Lavrov ve Al Sani görüşmesinin ardından dikkat çeken mesajlar

lavrov

Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov ve Katar Dışişleri Bakanı Muhammed bin Abdurrahman Al Sani, başkent Moskova’da gerçekleşen görüşmelerinin ardından basın açıklamasında bulundu.

Al Sani ile görüşmesinde Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşı konu edindiklerini belirten Lavrov, Katar’ın, Rusya ve Ukrayna’nın güvenliği dahil ortak Avrupa güvenliği ile ilgili meselelerde anlaşmaya varılması talebine önem verdiklerini dile getirdi.

Lavrov ayrıca, “Ukrayna topraklarından Rusya’ya yönelik herhangi bir tehdidin olmaması gerekiyor.” ifadesini kullandı.

Orta Doğu ve Kuzey Afrika’daki meselelerle ilgili Katar’la etkileşimde olduklarını vurgulayan Lavrov, Suriye meselesine de değindi: “En kısa zamanda, gözlemciler ile Suriye meselesi taraflarının katılımıyla Astana Formatı’nda (Türkiye, Rusya ve İran) görüşmelerin yapılması bekleniyor.”

Birleşmiş Milletler (BM) Suriye Özel Temsilcisi Geir Pedersen ile Antalya’da görüştüklerine dikkati çeken Lavrov, “Cenevre’de ay sonu Suriye Anayasa Komitesinin çalışmalarına başlaması ile ilgili planlarını teyit ediyoruz,” diye konuştu.

Lavrov, Suriyelilere insani yardımın yapılması yönündeki çalışmaların yoğunlaştırılması gerektiğinin altını çizdi.

Filistin meselesinden de söz eden Lavrov, “Hem Rusya hem de Katar, Filistin devletinin nihai statüsünün belirlenmesi konusunda Filistin ile İsrail arasında müzakerelerin yeniden başlatılması yönünde uluslararası toplumun girişimlerinin pekiştirilmesi gerektiğinden yanadır” şeklinde konuştu.

Filistinlilerin arasında birliğin sağlanmasının önemine işaret eden Lavrov, Katar ile buna katkıda bulunmak için çabaladıklarını dile getirdi.

Katar Dışişleri Bakanı Al Sani de Ukrayna’daki savaş için “Ukrayna’daki krizin hızlı şekilde barış yoluyla çözülmesinden yanayız ve Ukrayna vatandaşlarının önceden yaşadığı yerlere dönmesi gerektiğini düşünüyoruz,” dedi.

Ukrayna’daki sorunun çözülmesine katkıda bulunmaya hazır olduklarını dile getiren Al Sani, “Katar, her zaman, krizlerin diplomatik yollarla BM kararları ve uluslararası hukuk normları çerçevesinde çözülmesinden yanadır.” ifadelerini kullandı. Ayrıca gücün kullanılmasına ve herhangi bir devletin toprak bütünlüğü ile egemenliğin ihlal edilmesine karşı çıktıklarını vurguladı.

Exit mobile version