad rejiminin sona ermesiyle birlikte tarihi bir değişim yaşadı. 50 yıllık bir diktatörlük, 11 gün süren yoğun bir askeri taarruzun ardından çöküşe geçti. Hayat Tahrir el-Şam (HTŞ) liderliğindeki muhalif koalisyonun hızla ilerlemesi, Orta Doğu’daki en büyük dönüşümlerden birinin habercisi oldu. Esad’ın ülkeden kaçışı, İran ve Rusya’nın bölgedeki etkisini önemli ölçüde azalttı. Rusya’nın Viyana büyükelçisi Mikhail Ulyanov, Esad ve ailesine sığınma hakkı tanındığını duyurarak gelişmeleri uluslararası kamuoyuna açıkladı. Dünya genelindeki hükümetler, Esad rejiminin çöküşünü coşkuyla karşıladı. ABD Başkanı Joe Biden, Suriye’nin şu an itibarıyla riskli ve belirsiz bir döneme girdiğini belirtti. Biden, “Yıllardır ilk kez ne İran ne Rusya ne de Hizbullah burada etkili bir role sahip” dedi. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ise, “barbarca rejim” olarak nitelendirdiği Esad yönetiminin sona ermesini sevinçle kutladı.
Ancak, HTŞ’nin ABD, Türkiye ve Birleşmiş Milletler tarafından hala terör örgütü olarak tanınması, bu yeni dönemin belirsizliklerini artırıyor. Örgüt, uluslararası hükümetleri ve Suriye’deki azınlıkları güvence altına almak amacıyla imajını yumuşatma çabalarına rağmen, bu statüsünü değiştiremedi.
JEOPOLİTİK DEĞİŞİM
Şam’ın düşüşü, İran’ın müttefiklerine silah sevkiyatını zorlaştırabilir ve Rusya’nın Akdeniz’deki askeri üslerini tehdit altına sokabilir. Esad rejimi, Suriye sınırı üzerinden İran’dan Lübnan’a, Hizbullah’a silah ulaştırıyordu. İsrail, Suriye rejiminin çökmesinde “direkt rol oynadığını” ifade etti. On yılı aşkın bir süredir Türkiye, Lübnan ve Ürdün’de yaşayan milyonlarca mülteci için evlerine dönüş umudu doğdu. Ancak ülkenin yeniden inşası, isyancılar için büyük bir zorluk teşkil etmeye devam ediyor. HTŞ lideri Ebu Muhammed el-Colani, “Bu büyük zaferden sonra bölgede yeni bir tarih yazılıyor” diyerek halkı dayanışmaya ve yeniden yapılanmaya çağırdı.
HAPİSHANELER BOŞALTILDI
Şam’daki Emevi Camii’nde toplanan büyük bir kalabalığa hitap eden Colani, Suriye’nin “İslam ümmeti için bir ışık” olacağını duyurdu. Ancak ülkede yaşanan yaralar henüz taze. HTŞ, Suriye’deki hapishanelerden serbest bırakılan mahkumlar için genel af ilan etti. Bu hapishanelerde, kadınlar ve çocukların küçük hücrelerde, bazen 20 hatta 50 kişi olarak kaldığı görüntüler medyaya yansıdı. HTŞ militanları, halk tarafından coşkuyla karşılandı ve her şehirde Esad ailesinin heykelleri yıkıldı. Pazar günü, serbest bırakılan tutuklular, sevinç içerisinde sokaklara döküldü. Bazı aileler, uzun yıllar sonra yakınlarına kavuşarak gözyaşlarına boğulurken, insan hakları örgütleri halen gizli yeraltı hücrelerinde tutulan diğer tutukluları aramak için ekipler gönderdi. HTŞ’nin ülke genelinde ilan ettiği sokağa çıkma yasağı, insanların evlerine dönmesine sebep oldu.
MEZHEPLER HASSAS NOKTA
Koalisyon güçleri, tam yetkiye sahip geçici bir yönetim kurmak için çalışmalarını sürdürüyor. Colani, ülkedeki farklı mezheplerle barış içinde bir arada yaşamanın önemine vurgu yaptı. Suriye’de, Sünni Müslüman çoğunluğun yanı sıra Hristiyanlar ve Alevi toplulukları da bulunuyor. HTŞ’nin, IŞİD ve El-Kaide ile olan geçmiş bağlantıları, yeni yönetimde getireceği olası değişiklikler konusunda endişeleri artırıyor. Bu esnada, ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı, Suriye’nin orta kesiminde bilinen IŞİD kamplarını hedef alan hava saldırıları düzenledi. Savunma Bakanı Lloyd Austin, Türkiye Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ile bir araya gelerek, sivillerin korunmasının önemini vurguladı. Savaşın sona ermesi, Suriyelilere yeni bir umut getirdi. Ancak yıllarca süren yıkım sonrası ülkeyi yeniden inşa etmek, zaman ve olağanüstü bir çaba gerektirecek.