Dolar Rezerv Para Olarak Kalabilecek mi?

dolar

Koronavirüs pandemisi, küresel çapta derin krizleri beraberinde getirdi. Enerji krizi, çip krizi, konteyner krizi gibi dünya ekonomisi için kritik alanlardaki sorunlar, dünya ekonomisini bir çıkmaza soktu. Pandeminin etkilerinin dünya genelinde iyiden iyiye bitmeye başladığı dönemde Rusya’nın Ukrayna topraklarını işgal etmesi ise tüm bu sorunları iyice perçinledi. Koronavirüs pandemisi ve sonraki süreçte küresel ekonomik sorunların derinleşmesi sonucunda sistem tartışmaları gündemde daha fazla yer tutmaya başladı.

Aslında birkaç temel noktaya bakıldığında doların son 15 yıllık dönemi daha iyi anlaşılacaktır. 2020’den beri süregelen ekonomik krize ilişkin sistemsel tartışmaların temelinin 2008 finansal kriziyle birlikte ortaya çıktığı söylenebilir. Nitekim 2008 krizi ABD ve Avrupa başta olmak üzere tüm dünyayı ekonomik olarak darboğaza sokmuştur. Günümüzde rezerv para birimi olan doların hakimiyeti, 1944 yılındaki Bretton Woods Anlaşması ile başlamıştır. 1971’de Bretton Woods sisteminin sona ermesi ile petro-dolar sistemine geçilmiştir ancak bu durum doların hakimiyetine bir halel getirmemiştir. Bu değişiklik yalnızca, dolar hakimiyeti altında olan dünya ekonomisinde petrolün daha belirleyici bir konuma sahip olması sonucunu doğurmuştur. Ancak 2008 finansal krizinden sonraki sürece bakılırsa, burada dünya ekonomisinin geleceğini en büyük ölçüde etkileyecek olan gelişmenin Bitcoin’in icadı olduğu söylenebilir.

Bitcoin 2008 yılında icat edilmiş olup ilk olarak 2009 yılında piyasaya sürülmüştür. Bitcoin’in ekonomiyi merkeziyetten arındırma gibi bir hedefi olduğu göz önünde bulundurulduğunda ise bu gelişmenin doların hakimiyeti için en büyük tehdit olduğu görülecektir. Nitekim sonraki yıllarda binlerce “Coin”in piyasaya sürülmesi de bu yöndeki eğilimin dikkate değer olduğunun en karşı çıkılamaz olan kanıtıdır. Bu süreçte doların koşulsuz hakimiyetini tehdit eden bir başka önemli gelişme ise, Çin ve Rusya’nın 2010 yılında yaptığı anlaşmadır. Bu anlaşmaya göre söz konusu ülkeler, ikili ticaretlerinde kendi para birimlerini kullanmaya yönelik bir irade göstermişlerdir. Her ne kadar bu anlaşmadan sonra doların hakimiyeti bahsi geçen ülkelerin ikili ticaretinde hakim pozisyonunu sürdürse de bu anlaşma, zihniyetlerin ne yönde değiştiğini göstermesi açısından büyük öneme sahiptir. Sonraki yıllarda birçok farklı ülkenin ikili ticaretinde yerel para birimlerini kullanmaya yönelik iradelerini sıklıkla dile getirdiğini görüyoruz ancak bu durum, tabiidir ki, bir süreç ve ekonomik stabil hal gerektirmektedir. Bu nedenle bu tür değişikliklerin çok hızlı gerçekleşmesi pek mümkün değildir. Ancak geldiğimiz noktada sisteme yönelik tartışmaların sıklaştığı ortadadır.

Sistem tartışmalarının sebeplerinin başında elbette ekonomik krizin iyice derinleşmesi yer alıyor. Ancak gözden kaçırılmaması gereken bir nokta ise güncel krizin, 2008 krizinin yaralarının tam olarak sarılamamasından kaynaklandığı yadsınamaz.  2008 krizi sonrasında kesinlikle toparlanamamış bir Avrupa bulunmaktaydı. Avrupa kıtasının yükünü çeken Almanya ise bu süreçte iyi bir görüntü vermiş olsa da aynı birliğin içinde olduğu birçok ülkenin toparlanamamasının onları da er ya da geç aşağı çekeceği öngörülebilir bir sondu. Pandemi ve beraberinde gelen ekonomik kriz ortamı ise zaten toparlanamamış olan ekonominin “yeni bir krizi” olabilmek için güzel bir fırsattı.  Kriz fitilini ateşleyen ise ABD’nin pandemi döneminde korkunç bir para basma hacmine ulaşmasıdır. Karşılıksız para basan ABD yetkilileri bu durumun enflasyona sebep olacağının tabii ki farkındaydılar. Çünkü enflasyon zaten kaçınılmazdı ancak buna bir günah keçisi bulunacaktı. Bu günah keçisi ise pandemi ve sonrasında Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısı oldu.

Tüm bu gelişmeler ise dolar hakimiyetindeki sistemin daha fazla ilerleyemediğinin en göz önündeki kanıtlarıdır. Bu noktadan sonra merkeziyetten arındırılmış ekonomik yöntemlerin hükümferma olacağı açıktır. Dolayısıyla başlıkta sorduğumuz soruya ilişkin, dolar rezerv para olarak kalamayacak. Orta vadede, dolar-hakim ekonomi geçmişte kalan bir dönem olarak karşımıza çıkacağı öngörülebilir.

Exit mobile version