Dünya Gündemindeki Siyasi ve Ekonomik Gelişmeler

gündem_

Dövize İlişkin BDDK Kararı

BDDK’nın 24.06.2022 tarihli ve 10250 sayılı kararı, banka ve finansal kuruluşlar haricindeki bağımsız denetime tabi şirketlerin kredi başvurusu yaptıkları tarih itibarıyla sahip olduğu yabancı para nakdi varlıklarının Türk lirası karşılığı 15 milyon Türk lirasını aşması ve söz konusu varlıkların şirketin aktiflerinin tamamından ya da satış hasılatının yüzde onundan fazla olması halinde, bu şirketler tarafından Türk lirası cinsinden nakdi ticari kredi kullanılmasının önünü kesmiştir.

Getirilen düzenleme ile döviz kurunun düşürülmesinin amaçlanmıştır. Bunun sonucunda, kısa süre içerisinde dolarda hızlı bir gerileme meydana gelmiş olmasına rağmen, sonrasında dolar tekrar eski seviyesine çıkmıştır. BDDK’nın bu kararının paranın serbest dolaşımını engellediği tartışılmaktadır.

Kararın sebep olduğu etkilerin arasında kur korumalı mevduata yatırım yapılmasının önünü açabileceği ve istenen amacı saptırabileceği iddia edilmektedir. Kimi şirketler faaliyetleri gereği döviz bulundurmak zorundadır bu nedenle gündemdeki karar şirketlerin sistemine de etki edecektir.

Söz konusu karar, kredileri ilgilendirmekten ziyade dövize ilişkin bir karar olarak değerlendirilmektedir.

İngiltere Başbakanı Boris Johnson’ın İstifası

Bir süredir eleştirilerin hedefinde olan Boris Johnson, son dönemde meydana gelen gelişmeler sonucunda Muhafazakâr Parti liderliğinden istifa ettiğini ve partinin yeni lideri belli olduktan sonra başbakanlık görevini noktalayacağını açıklamıştır.

Son olaylar ile tepkiler artmış olsa da Johnson, zaman zaman eleştiri oklarının hedefi olmuştur. Örneğin, koronavirüs kısıtlamaları sırasında Başbakanlık Konutu’nda düzenlenen partilerin sert tepkilere neden olmuştur. Bunun yanı sıra, Rusya-Ukrayna Savaşı gibi güncel krizler ekonomik problemleri tetiklemiştir. Yakın zamanda ortaya çıkan gelişmeler, enflasyonda büyük bir artışı da beraberinde getirmiştir. Ayrıca, Johnson’un istifası sonrasında gelişen süreç, sterlinde büyük değer kaybına yol açmıştır.

En son gündeme taşınan taciz skandalı, Johnson’un koltuğunun sallanmasına sebep olmuştur. Johnson, ilk olarak Muhafazakâr Parti yöneticilerinden Chris Pincher hakkında ortaya çıkan taciz iddialarından haberdar olmadığını öne sürmüştür. Pincher’ın istifasından kısa bir zaman önce Johnson bu konuya ilişkin bazı suçlamaların kendisine aktarıldığını ifade etmiş ve özür dilemiştir. Ancak bu skandal, Johnson’ı istifaya sürükleyen siyasi krizin doğmasına yol açmıştır.

5 bakan, 50’yi aşkın bakan yardımcısı ve hükümet görevlisinin kısa süre içerisinde istifa etmesi, Johnson’ın üzerindeki baskıyı gittikçe artırmıştır. Yaşanan bu siyasi kriz sonrası Boris Johnson, iktidar partisi olan Muhafazakâr Parti liderliğinden istifa etmiştir ve Eylül ayında yapılacak parti liderliği seçimi ile birlikte de başbakanlık görevini bırakacağını belirtmiştir.

Shinzo Abe Suikastı

8 Temmuz günü, Japonya eski Başbakanı Shinzo Abe, Japonya’nın Nara şehrinde konuşma yaptığı esnada fail tarafından ev yapımı bir silahla iki el ateş edilmesi sonucu hayatını kaybetmiştir. Katil zanlısı Tetsuya Yamagami, Abe ile bağlantıları olan Birleşme Kilisesi’ne annesinin yüksek miktarlarda bağışlar yaptığı için maddi olarak zor durumda olduğunu öne sürmüştür. Yamagami, Japonya eski Başbakanının Birleşme Kilisesi’ne verdiği destek nedeniyle onu öldürdüğünü belirtmiştir. Ancak, olayın perde arkası hakkında birçok farklı iddia dolaşmaktadır.

Cinayetten iki gün sonra yapılan seçimleri Abe’nin partisi olan Liberal Demokrat Parti (LDP) kazanmıştır.

Euro/Dolar Paritesi

Rusya-Ukrayna Savaşı sonrası gittikçe derinleşen enerji krizi, eurodaki düşüşün ana sebebi olarak gösteriliyor. Enerjideki pahalılık ve günden güne etkisini artıran enflasyon, Avrupa ekonomisini derinden sarsmaktadır.

Rusya’nın Ukrayna’ya yaptığı saldırılar nedeniyle Avrupa ülkelerinin Rusya’ya yönelik uyguladıkları yaptırımlar karşısında Rusya, birçok Avrupa ülkesine doğal gaz tedarikini durdurmuştur.

Doların sıçraması ve euronun hızla düşmesi neticesinde, euro/dolar paritesi 2002’den beri ilk defa 1’den düşük bir seviyeye gelmiştir. Euro’daki düşüşün durdurulması için Avrupa Merkez Bankası (ECB), 11 yıl sonra ilk defa faiz artırımına gitmiştir.

Biden’ın Orta Doğu Ziyareti

İsrail ve Suudi Arabistan’da yapılan görüşmeler öncesinde ABD esas olarak iki müttefiki arasında buzların erimesini amaçladığını duyurmuştu.

Suudi Arabistan başta olmak üzere Orta Doğu ülkelerinin Rusya ve Çin ile yakın ilişkiler kurmaya yanaşması ABD tarafında rahatsızlık oluşturmaktadır. Biden, yaptığı ziyaretler ile bunun önüne geçmeyi hedeflemiştir.

İran tarafından yürütülmekte olan nükleer programın yarattığı tehdit sebebiyle, Suudi yönetimi açısından görüşmedeki en önemli konu başlıklarından birinin Körfez ülkelerinin güvenliği olduğu dikkat çekmektedir. Bölgede yer alan Arap ülkelerinin, İran’ın bir nükleer güç olma hedefi doğrultusunda attığı adımlardan çekinmekte olup o bölgede NATO benzeri bir yapı kurularak askeri iş birliğinin sağlanmasını hedeflediği öngörülmektedir. Bu ülkeler ayrıca, İsrail’in sahip olduğu yüksek teknolojili hava savunma sistemlerinden istifade etmek noktasındaki taleplerine ilişkin ABD ile diyalog halindedir.

Nükleer faaliyetlerini sürdüren İran’a karşı askeri müdahalede bulunulması gerektiğini savunan İsrail bu konuda ABD Başkanı Biden’ın desteğini alamamıştır.

Rusya-Ukrayna Savaşı sonrası petrol fiyatlarında devasa bir artış yaşanmıştır. Cidde’de yapılan görüşmelerde Biden’ın, Suudi Arabistan’ın petrol arzını artırması yönünde talepleri gündeme gelmiştir.

Exit mobile version